Silivri’de hücreye konulan mesai arkadaşının ailesini evine kabul etmeyen Ahmet Taşgetiren, Youtube yayınında Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun karşısında üç maymunu oynadı.
SEVİNÇ ÖZARSLAN
BOLD ANALİZ – HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, dün akşam Karar TV’de yayınlanan Elif Çakır, Ahmet Taşgetiren ve Yıldıray Oğur’un sunduğu “Özel Röportaj” programına konuk oldu.
28 Şubat döneminde Mazlum-Der şube başkanlığı yapan Gergerlioğlu, üniversiteden atılan öğrenciler, işinden olanlar, eşleri başörtülü olduğu için hakları ihlal edilenler için mücadelesiyle biliniyor. Gergerlioğlu bu mücadelesini günümüzde de sürdürüyor. 28 Şubat’ta Gergerlioğlu ile aynı çizgide mücadele eden Ahmet Taşgetiren ise günümüzde yaşanan hak ihlallerine karşı gözlerini kapatmış durumda.
Ahmet Taşgetiren gibi, 28 Şubat’ta hakları ihlal edilen İslamcı kadınlar da Gergerlioğlu’nun yanında değil. Örneğin geçen hafta Ankara HDP İl Binası önünde Gergerlioğlu polis saldırısına uğradığında sesleri bile çıkmadı.
Ahmet Taşgetiren programın ilk dakikalarında Gergerlioğlu’na İslami kimliği, Müslüman hüviyetini olduğunu ve bir insan hakları duyarlılığı ortaya koyduğunu söyledi, övgülerde bulundu. Ancak Gergerlioğlu’nun bugüne kadar dile getirdiği işkence, siyah Transporter ile kaçırılmalar, üniversiteli kızların gözaltına alınmaları, gözaltında işkence görmeleri, başlarının zorla açılmaları konusunda kendisinin aynı duyarlılığı neden göstermediği konusu soru işareti.
Kendi mesai arkadaşlarının yaşadığı zulümleri görmezden gelmek için gösterdiği çaba ise üç maymun benzetmesini hak ettirir nitelikte.
Ahmet Taşgetiren’in Burç FM’de birlikte program yaptığı, hatta ailece görüştüğü, aynı zamanda komşusu olan radyo programcısı Serkan Sedat Güray, 3 yıldır Silivri Cezaevinde tutuklu, 6 aydır da hücrede.
BOLD ANALİZ | Ahmet Taşgetiren, Ömer Faruk Gergerlioğlu’na “Sizin bu davayı, dünkü yol arkadaşlarınıza anlatamama gibi bir derdiniz var. Ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?” sorusunu sorarken kendisini de “anlamayanlar” sınıfına koyması gerekiyor.https://t.co/uT1whZgV0S pic.twitter.com/CAVkepOMHc
— BOLD (@BOLDmedya) June 9, 2020
Güray’ın yaşadıkları için Taşgetiren ne bir kelam etti ne de üç satır yazı yazdı. Taşgetiren, kendisiyle görüşüp Güray’ın yaşadıklarını anlatmak isteyen ailesini evine bile kabul etmedi, randevu taleplerini “Mail atsınlar.” diye geri çevirdi.
Serkan Sedat Güray, onlarca dilekçe yazmasına rağmen neden hücrede tutulduğunu bilmiyor. Kendisine resmi bir açıklama yapılmadı. Gördüğü hukuksuzları dile getirip sürekli dilekçe yazdığı için yönetim tarafından cezalandırıldığını düşünüyor. Oysa kanunlara göre bir insanı 20 günden fazla hücrede tutmak yasak.
Ahmet Taşgetiren’in Ömer Faruk Gergerlioğlu’na “İktidarda da geçmişte sizinle aynı iklimleri paylaştığınız insanlar var. Sizin bu davayı, dünkü yol arkadaşlarınıza anlatamama gibi bir derdiniz var. Ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?” sorusunu sorarken kendisini de “anlamayanlar” sınıfına koyması gerekiyor.
Çünkü 9 Eylül 2014’te Star gazetesinde yazdığı “Ah be kardeşim” başlıklı yazısında “Beni Burç FM’deki Fatma Hanım’a sorun, Bünyamin Şen’e sorun, Kemal Gülen’e sorun. Oğuz On’a (Serkan Sedat Güray) sorun” diye yazmıştı. Taşgetiren, kendisi için şahit gösterecek kadar dürüst bulduğu Sedat Güray’ın yaşadıklarını anlamamaktan öte duymamak için ailesine kulaklarını tıkayan noktada.
Üç maymunu oynamaktan bıkmayan İslamcılara ve Ahmet Taşgetiren’e en güzel cevabı yine Gergerlioğlu versin: “Dün irtica diye bir kelime vardı, önüne gelen başörtülüye, sakallıya irtica adı altında zulmediliyordu. Şu anda güç sahibi oldunuz, iltisak diye bir kelime uydurdunuz, işinize gelmeyeni hukuksuz bir şekilde zulmen mağdur ediyorsunuz.”
Hangi mağdurun sorununu dile getirsem bana bir etiket yapıştırdılar. PKKCİ FETÖCÜ dediler. Zamanında başörtüsü dedim İRTİCACI dediler. Sadece İnsan Hakları Savunucusuyum dedim anlatamadım! #NefesAlamıyoruzYaSiz https://t.co/kTGx6RjtqT
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) June 8, 2020
İkinci Ahmet Burhan vakası: Baba tutuklu, çocuk beyin kanseri, anne yalnız ve çaresiz…