Ekonomi
TÜİK bir jeoloğa emanet


AKP’li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan, verileri tartışmalı TÜİK’in başına Jeoloji Mühendisliği mezunu Prof. Dr. Sait Erdal Dinçer’i atadı. Önceki başkan Muhammed Cahit Şirin de Emine Erdoğan’ın özel kalem müdürünün eşiydi.
BOLD – Bir yıl olmadan görevden alınan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı Muhammed Cahit Şirin’in yerine Prof. Dr. Sait Erdal Dinçer atandı. Dinçer’in İstanbul Teknik Üniversitesinde Maden Mühendisliği Fakültesi Jeoloji Mühendisliği bölümü mezunu olması dikkat çekti.
KARAR RESMİ GAZETE’DE YAYIMLANDI
Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında AKP’li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan atama kararına göre TÜİK Başkanlığı’na Prof. Dr. Sait Ercan Dinçer atandı. Kararın 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu’nun 38’inci maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince verildiği belirtildi.
JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEZUNU
Dinçer, 1986-1990 yılları arasında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Maden Mühendisliği Fakültesi Jeoloji Mühendisliği bölümünde okudu. Aynı üniversitede İşletme Mühendisliği bölümünde yüksek lisans yaptı. Dinçer aynı zamanda 1992-1995 yıllarında Marmara Üniversitesi ekonometri alanında yüksek lisans yaptı. Dinçer doktorasını da Marmara Üniversitesi ekonometri bölümünde yaptı.
ESKİ BAŞKAN EMİNE ERDOĞAN’IN ÖZEL KALEMİNİN EŞİYDİ
Açıkladığı veriler tartışma konusu haline gelen TÜİK’in önceki başkanı Muhammed Cahit Şirin, bir yıl bile olmadan geçen ay ortasında görevden alındı. Mayıs 2020’de göreve gelen Şirin, Emine Erdoğan’ın Özel Kalem Müdürü Elif Esen’le evli. TÜİK’ten yapılan açıklamada başkanlığa Muhammed Cahit Şirin’in yerine Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ahmet Kürşad Dosdoğru’nun vekaleten atanmıştı.
ESKİ TÜİK BAŞKANI DA VERİLERE GÜVENMİYOR
Eski TÜİK Başkanı Birol Aydemir, kendisi görevdeyken 4 yıl boyunca Gelirler İdaresi’nden veri alamadığını ve TÜİK’e veri vermeyen kişinin de Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal olduğunu söyledi. TÜİK’e yönelik eleştirilerin son yıllarda çok yükseldiğini belirten Aydemir, “İnsanlar, artık açıklanan verilere güvenmez hâle geldi. İşin doğrusu, evet, ben de TÜİK’in enflasyon, istihdam, büyüme gibi alanlarda yayınladığı verilerin artık çok şüpheli ve tartışmalı olduğu konusunda hemfikirim” dedi.
Selahattin Demirtaş: Daha cesur olmanın vakti çoktan geldi de geçiyor
Bunlar da ilgini çekebilir
-
Mısır’la görüşmeler sıklaştı, sırada büyükelçi ataması var
-
TÜİK gerçek resmi göstermeye başladı: İşsizlik 250 bin kişi arttı
-
12 milyon işsizden sadece 57 bini işsizlik maaşı alıyor
-
TÜİK’in fiyatları belirlediği marketler nerede?
-
Yükselen enflasyon iki yıl aradan sonra yeniden yüzde 16’yı geçti
-
Merkez Bankası’na Saray torpiliyle atanan Ertan Aydın açıköğretimli çıktı


Patates izdihamını yorumlayan bir kadın vatandaşın Erdoğan ve Bahçeli’nin dini ve milli değerler üzerinden siyaset yaparak yaşanan açlığı gizlemeye çalıştığını söylemesi çevredekilerden alkış aldı.
BOLD – Tarım ve Orman Bakanlığı, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla üreticinin elinde kalan patates ve soğanı satın alarak ihtiyaç sahiplerine dağıtma kararı aldı. Valilikler ve kaymakamlıklar aracılığıyla dağıtılan patates nedeniyle Şanlıurfa’da izdiham yaşandı. Eyyübiye ilçesinde dağıtılan patatesten almak isteyen yurttaşlar izdihama neden oldu.
PATATES MAKARNA İSTEMİYORUZ
Bedava patates dağıtım görüntüleri çok konuşuldu. Ankara’nın Ulus ilçesinde de YouTube kanalı Yol Tv’nin mikrofon uzattığı bir kadın vatandaş patates dağıtan AKP hükumetine veryansın etti.
Erdoğan ve Bahçeli’nin dini ve milli değerleri kullanarak siyaset yaptıklarını söyleyen kadın patates dağıtım sırasında oluşan izdihama da tepki gösterdi. Gençlerin işsiz kaldığını söyleyen kadın: “Biz patates istemiyoruz, makarna istemiyoruz. İş istiyoruz” dedi.
128 milyar dolar nerede? diye sorduğumuz vatandaştan iki dakikada Türkiye özeti:
"Patates çuvalına sarılmış bize dağıtıyor. Biz patates, soğan istemiyoruz. Gençlere iş istiyoruz. Bu halkın iki eli yakanızda olsun!" pic.twitter.com/h2R2ZzqXBC
— Yol TV (@YolTV) April 18, 2021


AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘yastık altındaki birikimlerinizi bankaya yatırın’ çağrısının arkasındaki gerçek ortaya çıktı. Vatandaşların yastık altında tuttuğu altınların miktarının 5 bin ton olduğu belirtildi. Bu altınların değeri ise yaklaşık 300 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
BOLD – Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 128 milyar dolarını harcayan AKP hükumeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bankaları fonlamak için vatandaşın altınının peşine düştü.
BANKALARDAKİ DÖVİZ 230 MİLYAR DOLAR
Türkiye’de vatandaşların bankalarda tuttukları döviz hesaplarının toplam büyüklüğü 230 milyar dolar. İstanbul Altın Rafinerisi hesaplarına göre yastık altında ise 5 bin ton altın bulunuyor. Vatandaşların yastık altında tuttukları bu altınların parasal karşılığı ise 300 milyar dolara ulaşıyor. Bu kaynağı bankalara çekmek için çağrılar yapan Erdoğan, bankalara da altınlara dönük özel kampanyalar düzenlemesini istedi.
ALTINA VERDİKLERİ FAİZİ ARTTIRACAK
Kamu bankaları altın hesaplarına verdikleri faizleri arttırmak için adımlar attı. Bankalar 1-6 ay vadeli altın hesaplarına ortalama yüzde 0.5 faiz veriyor. Bu oran 6 ay-1 yıllık dönemler için yüzde 0.8’e çıkıyor. Bankaların yastık altındaki altınları sisteme kazandırmak için faiz oranlarını arttıracağı kaydediliyor.


Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Başkanı Prof. Dr. Refet Gürkaynak Merkez bankacılığının güven işi olduğuna dikkat çekti. Gürkaynak, “Merkez Bankası’nı kapatsalar eksikliğini hissetmeyiz, o hale geldik” dedi.
BOLD – İktisat Profesörü Refet Gürkaynak, Merkez Bankasında yaşanan güven erezyonuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Merkez Bankası Başkanlığı’nın geçici işçilik haline getirildiğini söyleyen Gürkaynak, Merkez Bankası başkanlarının açıklamalarını piyasada karşılığı olmadığını belirtti. Gürkaynak, “Bu iş güven işi. Senin yarın orada olacağın belli değil ki böyle olursa böyle yaparım diyebilesin. Mesele Merkez Bankası’nı ne dediğinden ve ne yaptığından daha büyük bir mesele” dedi.
İŞ YAPAMAZ KURUM
Bloomberg HT’de programa katılan Gürkaynak, “Gelinen nokta, memleketin yönetişim biçiminin Merkez Bankası tezahürü. Nereye baksak buna benzer iş yapamaz bir kurumu görüyoruz.” diye konuştu.
“Yaşananlar makul bir merkez bankası içinde beklenen bir olaylar silsilesi değil” diyen Gürkaynak, “Şaşırıyor muyuz? Hayır şaşırmıyoruz. Merkez Bankası bir güven işi ve o güveni yeniden inşa edecek bir yapı gerekiyor” ifadesi kullandı.


Afiş yasağı da koronavirüsü durduramadı: Vakalar illerde 26 kata kadar arttı


Devlet garantili insan kaçakçılığındaki kilit isim Ersin Kilit: Fatma Şahin’i niye kimse konuşmuyor


Aileler yine iktidarın hedefinde
Popular
-
Spor1 gün önce
Enes Kanter 30’ncu double-double’ını yaptı: Galibiyeti yazar Aslı Erdoğan’a adadı
-
Ekonomi1 gün önce
Erdoğan 5 bin ton altının peşinde
-
Dünya12 saat önce
Respect Enstitüsü, İslami İlimler Üniversitesi olma yolunda
-
BOLD ÖZEL1 gün önce
Cezaevinde kanser olan KHK’lı mühendis Abdülazim Özdemir hayatını kaybetti
-
BOLD ÖZEL1 gün önce
En fazla aşı en çok vaka: Koronavirüs aşısı korumuyor mu?
-
Politika1 gün önce
Ticaret Bakanlığına 9 milyon TL’lik dezenfektan satan Bakan Ruhsar Pekcan’a istifa çağrısı
-
Gündem1 gün önce
Soylu Türkiye’deki yabancıları tehdit etti: İkametlerini iptal ederim
-
Analiz1 gün önce
AKP Türkiye’si: 128 milyar dolar, 43 işçi, 50 at kayıp