AKP Grup Başkanvekili Avukat Cahit Özkan, baro başkanlarının Ankara’ya başlattığı ‘Savunma Yürüyüşünü’ eleştirdi. Baro başkanlarının demokrasi deyip yürüyüş yapmalarının doğru olmadığını savunan Özkan, “Parlamentoya gelmek yerine sokakta yürümeyi tercih ettiler” dedi.
BOLD – İstanbul, Ankara ve İzmir baro başkanlarının yürüyüşe katılmalarını eleştiren AKP’li Cahit Özkan, barolara ‘diktatoryal anlayışla yönetme’ suçlaması yöneltti.
Barolarla ilgili yasal düzenlemeye son şeklini vermeden önce görüşlerini almak üzere Türkiye’deki baro başkanlarını, Meclis’e davet ettiklerini ancak 30 baro başkanın geldiğini söyleyen Özkan, bazı baroların, ‘hukuksuzluğun müzakeresi olmaz’ diyerek görüşme yapmayı reddetmesine tepki gösterdi.
İstanbul, Ankara ve İzmir Baroları’nın, Meclis’e gelmeden çözümü sokakta aradıklarını savunan Özkan, “Böyle bir baro anlayışını kabul etmiyoruz. Bunun arka planında, siyasi angajman vardır, bunun arka planında antidemokratik şekilde seçilmek ve antidemokratik şekilde tüm avukatlar hakkında kanaat ortaya koymak vardır” dedi.
Demirören Haber Ajansına konuşan Özkan, şunları söyledi: “Biz arzu ederdik ki, Türkiye’de bütün yaklaşımları temsil eden büyüklü küçüklü herkes gelebilsin. İsterdik ki İstanbul, Ankara ve İzmir Baroları da gelsinler, onlar da yaklaşımlarını bizlere aktarsınlar. Ancak, maalesef bu üç büyük baro, her zaman demokrasiden, hukuk devletinden ve farklılıkların çoğulculuğun temsili noktasında yaklaşımlar sergilerken, parlamentoya gelmek yerine sokakta yürümeyi tercih ettiler. Parlamentoyu reddettiler.
BAROLARI DİKTATÖRLÜKLE SUÇLADI
Olgunlaştırmaya çalıştığımız paketle ilgili herhangi bir bilgi sahibi olmadan, ‘Ne var, ne yok’ diye, bize gelip sormadan, bizim bu noktadaki yaklaşımlarımızı dinlemeden, acaba onları yürümeye iten şey nedir? Eğer bir marjinalleşme varsa, siyasi angajman varsa, özellikle meslekle uğraşmak yerine işi gücü akşama kadar hükumet kurmak, hükumet yıkmak için siyaset yapan barolar varsa, bunun tek bir gerekçesi vardı. Burada çoğulculuk, katılımcılık ve demokrasi yoktur. Yüzde 15’in oyunu almak suretiyle, yüzde yüz hakkında karar veren, kanaat ortaya koyan hatta bunu resmen diktatoryal bir anlayış ile dikte eden, baskı uygulayan bir anlayış, demokratik olamaz.”