İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ümit Özdağ’ın partiden ihraç süreciyle ilgili konuştu. Özdağ’ın kongre sürecinde gelip İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkında iddiada bulunduğunu söyleyen Akşener, ”Ben de kendisine konuyla ilgili belge ve bilgi getirmesini gereğini yapacağımı söyledim. Sonra geldi, belge ve bilgi yok” dedi.
BOLD – İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Habertürk’te Teke Tek programında Ümit Özdağ’ın partiden ihraç edilmesiyle ilgili gazeteci Fatih Altaylı’nın sorularını cevapladı.
Akşener, şunları söyledi: ”Buğra Kavuncu ile ilgili olarak bana geldi ve kongremiz vardı. Buğra’nın FETÖ’cü olduğunu söyledi. Ben de kendisine konuyla ilgili belge ve bilgi getirmesini gereğini yapacağımı söyledim. Sonra geldi, belge ve bilgi yok. Bu bilgiler nereden? O da devletin bazı kurumlarını söyledi. Belgesi yok. Not aldım. Jandarma, askeriye ve MİT’ten aldığını söyledi. Ben de ilgili kurumların başındaki kişileri aradım(Hakan Fidan ve Hulusi Akar’ı mı aradınız?). Evet. Okudum, bunlar iddia, iddia sahibi şu kişi. Dolayısıyla sizden alındığını söyledi. Bu bilgilerin sizde olup olmadığı doğru mu? Sonuç itibariyle o bilgi oradan çıktı. Ben eski İçişleri Bakanı’ydım. Nasıl soru soracağımı bilirim. Özel kalemler üzerinden gizli değil resmi bir biçimde aradım. Devletin sistematiği şudur. Siz müracaat edersiniz, size gizli bilgiyse, verilemeyecek bilgi ise yüzünüze yazıyla veya şifahi olarak söylerler. Çarşamba bir arkadaşımız, Perşembe bir arkadaşımız geri döndüler. Sayın Özdağ’ın oralardan aldığını iddia ettiği kayıtların sisteminde olmadığını söylemiş oldular. Ben o insanlara ‘Buğra Bey FETÖ’cü müdür?’ diye sormadım. Biz siyasi partiyiz, her yerde üye yazarlar. Her yerde stant kurarak üye yazarız. Biz bu üyelerin bir terör örgütüne üye midir, sempatizan mıdır bilemeyiz. Biz yazarız Yargıtay’a veririz, bakar.”
Ümit Özdağ’ın kendisinden grup başkanlığı talep ettiğini açıklayan Akşener, şu bilileri paylaştı: “Ben kendisine hayır demedim. Edirne Milletvekilimiz Orhan Çakırlar çok beyefendi insan ona sen kenara çekil bu arkadaşı alıyoruz demenin doğru olmayacağını kongreden sonra bu eylemi gerçekleştireceğimizi kendisine söyledim. Nitekim ben GİK listemde Orhan Çakırlar’ı koydum ve orayı boşalttım. Sonra el yazısı listenin içinde Sayın Özdağ’ın isimleri vardı. GİK listesinde olmadıklarını biliyorlardı. Sayın Özdağ tek tek görüştüğümüz arkadaşlarımızın arasına katıldı. Sonuçta ne olduğunu bilemediğim sistemin içinde bir gün baktım ki televizyon kanalında veryansın ediyor arkadaşımız.”