Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Saray’ında düzenlediği toplantı da “israftan kaçınmalıyız” mesajı verdi.
BOLD-AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, kadın il müftü yardımcılarıyla baş vaizlerle birlikte Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Saray’ın da düzenlenen öğle yemeğinde bir araya geldi. Emine Erdoğan’ın yemekteki “İsraftan kaçınmak, ölçülü yaşamak, yeme içmeden tutun doğal kaynakların kullanımına kadar İslam, bize sürdürülebilir bir yaşamın sınırlarını çizer” sözlerini kullanması dikkat çekti.
Sayıştay’ın yayınladığı son rapora göre, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın günlük harcama giderleri 1 milyon 800 bin liradan fazlaydı. Ayrıca Saray’da düzenlenen 29 Ekim Resepsiyonu’nun da davet edilen konuklara lüks tüketim ürünü olan ejder meyvesi ikram edilmesi ise gündem olmuştu.
lüks ve şatafatlı yaşantının olduğu Saray’dan Emine Erdoğan’ın “israf ve ölçülü yaşamak” konulu konuşması sosyal medyada eleştiri konusu oldu. Konuşmasında il müftü yardımcıları ve baş vaizlerin çok büyük bir sorumluluğun taşıyıcıları olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, Kur’an ayetlerinin nuruyla rehberlik ettiklerini, ağızlarından dökülecek her bir kelimeye ve gösterecekleri örnekliğe bütün toplumun ihtiyacı olduğunu belirtti.
Yaşanılan çağda, teknolojinin gelişmesiyle insanların karşısına her gün cevaplanması gereken büyük sorular çıktığına dikkati çeken Emine Erdoğan, bu büyük değişimi, pratik hayatta karşılaşılan durumlarla birlikte okuyarak, yeni yaşam reçeteleri oluşturulması gerektiğini söyledi.
“İSRAFTAN KAÇINMALIYIZ”
Dünyanın birçok yerinde konuşulan başlıklardan birinin de ‘çevre krizi’ olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, “Çevre krizinin hazırladığı hazin sonun etkilerini şimdiden hepimiz tecrübe ediyoruz. Tüm dünya, bu konunun anlaşılması ve kötü gidişatın tersine çevrilmesi için çareler arıyor. Avrupa Birliği Çevre Programı ve birçok büyük uluslararası kuruluş, dinlerin çevre kriziyle mücadelede ne kadar önemli bir rol oynadıklarının farkına varmış durumda. O nedenle din âlimlerini ve inanç liderlerini çevre politikalarına dâhil etmeye çalışıyorlar.” dedi.
“Bizim dinimiz, insanın tabiatla olan ilişkisini en iyi anlatan ve en hassas biçimde düzenleyen dindir.” diyen Erdoğan, “Bugün hayatımıza yeni bir tanım olarak giren, sürdürülebilir yaşam kriterleri, aslında İslam’ın özüdür. İsraftan kaçınmak, ölçülü yaşamak, yeme içmeden tutun doğal kaynakların kullanımına kadar İslam, bize sürdürülebilir bir yaşamın sınırlarını çizer.” şeklinde konuştu.
Kur’an-ı Kerim’in yaşanılan çevre krizini doğrudan insan davranışıyla ilişkilendirdiğini ve bu krizin çözümlenmesi sorumluluğunu da yine insana yüklediğini anlatan Emine Erdoğan, “Rabbimiz, Rum Suresi’nde ‘İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu. Böylece Allah, -dönüş yapsınlar diye- işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor.’ diye buyurmaktadır. O nedenle hepimiz önce bu hadisedeki payımızın farkına varmalı, sonra da ölçülü bir yaşama geri dönmeliyiz” ifadesini kullandı.