AKP’nin üniversitelerdeki kayyum politikasına akademisyenler tepki gösterdi. Esra Ergüzeloğlu, üniversitelerin yüksek güvenlikli hapishaneler gibi yönetildiğini vurguladı.
BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne Melih Bulu’yu atamasının ardından başlayan protestolar sürüyor. Mezopotamya Ajansından Ergin Çağlar’ın aktardığına göre polisin öğrencilere müdahale etmesi ve üniversitenin kapısını kelepçelerle kapatması, ülkede akademinin geldiği aşamayı gösteriyor. Erdoğan ve hükumet yetkilileri de protestolara katılan öğrencilere “terörist” yaftası yapıştırıyor.
“Bu suça ortak olmayacağız” adlı barış bildirisine imza attıktan sonra Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevlerine son verilen akademisyenlerden Atilla Güney ve Esra Ergüzeloğlu, Boğaziçi Üniversitesi’nde yaşanan olayları ve iktidarın kayyum politikasını değerlendirdi.
ATİLLA GÜNEY
- AKP iktidarı, kurum ve kuruluşlara atadığı kayyumlarla yağma politikasını devreye koydu.
- Kayyumlar, iktidarın yönetsel ve siyasal mekanizması oldu.
- Kayyum politikası, artık sadece belediyeler ve üniversitelerde değil her alanda uygulamaya başlandı.
- Kayyum mekanizmaları yürütme organının en tepesinden başlayıp, yasama, yargı ve yerel yönetimlere kadar uzanıyor.
- Kararnamelerle müdahale etme yetkisine sahip, kimseye karşı sorumlu olmayan Cumhurbaşkanlığı mekanizması aslında kayyumdur.
- Parlamentoya karşı sorumluluğu olmayan, yasalar önünde hesap vermeyen, sadece baş kayyuma karşı sorumlu olan bakanlar birer kayyumdur.
- Meclise getirilen kanun tekliflerinin bir satırını bile okumayan, neye oy verdiklerini dahi bilmeden el kaldıran iktidar milletvekilleri birer kayyumdur.
- Hukuku ayaklar altına alan iddianameleri hazırlayan savcılar ve bunları kabul eden hakimler birer kayyumdur.
- Sadece HDP’li belediyelere atanan kayyumlar değil, iktidar cenahından seçilen ve yağmayı en devasa boyutlarda yürüten AKP’li belediye başkanları da birer kayyumdur.
- Boğaziçi Üniversitesi’nin kapısına kelepçe takılması görüntüleri, Türkiye akademisinin onlarca yıldır içinde bulunduğu durumun sembolik hal-i pürmelalidir. Malumun ilamıdır.
ESRA ERGÜZELOĞLU
- Akademilere kayyum atamaları 2016 yılında “Bu suça ortak olmayacağız” adlı barış bildirisine imza atan akademisyenlerin görevlerinden alınması ve üniversitelerin felç kalmasıyla başladı.
- Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyumdan sonra üniversitenin kapısına kelepçe takılması, toplumun içinde bulunduğu durumu çok iyi anlatan imajlardan birisi.
- Üniversitelerin uzun zamandır yüksek güvenlikli hapishaneler gibi yönetiliyor.
- Kâh insan hakları anıtını tutuklayarak, kâh üniversiteleri tutuklayarak dumura uğramışlara sıra size de gelecek mesajı veriliyor olabilir.
- İçeridekileri kendinden saymadığı için görmezden gelenlere bilinçaltından verilen mesajlar bunlar.
- Polisin bu davranışını sorgulatmayan ve ona emir veren ve her koşulda arkasında duran iktidardır.
- Birisinin iki dudağı arasından çıkan kelimelerle mesnetsiz olarak terörist ilan edildikten sonra polis ile başlayan bambaşka bir sürecin öznesi olabileceğinizi hatırlatır artık her şey.