2 Eylül’de Cumhurbaşkanlığı Sarayında yapılacak olan adli yıl açılış törenine katılmayacağını açıklayan barolara Diyarbakır Barosu’da katıldı: “Cübbe iliklemeye çalışmayacağız”
BOLD – Diyarbakır Barosu, tüm baroları adalet çağrısı yapmak üzere Diyarbakır’a davet etti. Diyarbakır Barosu’ndan yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “Diyarbakır Barosu olarak; mesleki donanımı olmayan hakim ve savcı atamaları, yüzü aşan hukuk fakültesi ve binlerce işsiz hukuk mezunu, ifade özgürlüğünü ve tüm demokratik muhalefet yollarını tıkayan yargı uygulamaları, basın özgürlüğüne yönelik tehditler, keyfi gözaltı ve tutuklamalar, işkence ve kötü muamele uygulamalarına karşı kayıtsız tutumlar, kadın cinayetleri, çocuk istismarları, bir avuç dolar için yağmalanan doğa, işçi cinayetleri, hayvanlara yönelik eziyetler gibi konuları; tüm bu sorunların kaynağı olan hükümet ile senkronize bir şekilde hareket eden yargı mekanizmasının bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlamanın yol ve yöntemlerini, eşit koşullarda tartışmaya ve alternatif öneriler sunmaya hazırız.
CÜBBE İLİKLEMEYECEĞİZ
Diyarbakır Barosu, daha önce memleketin hak, hukuk, adalet ve insan hakları meselelerini çeşitli platformlarda muhataplarıyla müzakere etmiş, görüş, öneri ve eleştirilerini de açık yüreklilikle dile getirmiştir. Bundan sonra da imkan sağlandığı takdirde, aynı kararlılıkla bu çabalarını ve girişimlerini sürdürecektir. Ama asla dinleyici koltuğunda oturmayacak, cübbe iliklemeye çalışmayacaktır. Çünkü biz bağımsız savunmanın temsilcileriyiz ve tüm halklarımıza hukuk ve adalet borcumuz var.”
STOCKHOLM SENDORMUNDAN KURTULMAK İÇİN…
Son dönemlerde AİHM ve AYM kararlarına direnerek anayasal suç işleyen yargıçlara tanık olunduğu ifade edilen açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Bütün yargı, istediğinde mahkeme dağıtan, hakim savcıyı görevden alan, yerini değiştiren iktidarın kontrolsüz gücü ile karşı karşıya. İşine geldiğinde işi mahkemelere havale eden, işine gelmediğinde mahkeme kararlarını tanımadığını uluorta dile getiren, daha yargı kararını vermeden parmak sallayan, bağıran ve tehdit eden bir iktidar bloğu var karşılarında. Yargı can çekişiyor. Bu Stockholm Sendromu’ndan kurtulmanın ve yargıya itibar kazandırmanın yolu, iktidara zihinsel ve fiziksel olarak daha fazla yaklaşmak değil, olabildiğince iktidardan uzaklaşmaktır. İşte evrensel olarak kabul gören bu fikre aykırı gördüğümüz için Cumhurbaşkanı külliyesinde yapılan adli yıl açılış törenine katılmayacağız.”
TAHİR ELÇİ İÇİN ADALET VE BARIŞ ÇAĞRISI
Açıklamanın son kısmında ise, adalet ve barış çağrısında bulunmak üzere barolar Diyarbakır’a davet edildi: “Biz de buradan, Diyarbakır’dan sesleniyoruz; Ankara’da hakimler yok ama Diyarbakır’da avukatlar var. Diyarbakır Barosu olarak bu hukuksuz düzene karşı olan tüm baroları; haksızlığın, hukuksuzluğun ve adaletsizliğin hiç eksik olmadığı bu kadim coğrafyaya, Baro Başkanımız Tahir Elçi’nin katledildiği ve halen faillerinin bulunmadığı da gözetilerek, adalet ve barış çağrısı yapmak için 2 Eylül’de Diyarbakır’a davet ediyoruz.”
ADLİ YIL KRİZİ
Yargıtay, 2 Eylül’de Cumhurbaşkanlığı Sarayında gerçekleştirilecek 2019-2020 adli yıl açılış törenine katılmaları için barolara davet gönderdi. İzmir Barosu, Yargıtay’ın davetine “Bize kalırsa, siz de o salona gitmeyin” diyerek ilk ret cevabını verdi. İzmir Barosu’nun ardından İstanbul, Ankara’nın da aralarında olduğu 41 baro törene katılmayacaklarını açıkladı. Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ise, baroların tavrını “Tuzları kuru” sözleriyle eleştirerek, törene katılacaklarını belirtti.