Bir çikolata kutusu Türkiye’deki hukuk sistemini anlatmaya yeter mi? 59 yaşındaki Emine Teyze’nin ve Egemen Bağış’ın çikolata kutuları arasındaki fark bu sorunun cevabına dair hayli ipuçları barındırıyor.
BOLD– 17 Aralık 2013 yolsuzluk soruşturmasında dönemin Avrupa Birliği (AB) Bakanı Egemen Bağış’ın Reza Zarrab’dan çikolata kutusu içerisinde 500 bin dolar rüşvet aldığı ortaya çıkmıştı. Bu açık yolsuzluk ve rüşvet olayı sonrası Bağış’a hiçbir şey olmadı.
Ancak 59 yaşındaki Emine A. ise boş çikolata kutusunu aldığı için 15 yıllık işinden tazminatsız atıldı. Burada önemli olan ise iki olayda hukuk sisteminin çalışma biçimi.

BAKAN BAĞIŞ’A GİDEN ÇİKOLATA KUTUSU
17 Aralık Yolsuzluk Operasyonu’nun merkez ismi Reza Zarrab ile yardımcısı Abdullah Happani arasında geçen ve dosyaya giren resmi telefon dinleme kaydında, Bakan Egemen Bağış’a gönderilecek çikolata kutusundan sözediliyordu.
İnternette yayınlanan ses kaydında Reza Zarrab, Happani’ye Egemen Bağış’a göndermek üzere çikolata kutusuna 500 bin yerleştirmesini istiyordu.
Happani denileni yapıp çikolata kutusunu Bakan Egemen Bağış’ın ofisine teslim ettikten sonra Zarrab’ı arayıp hallettiğini belirtiyordu. Ardından Bakan Egemen Bağış’la Zarrab arasında geçen konuşmada, Bağış defalarca teşekkür ediyordu.
TBMM Soruşturma Komisyonu’na ifade veren eski AB Bakanı Egemen Bağış, Reza Zarrab’tan rüşvet alıp almadığının sorulması üzerine, “Para almadım. Çikolata, takım elbise, gömlek ve kravat hediyelerini aldım. Hediye alıp vermek Türk geleneğidir. Beşeri ilişkiler içinde de arayıp teşekkür ettim” ifadelerini kullanmıştı.
KAMERALARLA KAYIT ALTINA ALINDI
Bağış’ın bu rüşvet trafiği kameralarla Mali Polis tarafından kayıt altına alındı. Ancak Bağış’a yargıda takipsizlik verildi, Meclis’te ise Yüce Divan’a gönderilmesine gerek olmadığı yönünde karar çıktı.

EMİNE HANIMIN ÇİKOLATA KUTUSU
15 yıldır aralıksız Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (BUSKİ) binasında taşeron temizlikçi olarak çalışan 59 yaşındaki Emine A., binada çöplük olarak kullanılan yerde metal bir çikolata kutusu gördü. Dikiş kutusu yaparım düşüncesiyle kutuyu aldı.
Ardından müdür kutunun peşine düştü ve güvenlik kamera görüntülerinden kutuyu Emine A.’nın aldığını tespit ettirip tazminatsız olarak işten attırdı.
Emine A. Bursa 2’inci İş Mahkemesi’ne dava açtı. Mahkeme kutunun alındığı yerde keşif kararı aldı. Hakim gelip keşif yaptı ve kutunun konulduğu yerin çöplük tabir edilebilecek bir yer olarak kullanıldığını tespit edip, Emine A.’yı haklı buldu.
Konu Yargıtay’a gitti. İş mahkemelerine bakan Yargıtay Dairesi, konuyu hırsızlık olarak görüp mahkeme kararını bozdu. Yerel mahkeme kararında direndi.
YARGITAY İŞTEN ÇIKARMA GEREKÇESİNİ HAKLI BULDU
Çikolata kutusu konusu böylece Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na kadar gitti. Yargıtay’daki en üst merci de çikolata kutusunun alınmasının işten çıkartılmaya haklı sebep olduğuna hükmetti.
Böylece Emine A.nın 15 yıldır temizlikçi olarak çalıştığı kurumdan tazminatsız olarak atılması kararı kesinleşti.
Konu kurumdaki müdürün, yılbaşı için çalışanlara gelen çikolata hediyesini kimse görmesin diye kurumda çöplük olarak kullanılan yere gizlemesinden ibaretti.
Bakan olunca çikolata kutusundaki 500 bin doları görmeyen devlet, Emine A. için kılı kırk yardı ve 59 yaşında işsiz, tazminatsız kapının önüne koyarak cezayı kesti.