Yıllardır tedavi edilemeyen transfer, teknik direktör, hakem, borç, alt yapı hastalıkları kronikleşti Türk futbolu çıkış arıyor. Baş sorumlu TFF ve kurumları.
BOLD/ÖZEL-Kökten arızalı sistem kapalı kapılar ardında eş, dost, akraba, siyaset ve hakemler üzerinden yürütülüyor. Bu sezon sadece Süper Lig’de değişen teknik direktörlere bakmak yeterli..
Süper Lig’de hemen her sezon sonu kalitenin düştüğü üzerine yorumlar, analizler yapılır. Çözüm yollarını gösterenler, bunun hayata geçmeyeceği de çok iyi bilir. 3-4 takımın üzerine kurulu sistem futbolun gelişiminden çok sağladığı gücün kontrolünü hedef alır.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Avrupa’nın en iyi 5-6 liginden biri olduğumuzu söyler. Bu yayıncı kuruluştan alınan para açısından doğrudur. Toplam 500 milyon dolarlık (250 milyon doları sabit kurdan TL olarak ödeniyor) para kulüplere gitmektedir. Süper Lig takımlarının ana kazanç kalemi de budur. Ancak futbol kalitesi, alt yapı, oyuncu hakları, hakem yönetimleri ve yöneticiler açısından bu paraya bu seviye oldukça düşüktür.
ALT YAPI KARA DELİK
Kulüp yöneticileri ‘alt yapıya yatırım yapacağız’ vaatlerini havada uçursa da alt yapıların gelişimi ortada. Son 30 yılda Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe dışında şampiyon çıkmadı. Bursaspor bunu bir kez kırmayı başardı. Trabzonspor hep zirveye oynasa da şampiyonluk ipini göğüsleyemedi. Altyapıdan yukarıya oyuncu çıkma ihtimali ise arkası kuvvetli olmaya ya da göz ardı edilemeyecek bir yeteneğe bağlı.
Özellikle büyük kulüplerin alt yapılarına yüzlerce genç gelse de yukarı çıkma şansı çok az. Son bir kaç yıldır euro-dolar yükselişi nedeniyle kulüpler mecburi alt yapıdan oyuncu çıkarmak zorunda kaldı. Binlerce genç ise amatör kümelerde heba oldu.
HAKEMLER SİSTEMİ YÜRÜTÜYOR
Süper Lig’in üç takım üzerinden gitmesinde hakemlerin de payı büyük. Yapılan hatalar bir kaç maç sonra unutulduğu için her yeni sezonda aynı hakemler aynı görevleri devam ettirecek. Hatalar bu sezon MHK’nın değişmesine neden olsa da sistem aynı şekilde işliyor. Örneğin Galatasaray’ın Başakşehir maçı öncesinde oynadığı Beşiktaş maçını Bülent Yıldırım, Rize maçını ise Serkan Çınar yönetti. İki maç içinde çok ciddi tepkiler geldi.
Emekli olacak hakemlerin bu maçlara atandığı iddiası da sosyal medyada çok dolaştı. Küme düşen Bursaspor ve Erzurum aleyhine verilen kararlar unutuldu. VAR sistemi devreye girmemiş olsa Bursa’nın ligi 7. sırada bitirecek olması da ilginç bir haber olarak gündeme geldi. Takımlar “ne futbollarıyla küme düştü ne de şampiyon oldu.” fikri oluştu.
TEKNİK DİREKTÖR KIYIMI SEKTÖR
Futbolarena twitter’dan teknik direktörlerle ilgili bir istatistik paylaştı. En çok hocasını değiştiren ülke Türkiye. 18 takımın 13’ü hocası ile yollarını ayırmış. Bazıları değiştirdiğini de değiştirmiş. Yerlerine yenileri gelmiş. 18 Teknik adamın sanki ligde 18’de yedeği var. Birde bunu 1. lig ve 2. lig’e doğru çektin mi ciddi bir ‘hoca lobisi’ kurulmuş.
Yılmaz Vural’ın neredeyse üç büyükler dışında süper lig görmüş tüm takımları çalıştırması da bundan. Hocalar da ayrılmış durumda. Süper lig, 1 lig, 2. lig kategorileri oluşmuş. Sınıf atlamakta kolay değil. Hoca olarak düşenin bir üst lige çıkması da öyle kolay değil.
DOĞRU PLANLAMA KAZANDIRIYOR
Futbolcular mı, teknik direktörler mi, yoksa yöneticiler mi kötü? Plansızlık ve kontrolsüzlük mü Türk futbolunun tedavi edilemez yarası. Bunun için bir kaç örnek var.
Süper Lig’in ilk yarısında düşecek takımlar arasında yer alan Çaykur Rizespor. Diğeri de transfer yasağı bulunan Kayserispor. Haftalar ilerlediğinde iki takımda küme düşecekler arasında üst sıralarda.
Okan Buruk Rize’nin, Hikmet Karaman’da Kayserispor’un başına geçti. İki takımda genel anlamda başarılıydı. Rize 10, Kayseri’de 12. sırada ligi tamamladı. İki teknik adamda takımı sonradan alarak kümede kalmanın da ötesine taşıdı.
O zaman hata nerede? Sorusu akıllara geliyor. Söyleyelim sezon başı eş, dost, akraba, menajer, siyasiler üzerinden yapılan hoca, oyuncu tercihleri maçlar başlayınca gerçek zemine oturuyor. İlk fatura da teknik adama kesiliyor.
EN İSTİKRARLISI MÜTEVAZİ BÜTÇELİ MALATYA
Şampiyonluk yarışı içinde yer alan Kasımpaşa’nın durumu ile Malatya’nın da ayrı bir hikayesi var. Kasımpaşa Kemal Özdeş ile başlayıp takımı zirve yarışı içinde tuttu. Sonrasında ayrılık yaşandı ve Mustafa Denizli ile yola devam edildi. Denizli ile ligi düşme hattının iki basamak üstünde ancak bitirdi.
Malatya ise Erol Bulut ve mütevazi kadrosuyla bu sezonun sürprizini yaptı. Bulut’ta kupa maçı sonrası istifa etmek zorunda kaldı. Yönetim sistemi bozmadan sportif direktörle yola devam etti. Ligi 5. basamakta bitirerek Avrupa biletini alan Sarı-Kırmızılı takım kendi hikayesini yazdı. Yönetim başarısı burada dikkat çekici 10 milyon euroluk bütçesini doğru kullanmanın karşılığını aldı.
BİRİNCİ SORUMLU TFF
Süper Lig’in kalitesinin bir türlü yükselmeyişinin ardında planlanmamış ve disipline edilmemiş bir sistem arızası var. Bunun birinci sorumlusu TFF. Sonrasında yöneticiler, teknik heyet ve futbolcular geliyor. Bütün kulüplerin borç batağında olması, sürekli yap boz şekline dönen transfer hatalarından kaynaklanıyor.
TFF’nin Finansal Fair Play kontrollerini yapamaması bunun sonucu. Kulüplerin yarısı Avrupa kupaları için yeterlilik belgesi alamıyor. Başkanlara sınırsız borçlanma ve transfer şansı veriliyor. Başkanlar borçlardan sorumlu tutulmuyor. Küme düşen takım soluğu amatörde alıyorsa bunun öncelikli sorumlusu federasyondur. Yeni seçilen Nihat Özdemir ve ekibinin de siyasetle birlikteliği yine sorunu çözümsüz olarak bırakabilir.
BU SEZON TAKIMLAR VE TEKNİK DİREKTÖRLERİ
Galatasaray: Fatih Terim
Başakşehir: Abdullah Avcı
Beşiktaş: Şenol Güneş
Trabzonspor: Ünal Karaman
Malatyaspor: Erol Bulut, Ali Ravcı
Fenerbahçe: Phillip Cocu, Erwin Koeman, Ersun Yanal
Antalya: Bülent Korkmaz
Konya: Rıza Çalımbay, Aykut Kocaman
Alanya: Mesut Bakkal, Sergen Yalçın
Rize: İbrahim Üzülmez, Okan Buruk
Sivasspor: Tamer Tuna, Hakan Keleş
Kayserispor: Ertuğrul Sağlam, Hikmet Karaman
Ankaragücü: İsmail Kartal, Bayram Bektaş, Mustafa Kaplan
Kasımpaşa: Kemal Özdeş, Mustafa Denizli
Göztepe: Bayram Bektaş, Kemal Özdeş, Tamer Tuna
Bursaspor: Samet Aybaba, Mesut Bakkal
Erzurumspor: Mehmet Altıparmak, Mehmet Özdilek, Hamza Hamzaoğlu
Akhisar: Saffet Susiç, Cihat Arslan, Cem Kavcak