İçişleri Bakanlığı’nın, Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik 12 Aralık 2015 tarihinde açılan soruşturma sonuçlanmadan ‘kayyım’ atamasına ilişkin iddiaları savcılık çökertti.
BOLD – 2016 yılında Mardin Büyükşehir Belediyesi hakkında “Kayyım” atamasına ilişkin AKP iktidarının gösterdiği gerekçeler, soruşturmayı yürüten Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen “takipsizlik ve kovuşturmaya gerek yok” kararıyla çürütülmüş oldu.
Mardin Büyükşehir Belediyesi Başkanlığını yürüten Ahmet Türk, “görevi kötüye kullanma” ve “ihalelere fesat karıştırma” iddiasıyla suçlanmıştı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının 3 yıldır yürüttüğü soruşturma tamamlandı ve Ahmet Türk ve diğer yöneticilerin kanuna uygun hareket ettiğine karar verildi.
AHMET TÜRK VE 20 YÖNETİCİ HAKKINDA İNCELEME BAŞLATILMIŞTI
İçişleri Bakanlığının görevlendirdiği müfettişler, 12 Aralık 2015’te Demokratik Bölgeler Partisi(DBP) yönetiminde bulunan Mardin Büyükşehir Belediyesine bağlı Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi(MARSU) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Türk ve 20 yöneticisi hakkında inceleme başlattı.
Müfettişler, yaptıkları incelemelerde MARSU’nun bazı ihalelerde usulsüzlük yaptığını ileri sürdü. Bu iddiaları “açık ihale ile yapılması gereken ihalelerin “pazarlık” usulü ile yapılması sebebiyle Kamu İhale Kanunu’nun 5’inci Maddesi’ne aykırılık oluştuğu”na dayandıran müfettişler, konuyu Bakanlığa bildirdi. Türk ve 20 kişi hakkında “Görevi kötüye kullanma” ve “İhalelere fesat karıştırma” iddiasıyla suç duyurusunda bulunuldu ve soruşturma izni verildi.
BAKANLIK SORUŞTURMAYI BEKLEMDEN KAYYIM ATADI
Soruşturma devam ederken, İçişleri Bakanlığı müfettişlerin raporlarında ki iddiaları gerekçe göstererek 16 Kasım 2016 ‘da belediye ye kayyım atadı.
Türk ve diğer yöneticilerin Danıştay başvurusu üzerine, soruşturma izni verilen bazı işlemler üzerinde alınan kararlar kaldırıldı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının talep ettiği uzman bilirkişi raporunda “Soruşturma dosyasına konu görevlilerin, görevlerini kanun gereklerine uygun olarak yerine getirdikleri, Kamu İhale Kanunu temel ilkelerine aykırı işlem bulunamadığından kamu zararı meydana gelmediği görüş ve kanaatine varılmıştır” denildi.
KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA KARAR VERİLDİ
Savcılık bilirkişi raporu sonrası Türk ve diğer yöneticilerin savunmasının alınmasının, dosyaya yarar sağlamayacağı ve “Şüphelilerin üzerine atılı görevi kötüye kullanma ve ihaleye fesat karıştırmak suçları bakımından suç yokluğu nedeniyle ayrı ayrı kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına” karar verdi.
Savcılık kararının ardından Mardin Büyükşehir Belediyesinde kayyım döneminde yapılan ihaleler merak konusu oldu. Kayyım döneminde, 600 milyon TL’nin üzerinde borçlandırılan MARSU’da yapılan yüzlerce ihalenin birkaçı dışında tamamı “pazarlık” usulüyle yapıldı. Bazı ihalelere fesat karıştırıldığı belgeleriyle ortaya çıkarken, yine birçok ihalenin de değerinin çok üstünde aynı firmalara verildiği tespit edildi.
Savcılık kararını değerlendiren MARSU’nun eski yöneticileri, Bakanlığın kayyım döneminde yapılan usulsüz işlemlere karşı yasal süreci başlatması gerektiğini söyledi. Savcılığın kararıyla birlikte aklandıklarını dile getiren eski yöneticiler, “Bugüne kadar hakkımızda ortaya atılan tek bir iddia bile doğru çıkmadı. Ama buna rağmen görevlerimizden alındık, belediyeye kayyım atanmasına da bu tür asılsız suçlamalar gerekçe yapıldı. Şu an kayyım döneminde yapılan tek bir ihalede bile bizimle ilgili iddiaların yüz katına ulaşmak mümkün. Her şey ortada. Gerçekten kamu zararının önüne geçilmek istiyorlarsa, bizi suçlayanlar kayyım hakkında yasal işlem başlatırlar” diye konuştu.
Mardin’de kayyum dönemine ait fatura: AKP’liler, 3 günde 1,5 milyon liralık yemek yemiş