Gündem
Anayasa Mahkemesi: Kişi hürriyeti ve özgürlüğü kolluğun işini güçleştirmemeli


Anayasa Mahkemesi (AYM), yargılandığı davada 7 yılı aşkın hapis cezası verilen, tutuklu HDP Muş eski milletvekili Burcu Özkan’ın yaptığı ihlal başvurusunu dayanaktan yoksun buldu.
AYM kararında, “kişi hürriyeti ve özgürlüğünün kolluk güçlerinin suç ve suçlularla mücadelesini güçleştirecek şekilde yorumlanmaması gerektiği” ifade edildi.
Özkan hakkında, Muş Ağır Ceza Mahkemesi’nce hakkında verilen 6 yıl hapis cezası Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozulması üzerine Nisan 2018’de yeniden yapılan yargılamada 3 ayrı suç isnadı ile 7 yıl 3 ay 10 gün hapis cezası verilmişti.
Özkan, milletvekili hakkında uygulanan tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, ifade özgürlüğü kapsamındaki eylemlerinin tutuklamaya konu edilmesi, ifade özgürlüğünün, tutuklama dolayısıyla milletvekilliği görevinin yerine getirilememesi ve seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle 10 Temmuz 2017’de AYM’ye başvurmuştu.
Ancak AYM, ihlal gerekçelerini dayanaktan yoksun bularak Özkan’ın başvurusunu reddetti.
Mahkeme kararında, Özkan’ın siyasi faaliyetlerine, hakkında açılan davalara ve bunlara dair mahkeme tutanaklarına yer verildi.
BAKANLIK: ÖYLE BİR ANAYASAL KURAL YOK
Özkan’ın başvurusuna dair görüş istenen Adalet Bakanlığı, “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” konusunda, “Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) tutukluluğa ilişkin benzer kararları hatırlatarak, Ağır Ceza Mahkemesi’nin karar verirken bireyselleştirmede bulunduğu, suç işlemiş olabileceğinden şüphelenilmesi için inandırıcı deliller ortaya koyduğu, tutuklama nedenlerini açıkladığı ve somut delillerle ilişkilendirmede bulunulduğunu belirtti.
Bakanlık ayrıca, milletvekili dokunulmazlığı kaldırılan bir milletvekilinin tutuklanmayacağına ilişkin bir anayasal kural olmadığını da ifade etti.
“YASAMA DOKUNULMAZLIĞINA İSTİSNA”
AYM de bu yanıt doğrultusunda aldığı kararda bir milletvekilinin Meclis kararı olmadan tutuklanamayacağı, yargılanamayacağı ve sorgulanamayacağına yer vermesine rağmen, Özkan ile birlikte 70 milletvekilinin 20 Mayıs 2016’da yapılan oylama ile dokunulmazlıklarının kaldırılmasını dayanak yaptı.
Yasama dokunulmazlığının kaldırılmasının AYM tarafından Anayasa değişikliği niteliğinde bulunduğu savunulan kararda, “Anayasa değişikliğiyle belirli aşamalardaki dosyalarla ilgili olarak yasama dokunulmazlığı yönünden bir istisna getirildiği anlaşılmıştır” denildi. Özkan’ın tutuklanmasının da bu istisnadan kaynaklandığı ileri sürülerek, tutuklanmanın kanuni olduğu savunuldu.
KUVVETLİ DELİL “YORUMLAMA”
Kararda bu duruma dair şu ifadeler yer aldı:
“Hendek olayları olarak bilinen olayların gerçekleştiği dönemde güvenlik güçleriyle girilen çatışmada ölen teröristlerin cenaze törenlerine katılmıştır. Cenaze törenine katılmasının, cenaze töreninde yaptığı konuşmanın cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemleri meşru göstermek olarak yorumlanmasının, koruculara yönelik söylemleriyle korucuları açık, yakın bir tehlike ve hedef gösterme olarak yorumlanmasının keyfi olduğu söylenemez.”
“KOLLUĞUN İŞİNİ GÜÇLEŞTİRMEMELİ!”
Tutuklanmasına konu olan olay ve fiillerin 2015 yılı Haziran ve Eylül ayları ile 2016 yılı Mart ve Nisan aylarındaki eylemler olsa da Özkan’ın 10 ay sonra tutuklandığını belirten AYM, buradan hareketle “Ölçülülük İlkesi”nin dikkate alındığını savundu.
Yine terör suçları soruşturmalarının kamu makamlarını ciddi zorluklarla karşı karşıya bıraktığını savunan AYM’nin, bu nedenle “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı”nın, “adli makamlar ve güvenlik görevlilerinin özellikle organize olanlar olmak üzere suçlarla ve suçlulukla etkili bir şekilde mücadelesini aşırı derecede güçleştirmeye neden olabilecek şekilde yorumlanmaması” gerektiği yönündeki yaklaşımı dikkati çekti.
“DEMOKRATİK TOPLUMDA OLMALI”
Özkan’ın “ifade özgürlüğü” ile “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlali” başvurusuna ilişkin ise bakanlık tarafından bu başlıkların altındaki iddialar açısından ayrı bir değerlendirme yapılmasına ihtiyaç olmadığı yanıtı yer aldı.
Bakanlık, ayrıca “ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin kanuni, meşru amaca hizmet ettiğini, ölçülü ve demokratik toplumda olması gerektiğini” de savundu.
AYM, bu gerekçelerle dayanaktan yoksun olduğunu savunduğu Özkan’ın her üç başvuru için de “kabul edilemez” hükmü verdi.
Bunlar da ilgini çekebilir
-
Ahmet Şık Türkiye İşçi Partisine katıldı: Dikta rejimine mecbur değiliz
-
Adalet Bakanlığından kalabalık koğuş itirafı: Ön görülemeyen tutuklamalar…
-
Avrupa Konseyinden Türkiye’ye bir Osman Kavala çağrısı daha
-
AYM 100 gündür kayıp olan Hüseyin Galip Küçüközyiğit’le ilgili tedbir talebini reddetti
-
AYM’den kılpayı karar: OHAL KHK’sıyla basın kuruluşlarını kapatma Anayasa’ya aykırı
-
HDP: Bildiriden darbe riski devşirilmesi siyasi fırsatçılıktır


Patates dağıtımı sırasında oluşan izdiham görüntülerdeki gibi bir dağıtım şeklinin olmadığını açıklayan Valilik, çuvallardan almak için yarışan ihtiyaç sahiplerini provokatörlükle suçladı.
BOLD – Şanlıurfa’daki izdiham görüntülerinin ardından, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Muradiye Mahallesi’nde de dağıtılan ücretsiz patatesin neden olduğu izdiham, dün basına yansıdı.
Görüntülerde, vatandaşlar patates çuvallarını almak için birbirleriyle yarışıyor.
Görüntüler Diyarbakır Valiliğini rahatsız etti. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerdeki gibi bir dağıtım yönteminin olmadığını belirten Valilik ihtiyaç sahibi vatandaşları suçladı.
Valilik açıklamasına şu ifadeleri kullandı: “Bağlar ilçemizde 369 ton yemeklik patates dağıtımına başlanmıştır. 17 Nisan’da dağıtımına başlanan yemeklik patates aynı gün bin 355 aileye dağıtılmıştır. Görüntülere yansıdığı gibi bir dağıtım yöntemimiz kesinlikle yoktur.”
ÇUVALLARI AŞAĞI ATTILAR
İzdihama provokasyonun neden olduğunun belirtildiği açıklamanın devamı şöyle: “Bu hassasiyetimize rağmen, Bağlar ilçemiz Muradiye Mahallesi’nde dağıtım yapılırken, provokasyon yapmak isteyen 4-5 kişi, dağıtım aracını ısrarla takip etmiş ve eve dağıtım esnasında kamyonun üzerine çıkarak kalan on beş çuvalı aşağıya atmışlardır. Dağıtım yapan personel, vatandaşlarla arasında herhangi bir olumsuzluk yaşanmadan olay yerinden ayrılmıştır. Konu ile ilgili tahkikat yapılmaktadır.”
Yer: Diyarbakır / Bağlar
1 Çuval patates dağıtacaksınız, onu bari düzgün yapın!
Halkımıza böyle muamele edemezsiniz…
Pazar günü, insanları sokaklara çağırıp, bu şekilde sağlıklarını riske atarak dağıtım yapılamaz!
Herkesin evine teslim edersiniz, olur biter. pic.twitter.com/cZaOgkcIYI— Eren Erdem (@erenerdemnet) April 18, 2021


Ekonomik krizin etkilerinden bunalan vatandaşların tepkisi anketlere de yansırken, AKP bir grubun sokak röportajında kendilerine uzatılan mikrofona söyledikleri pes dedirtti.
BOLD – İktidar partisi AKP ve Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a ekonomideki kötü gidişattan dolayı tepkiler artıyor. Derinleşen ekonomik krizin altında ezilen vatandaşın tepkisi yapılan anket çalışmalarına da yansıyor.
Öte yandan, Youtube kanalı Tüylü Mikrofon’un Şanlıurfa’da gerçekleştirdiği bir sokak röportajında mikrofon uzatılan AKP’li seçmenleri söyledikleri izleyenleri şaşkına çevirdi.
Konuşanlardan biri, “Açlıktan ölsek, ekmek bulamasak yine Tayyip Erdoğan yine AKP. Öyle batıdakiler gibi sonradan görme değiliz” derken, bir başkası da, Erdoğan için, “O bizim çobanımız çobanımız” ifadelerini kullandı.
Bir tır patatesin üç dakikada yağmalayan Urfalıların Akp sevgisi….
pic.twitter.com/CCyKzIKg22— 🇹🇷Tüpçü Fikret🇹🇷 (@DiabloFikret_) April 19, 2021


TRT’nin İstanbul Ulus’taki yerleşkesi ve Digiturk binasının işgali davasında yargılanan 37 askeri öğrenciye verilen müebbet hapis cezası kararı bozuldu.
BOLD – Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 15 Temmuz’da Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs ettikleri iddiasıyla müebbet hapis cezasına çarptırılan 37 Hava Harp Okulu öğrencisiyle ilgili kararı bozdu. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19 Ocak 2018’de askeri öğrencilerle ilgili verdiği kararı, istinaf mahkemesi hukuka uygun buldu. Temyiz üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesine gelen karar bugün bozuldu. Yargıtay askeri öğrencilerinin eylemlerinin, Anayasa’yı ihlal suçuna yardım oluşturacağına hükmetti.
ÇOK BÜYÜK DALAVERE DÖNÜYOR
Daire, müebbet hapis cezası alan eski astsubay Mehmet Rauf Çağmar’a verilen cezayı da bozdu. Çağmar’ın erlere yönelik, “Sakın kimseye ateş etmeyin, çok büyük dalavere dönüyor, haberimiz yok. Bir oyun içerisindeyiz. Kimseye bir şey yapmayın, vatandaşa ateş etmeyin.” şeklinde beyanlarda bulunduğu ifade edilen bozma gerekçesinde, darbeye teşebbüs fillinin icrai hareketleri devam ederken emrindeki askerlere verdiği talimatlar da dikkate alınarak, Çağmar hakkında, Türk Ceza Kanunu’nun 36 ve 41’inci maddesindeki “gönüllü vazgeçme” hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması gerektiği kaydedildi.
20 ASKERİN CEZASI ONAYLANDI
Yargıtay, aynı davada yargılanan aralarında eski albay Hamdi Acar, eski binbaşı Ali Akkaş ve eski yüzbaşı Fatih Aksoy’un da aralarında bulunduğu 20 kişiye “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet cezasını ise onayladı.


Diyarbakır Valiliğinin patates izdihamı paniği: Göründüğü gibi değil


AKP ısrarcı: 128 milyar dolar halkın cebinde



O bizim çobanımız açlıktan ölsek yine Erdoğan yine AKP
Popular
-
Dünya2 gün önce
Doğu Akdeniz’de İsrail-Yunanistan askeri işbirliği derinleşiyor
-
Dünya2 gün önce
Respect Enstitüsü, İslami İlimler Üniversitesi olma yolunda
-
Gündem1 gün önce
Devlet garantili insan kaçakçılığındaki kilit isim Ersin Kilit: Fatma Şahin’i niye kimse konuşmuyor
-
Gündem1 gün önce
Hüsnü Bayramoğlu koronavirüsten hayatını kaybetti
-
Ekonomi2 gün önce
Sokağın patates isyanı: Soğan değil iş istiyoruz
-
BOLD ÖZEL19 saat önce
İktidarın el birliğiyle öldürdüğü Ahmet Burhan’ın fotoğrafını Kamu-Sen afiş yaptı
-
Gündem14 saat önce
Yargıtay’dan 37 askeri öğrenciyle ilgili bozma kararı
-
Gündem2 gün önce
Şanlıurfa’da patates izdihamı