Cumhurbaşkanlığı kararı ile önce soğanda Gümrük Vergisi’nin sıfırlanması, ardından TMO’ya buğday, mısır ve pirinç için ithalat yetkisi verilmesi tepkilere sebep oldu. Tarım ürünlerinin para etmediği ve çiftçilerin icralık hale geldiği bir dönemde ithalatın Türkiye’yi tarımda dışa bağımlığını artırmaktan başka bir işe yaramayacağı belirtiliyor.
BOLD– Resmi Gazete’de yayınlanan iki Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile önce soğanda yüzde 49,5 olan Gümrük Vergisi kaldırıldı. Hemen ardından, Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) buğday, arpa, mısır, pirinç ve kuru baklagiller için 2,6 milyon tonluk ithalat yetkisi verildi. İthalat yetkisi 31 aralık 2019 tarihine kadar geçerli.
Hükümetin 31 Mart’ta yapılacak yerel seçim öncesi hızla artan gıda fiyatlarını düşürmek adına yaptığı hamlenin zaten çok zor şartlarda yaşayan çiftçilere ağır bir darbe daha indireceği vurgulanıyor.
TARIMSAL ÜRETİM DAHA DA AZALACAK
TMO’ya verilen ithalat yetkisinde 1 milyon ton ile buğday ilk sırada. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye’de buğday üretimi 2018 yılında yüzde 7 azaldı. Tahıllar ve bitkisel ürünlerde üretim ortalama yüzde 5,8 düştü. Türkiye geçen yıl 4 milyar dolarlık tarım ürünü ithal etti. Et ithalatı da eklendiğinde bu rakam 5 milyar doları buluyor.
Ürettiklerini sattığında maliyetlerini bile kurtaramayan çiftçi her geçen yıl daha az üretiyor. İthalatın da başlamasıyla üretici fiyatlarının daha da gerilemesi ve üretimin daha da düşmesine kesin gözüyle bakılıyor.
İKİ SENE ÖNCE ÇİFTÇİ BÜYÜK ZARAR GÖRMÜŞTÜ
Tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, sıfır gümrüklü ithalat yetkisinin buğday, arpa, mısır, pirinç ve bakliyat üretimi üzerinde olumsuz etkisi olacağını belirterek, iki sene önceki uygulamaya dikkati çekiyor:
“Bundan iki yıl önce hububat hasadının yapıldığı dönemde 27 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile canlı hayvan ve et, buğday, arpa ve mısır ithalatında g gümrük vergisi indirilmiş ve çiftçi çok büyük zarar görmüştü. Şu anda hasat yok. Fakat, ithalat yetkisi yıl boyunca kullanılacağı için çiftçi tedirgin olacak.”
ÇİFTÇİNİN 101 MİLYAR LİRA BORCU VAR
Türkiye’de tarım sektörü son yıllarda çok zor günler geçiriyor. Çiftçilerin toplam borcu 101 milyara çıkmış durumda. 7 bin çiftçi icralık durumda. Memlekette “ipoteksiz” arazi kalmadı. Hal böyleyken hükümetin bir de sıfır gümrüklü ithalata yönelmesi tarım sektörüne büyük darbe vuracak.
TÜKETİCİ İTHAL ÜRÜNLERLE Mİ KORUNACAK?
TMO’ya verilen ithalat yetkisinin temel gerekçesi iç piyasada artan fiyatların ithalatla düşürülmesi olarak gösteriliyor. Seçim öncesi temel gıdalarda yaşanan fiyat artışlarını vatandaşa izah etmekte zorlanan hükümet, şimdi ithalat kartını açmış vaziyette. TÜİK verilerine göre 2018 enflasyonu yüzde 20,3 olarak gerçekleşse de gıda enflasyonu yüzde 30 seviyesinde.
Temel gıda maddeleri tek tek ele alındığında enflasyon oranları yüzde 30’un çok üzerinde çıkıyor. Örneğin Gümrük Vergisi sıfırlanan soğandaki fiyat artışı 2018’de yüzde 184. Şimdi seçim öncesi gıda enflasyonunu dizginleme görevi TMO’ya verilmiş gibi görünüyor.
Ali Ekber Yıldırım, “Türkiye daha fazla üretim yapsa ve Toprak Mahsulleri Ofisi, ithalat yerine üreticiden aldığı ürünlerle piyasayı düzenlese hem üretici hem tüketici hem de ülke ekonomisi için daha yararlı olmaz mı?” diye soruyor.
HÜKÜMET İTHALAT DENİLİNCE KIZIYOR AMA
Tarım ürünlerinde ithalat meselesi yıllardır hükümet ile muhalefeti karşı karşıya getiriyor. Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümet sözcüleri Türkiye’nin önemli üreticisi olduğu tarım ürünlerinde ithalat yapıldığını kabul etmiyor. Oysa son 3 yıldır sadece Rusya’dan 5 milyon tona yakın buğday ithal edilmiş.
Türkiye sadece tarım ürünü değil, artık samanı da ithal eden bir ülke haline getirildi. Saman ithalatı sorulduğunda Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Paramız var ki ithalat yapıyoruz.” cevabını vermişti.
TMO’YA İTHALAT YETKİSİ VERİLEN ÜRÜNLER (TON)
- Buğday: 1 milyon
- Arpa: 700 bin
- Mısır: 700 bin
- Pirinç: 100 bin
- Bakliyat: 100 bin
Çiftçi zarar etmemek için tarlayı nadasa bıraktı, tahıl ve bakliyat üretimi düştü