Yerine kayyum atanan ve Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Tunceli Belediye Eşbaşkanı Nurhayat Altun’a “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 10 yıl hapis cezası verildi.
Altun hakkında “örgüt yöneticisi olmak” iddiasıyla açılan davanın 11’inci duruşması Tunceli 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Kocaeli Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Altun, SEGBİS sistemi ile duruşmaya katıldı. Duruşmada avukat Reyhan Yalçındağ, Levent Kanat, Fatma Kalsen ve Mesut Beştaş hazır bulundu.
YARGILANMA HUKUKİ DEĞİL SİYASİ
Duruşmada ilk olarak söz alan Nurhayat Altun, 2 yıldan fazladır hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulduğunu belirterek, yargılanmasının hukuki değil siyasi olduğunu söyledi. Altun, yürüttüğü çalışma ve katıldığı tüm etkinliklerin parti çalışmaları olduğunu ve bunun da suç teşkil etmediğini vurgulayarak, yaptığı her şeyin kamuoyuna açık olduğunu aktardı.
MÜTAALA İLE İDDİANAME NEREDEYSE AYNI
MA’nın haberine göre duruşmada söz alan Avukat Reyhan Yalçındağ, “Müvekkilim Nurhayat Altun, 2014 yerel seçimlerinde Tunceli ilinden Belediye Meclis üyesi olarak seçilmiş; partisi DBP’nin tüzüğüne göre seçimlere belediye eşbaşkan adayı olarak katılmış ve yüksek oranda oy alarak seçilmiştir. Müvekkil ayrıca Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Kongresi’nin Türkiye adına daimi üyelerinden biridir” dedi.
Avukat Yalçındağ şunları söyledi: “İddianame ile kovuşturma aşamasında birçok lehe delil dosyaya girmiş olmasına rağmen, savcılığın esas hakkındaki mütalaasıyla iddianamenin neredeyse birbirinin aynı oluşu dikkat çekicidir. Savcılık makamı esas hakkında mütalaasında müvekkilin yasadışı örgüt yöneticiliğimden bahisle cezalandırılmasını talep etmiş olup bu talep Anayasaya ve AİHS’ne tamamen aykırı olup beraat kararı verilmesi gerekmektedir.”
ANAYASAL İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE AYKIRI
Yalçındağ, siyasetçi ve seçilmiş biri olarak müvekkilinin katıldığı basın açıklamalarından dolayı yasadışı örgüt yöneticiliğinden cezalandırılmasını talep etmenin Anayasal ifade özgürlüğüne de AİHS’e de aykırı olduğunu vurguladı. “Müvekkilin katıldığı tüm basın açıklamaları Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözümü, ülkeye barışın hakim olması, insanların yaşamının son bulmaması, sokağa çıkma yasaklarında hak ihlallerinin yaşanmaması, kamu çalışanlarının keyfi biçimde ihraç edilmemesi gerektiği şeklinde olup; tek bir kelimesinde dahi şiddete teşvik veya tehdit içerikli bir ibare geçmemektedir” dedi.
MUHALEFET SUSTURULMAK İSTENİYOR
Yalçındağ, “Müvekkilin 2 buçuk yıldır seçilmiş bir belediye eşbaşkanı olarak tutuklu kalması suçların önlenmesini değil muhalefetin susturulmasını hedeflemektedir. Müvekkil ve diğer HDP vekilleri ve belediye eşbaşkanları aleyhine hazırlanan fezlekelerin tamamı konuşma, miting, toplantı gibi siyasi etkinliklere ilişkindir. Müvekkilim hakkında tahliye kararı verilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.