Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), elektrik faturalarında en fazla eleştirilen kalemlerden “dağıtım bedelini” marketleri örnek vererek savundu. AKP’li Metin Külünk dağıtım şirketlerini sert sözlerle eleştirmişti.
BOLD- EPDK son yıllarda vatandaşa kesilen fahiş elektrik faturalarında en fazla eleştirilen kalem olan “dağıtım bedelini” marketleri örnek vererek savundu. EPDK yazılı açıklamada tarımsal üretimle, elektrik üretimini aynı kefeye koydu.
DAĞITIM BEDELİ ANA UNSURMUŞ!
Elektrik faturalarındaki ana unsurların enerji bedeli, dağıtım bedeli ile vergi, fon ve payları olduğu ifade edilen açıklamada, yaklaşık 60 bin personelin çalıştığı santrallerde elektrik üreten şirketlerin rekabetçi bir ortamda ürünlerini piyasaya sundukları vurgulandı.
Açıklamada, dağıtım bedelinin nasıl oluştuğu da şöyle anlatıldı:
“Kaynağın bulunduğu bölgedeki santrallerde üretilen enerjinin öncelikle kilometrelerce uzakta bulunan yerleşim alanlarına kadar iletilmesi, daha sonra da her türlü olumsuz hava ve zorlu coğrafi şartlara rağmen ülkemizin en ücra noktalarına kadar yaklaşık 42 milyon aboneye kapıda teslim edilmesi için yerleşim alanlarında dağıtılması gerekir.
Ülkemizde iletim ve dağıtım faaliyetleri için her yıl ortalama 9,5 milyar lira şebeke tesisi ve diğer yatırımlar yapılmakta ve yaklaşık 120 bin personelle 206 bin adet trafo ve dünyanın etrafını 37 kez dolaşabilecek büyüklükte, 1 milyon 460 bin kilometre hat uzunluğundaki şebekenin işletilebilmesi için her yıl ortalama 17,5 milyar lira olmak üzere toplam 27 milyar lira harcama yapılmaktadır.
Santrallerde üretilen enerjinin tüketicilere kapıda teslimi için oluşan bu maliyetler de dağıtım bedelini oluşturmaktadır.”
DAĞITIM BEDELİNİ EPDK BELİRLİYOR
EPDK açıklamasında, dağıtım bedellerini dağıtım şirketlerinin belirlemediği de vurgulandı.
Dağıtım bedelinin belirlenmesinin elektrik dağıtım veya perakende satış şirketlerinin yetkisinde olmadığına belirtilen açıklamada, dağıtım bedelinin bazı maliyetlerden hareketle hizmetin kaliteli bir şekilde karşılanması için EPDK tarafından belirlendiği ve ilgili şirketlerin de bu tarifeyi uyguladığına işaret edildi.
AVRUPA’DA DAHA PAHALI
Açıklamada “dağıtım bedelinin” Türkiye’ye has bir uygulama olmadığı da kaydedildi. Avrupa ülkeleri ile fiyat karşılaştırması yapıldı.
EPDK’ya göre, AB’deki 38 ülke ortalamasına bakıldığında enerji bedeli ortalama 9 euro/cent iken ülkemizde 5 euro/cent, dağıtım bedeli ortalama 9,9 euro/cent iken bizde 2,7 euro/cent olarak gerçekleşiyor.
AVRUPA İLE KIYAS GERÇEKLERİ YANSITMIYOR!
EPDK’nın bu hesabı yaparken, ülkelerin kişi başı gelirini hesaba katmadığı görüldü. Buna göre elektrik faturasında ortalama 9,9 euro dağıtım bedeli yani yaklaşık 60 lira dağıtım bedeli ödeyen bir Almanın eline geçen asgari ücret 1.450 euro.
Türkiye’de ise elektrik dağıtım bedeline 2,7 euro yani yaklaşık ödeyen asgari ücretli bir Türk işçinin aylık kazancı ise 336 euro.
Kısacası EPDK, dağıtım şirketlerinin çıkarını korumak adına, dağıtım bedelini savunmak için, kişi başı geliri Türkiye’nin yaklaşık 5 katı olan Avrupa ülkelerini örnek veriyor.
AKP’li Külünk de elektrik faturasına veryansın etti: Vatandaş niye dağıtım bedeli ödüyor?