Remziye Bayram, 23 yıldır gözaltında kaybedilen oğlunu arıyor. Şimdi ise açlık grevindeki torunu için eylemde. 90’lardan bugüne değişmeyen bir Kürt kadının hikayesi…
1 Kasım 1996 tarihinde Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Demirli (Temiran) köyünde gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Mehmet Şirin Bayram’ın annesi Remziye Bayram 23 yıldır oğlunu arıyor. Cumartesi Anneleri’nden biri olan Remziye Bayram her Cumartesi eline oğlunun çerçevelettiği fotoğrafı ile İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’nin yolunu tutuyor. Eylem öncesi diğer annelerle sohbet ettikten sonra eylem odasına geçiyor. Remziye Bayram da Koşuyolu Parkı’nın kendilerine kapatılmasından bu yana dernek içinde oturup oğlunu unutmadığını ve son nefesine kadar arayacağını gösteriyor dünyaya.
“Şirin’in annesiyim” diye kendini tanımlayan Remziye Bayram, 1990’lı yıllarda birçok Kürt köyünde yaşanan baskıları Mezopotamya Ajansı’na şöyle anlatıyor: “Demirli köyünün (Temira) mezrasında oturuyorduk. 1994 yılında koruculuk dayatması nedeniyle köyümüzü terk etmek zorunda kaldık. Normalde tüm aile olarak çıkmıştık ancak Şirin’in amcası 1996 yılında köye geri döndü. Şirin’de amcasını görmek için köye gitti. O zaman 18 yaşındaydı. 3 gün amcasının evinde kaldıktan sonra bir tanıdığımızın evine gitti. Onların anlatımına göre; uyumadan önce ‘gece 23.00 – 24.00 gibi misafirim gelebilir eğer kapı çalınırsa korkmayın’ diyor. O söylediği saatte kapı çalınıyor ama gelen kişiler asker, özel harekat timleri ve korucular. Şirin’i ve ev sahibi 65 yaşındaki Ramazan Tekin’i gözaltına alıp götürüyorlar. Sabah olunca aile bireyleri durumu amcasına anlatıyor. Bunun üzerine amcası da Kulp merkezde karakolda yeğeninin durumunu soruyor ama ‘Biz de yok’ yanıtı alıyor. Daha sonra diğer köylüler de karakola giderek durumu soruyor ama bir yanıt alamadık.”
23 YILDIR SÜREN SORUŞTURMA VE İFADE DEĞİŞTİREN ŞAHİTLER
Şirin’in akıbetini tanıdıkları bir korucuya soran aile, “Şirin’i gördüm, nezaretteydi, gözleri kapalıydı. Gittiğimde seslendim o beni tanıdı ve burada ne yaptığımı sordu. Ben de burası benim yerim asıl sen ne arıyorsun burada? diye sordum” yanıtını alır. Ancak kısa süre sonra bu şahitlikten vazgeçen korucu aldığı tehditler sonucunda gördüğü kişinin başkası olduğunu belirtir. Aile olarak yıllarca tüm makamlara meseleyi sorduklarını dile getiren Remziye anne, davanın soruşturma aşamasında olduğunu, her yıl da şikayetlerini yenilediklerini söylüyor.
“DEVLET OĞLUMU NE YAPTIĞINI AÇIKLAYANA KADAR”
O günden bu yana bıkmadan, usanmadan beyaz tülbentiyle oğlunun akıbetini sormaktan vazgeçmeyen Remziye anne, “O günden bugüne hala mücadele ediyorum. Ya o devlet bize çocuğumuzu nasıl öldürdüğünü açıklayacak ve kemiklerini verecek ya da ben her gün kapılarını çalacağım. Yani bu devlet bizim kapı kapı gezip bu mücadeleyi bırakacağımızı düşünüyorsa yanılır” diye mücadele azmini vurguluyor.
OĞLU İÇİN EYLEMDEYDİ ŞİMDİ TORUNU İÇİN EYLEMDE
Remziye Bayram şimdi de hem oğlu hem de açlık grevinde olan torunu için sokağa çıkıyor. 8 ay önce Batman’da gözaltına alınan torunu Azad Bayram, çıkartıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. 3 ay Batman Cezaevi’nde kalan Bayram, 5 aydır önce Van T Tipi Cezaevi’ne sevk edildi. Remziye anne, kızıyla birlikte 1 Mart’tan bu yana tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevinde olan torunu için her gün Koşuyolu Parkı’nın yolunu tutuyor.
“Bizim artık korkacak bir şeyimiz yok. Çocuklarımız gitti, torunlarımız gitti…” diyen Remziye Bayram’ın 62 yıllık yaşamının 23 yılı durumunu şöyle anlatıyor: “Hayatımızda mücadeleden başka bir şey yok. Azad cezaevinde açlık grevinde annesi de ben de dışarıda eylemdeyiz. Yani hayatımızda başka bir mücadele de dert de yok”
https:/2019/04/03/kacirilan-6-kisiyle-ilgili-yeni-gelisme-ayni-dosyada-toplaniyorlar/