“Anadolu Soruyor” programına katılan Bilal Erdoğan, “Sanıyor musunuz ki Almanya’da 3 bin euro kazanan biri burada 50 bin lirayla yaşayan gibi yaşıyor mu? Burada 50 bin lira olan geliri zengin. Ama orada 3 bin euro alan kişi zorla geçiniyor” dedi.
BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan “Anadolu Soruyor” programında konuştu.
Mal varlığıyla ilgili bir soruya Bilal Erdoğan, ekonomik durumunun iyi olduğunu belirterek, “Benim devletle işim yok. Kendi işim restoran işidir. Aile üyeleri olarak inşaat işleri olan devletle işi olmayan, ihaleye girmeyen yerimiz var. Bu şekilde hamdolsun kendimize gelecek gelirlerimiz var. Benim gıda işlerindeki ortaklarım bu işleri takip eder. Zamanımın çoğu vakıf işleriyle uğraşmakla geçiyor” dedi.
Lise yıllarından beri çalıştığını söyleyen Bilal Erdoğan, “O zaman biz kat sayı mağduru olduğumuz için okulu asıyorduk o zaman şantiyeye gidiyorduk” ifadelerini kullandı
BEDELLİ ASKERLİK BENİM DE HAKKIMDI
Odatv’de yer alan habere göre, Erdoğan, yaptığı bedelli askerlik, çalışma ve iş kariyeriyle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Amerika’ya gittim sonra. Orada para kazanmak için değil ama çeşitli aktiviteler yaptım. Dünya Bankası’nda 2 yıl çalıştım. Doktoraya başladığımda asistanlık yaptım. Ders asistanlığı yaptım. Bunun üzerine de dövizle askerlik yapma hakkı elde ettim. Bunu da yaptım. 3 yıldan fazla yurt dışından fazla çalışan kişilere tanınan bir hak. Bunu sordum da; ben başbakanın oğluyum, gidip askerlik yapsam uygun olur mu diye. Dediler bu hak kimde olsa kullanır.”
KRİZLER DEVAM EDİYOR
Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2008 ekonomik krizi ile ilgili ‘teğet geçti’ ifadelerini kullanması ile ilgili konuşan Bilal Erdoğan, “2008 küresel ekonomik krizi henüz bitmedi. Özellikle 2008-2009 krizi aslında 1929 büyük buhranından beri yaşanan en büyük kriz. Aslında henüz bitmedi” dedi.
Koronavirüs salgınının ve Rusya-Ukranya savaşının krizi beslediğini ifade eden Erdoğan, “Dünya yapısal sorun olduğu için krizlerden kurtulamıyor. Bir sürü birlik kurulmuş. Şimdi Birleşmiş Milletler bir karar alamıyor, sorunları çözemiyor. UNESCO’dan Dünya Ticaret Örgütü’ne kadar hepsinin temelleri çatırdıyor. Türkiye’de özellikle savaş devreye girince enerji maliyetlerinden ötürü etkilendik. Türkiye geçen sene sübvansiyon yaptı. Sübvansiyon yapıldığı zaman da vatandaş anlamıyor. Bu böyle gitmeyecek dedi ‘vatandaşa biz bunu yansıtacağız’ dedi. Buna vatandaşın tepki göstermesi gayet normal” diye konuştu.
ERDOĞAN KİMSEYİ AÇTA AÇIKTA BIRAKMAZ
Şu anki ekonomik krizin ve devamının Türkiye için bir fırsat sunduğunu düşündüğünü söyleyen Erdoğan “Türkiye olarak güçlenerek çıkabiliriz. Nedir? Başımızdaki iktidarın bunları çözebilecek, geçmişte de çözmüş olması. Güçlü bir lider olması, kriz döneminde başarmış bir liderimiz olması. Bu olsaydı bizim de boştu zaten. Allah’ın izniyle Tayyip Erdoğan kimsenin açta açıkta kalmasına müsaade edecek bir lider değil” dedi.
Salgın döneminde vatandaşlara yardımda bulunulduğunu belirten Bilal Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
“Diğer ülkeler ekonomilerini soğutma yönünde ilerlerken Türkiye ihracat yönünde ilerliyor. Bir geri çekilme, sonrasında atak evresine gidileceğini düşünüyorum.”
3 BİN EUROYLA GEÇİNEMİYORLAR
Recep Tayyip Erdoğan döneminde yaşadığı için kendini şanslı hissettiğini ifade eden Bilal Erdoğan “Siyaset; bir ülkenin önünün açılması demek. Gençler bu anlamda çok şanslı. Gençler yurt dışına gitmek görmek, gezmek ve işe girmek istiyorlar. Bir genç bana geçen gün dedi ki ‘gönderin gitsin görsünler, öyle geri gelsinler.’ Sanıyor musunuz ki Almanya’da 3 bin euro kazanan biri burada 50 bin lirayla yaşayan gibi yaşıyor mu? Burada 50 bin lira olan geliri zengin. Ama orada 3 bin euro alan kişi zorla geçiniyor belki de” diye konuştu.
Liberya, Birleşmiş Milletler koruması altındaki Türk öğretmenleri sınır dışı etti