SEVİNÇ ÖZARSLAN | BOLD ÖZEL
Romanyalı David, Tanzanyalı Amini, Azeri Şems ve Ayhan, Endonezyalı Rahmi, Tunuslu Alaaddin, Arnavut Gabriel, Coni ve Michela… Onlar Türkçe Olimpiyatları’na ilk katıldıkları zaman 10’lu yaşlardaydı. Şarkılarla, şiirlerle, danslarla büyüdüler. Kimi üniversiteyi bitirdi, iş hayatına atıldı, mühendis, müzik öğretmeni oldu, kimi hala eğitimine devam ediyor. Olimpiyatlarla başlayan müzik sevgileri ise hala kalplerinde.
Hepsi dün akşam, bu yıl 20. yaşını kutlayan Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’nin (IFLC) Almanya’nın Bochum şehrinde düzenlenen gecesinde bir araya geldiler. Arkadaşlarıyla, hocalarıyla, gönüllerine taht kurdukları binlerce izleyiciyle hasret giderdiler. Her zaman olduğu gibi şarkılar söylediler.
TASAVVUF MÜZİĞİYLE İLGİLENİYOR

Türkçe Olimpiyatları’na ilk kez 2009’da 15 yaşındayken katılan Endonezyalı Rahmi Amelia, 9. Türkçe Olimpiyatları Ses Yarışması’nda 2. olmuş, İbrahim Hakkı Hazretleri’nin Tevfiznamesi (Hak Şerleri Hayreyler), İkimiz Bir Fidanın Güller Açan Dalıyız ve Ahmet Kaya’nın Şafak Türküsü şarkısıyla gönüllere taht kurmuştu.
11 yılda kendini geliştiren Rahmi, şimdi özel bir firmada çalışıyor, tasavvuf müziğiyle ilgileniyor. Dün gece de yine Şafak Türküsü’nü ve İkimiz Bir Fidanın Güller Açan Dalıyız adlı şarkıları seslendirdi. Programda bütün öğrencilere 20 yıl anısına özel bir plaket verildi. Rahmi Amelia, ödülünü alırken 10 yıl sonra tekrar aynı sahnede olmanın mutluluğunu ve heyecanını yaşadığı söyledi.

Arnavut Gabriel Uku, Türkçe Olimpiyatları’yla ilk kez, 2015 yılında 14 yaşındayken Tayland’da gerçekleştirilen organizasyonla tanıştı. Tayland, Romanya, Almanya ve Belçika’daki olimpiyatlarda seslendirdiği potporiyle çok sevildi. 23 yaşındaki Gabriel, şu anda Almanya’da yaşıyor.
12 yaşındayken 10. Türkçe Olimpiyatları’na Arnavutluk’tan katılan Michela Rapo da Epoka Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak çalışıyor, şarkılar besteliyor. Arnavut Xhon Jesku ise ilk olarak 11. Türkçe Olimpiyatları’na katıldı. 2016’da Türkiye’de düzenlenen naat turnesinde görev aldı. Tiran Üniversitesi klasik kanto bölümünden mezun olan 25 yaşındaki Jesku, ülkesinde tanınan ve sevilen bir sanatçı. Profesyonel olarak Arnavutluk devlet konserlerinde ve Opera ve Bale Tiyatrosu’nda şarkı söylüyor.
SAHNEYE ÇIKTIĞINDA 11 YAŞINDAYDI
Romanyalı David Burlacu (17), IFLC sahnesine adım attığında 11 yaşındaydı. Barış Manço’nun Sabret ve Gibi Gibi şarkılarıyla çok sevildi. Geçen yıl önce New York’ta düzenlenen IFLC’de Cem Karaca’nın Yunanistan adalarından Bodrum’a bakıp bestelediği Of Be şarkısını okumuştu. 2015’ten beri IFLC’ye katılan Burlacu, Romanya’da tanınan bir sanatçı oldu. Özel bir yapım şirketiyle çalışıyor, kendi şarkılarını söyleyip klipler çekiyor.
İPEK ÜNİVERSİTESİ’NDE FİLM TASARIMI OKUDU, ŞİMDİ SİNEMA DERSİ VERİYOR

IFLC’nin en ilgi gören öğrencilerinden biri Tanzanyalı Kasım Amini Swedi. Ona bütün arkadaşları Amin diye sesleniyor. Türkçe Olimpiyatları ile 2012 yılında tanışan Amin, KHK ile kapatılan İpek Üniversitesi’nde Film Tasarımı bölümünde okudu. Şu anda Tanzanya’da belgesel, film, reklam çekiyor. Aynı zamanda başkentteki Darusselam Üniversitesi’nde sinematografi dersleri veriyor.
FESTİVALİN EN YARAMAZI ŞEMSİ EBİLLİ

Azeri Şemsi Ebilli, IFLC’nin en yaramazı olarak nam salmış. Organizasyonun kamplarında arkadaşlarına yaptıkları şakalarla tanınıyor. Asya Termal Otel’de havuz girdikleri bir gece, herkesin eşyalarını alıp kaçmasını hala gülerek anıyorlar. Azeri Ayhan Bünyanzade ve Tunuslu Alaaddin en yakın arkadaşı. Üçü de olimpiyatlarla büyümüşler. 22 yaşındaki Şemsi, 13. Türkçe Olimpiyatları’na şarkı dalında katıldı, 2014 yılında. Şu anda konservatuarda okuyor. Ayhan ise 2013’te düzenlenen olimpiyatlarda şarkı dalında ikinci oldu.
“IFLC duyguları anlatılmaz yaşanır” diyen Şemsi, 2017 yılında Fransa’daki programdan dönerken kendisine “16 yaşına geldin, artık programa katılamayacaksın.” dediklerinde, uçaktan inene kadar 3 saat boyunca montunu başına geçirip ağladığını anlatıyor.
25 yaşındaki Alaaddin ise şu anda Tunus’ta uluslararası bir şirkette çalışıyor. O da olimpiyatlarla 2012’de tanışmış. İlk dört yıl hep şarkı söylemiş. Şimdi IFLC’ye katılmak isteyen öğrencileri yetiştiriyor. Üç arkadaş, dün gece gösterileriyle ayakta alkışlandılar.
Ayhan diyor ki, “Benim tüm çocukluğum Türkçe Olimpiyatları anılarıyla dolu. Çocukken büyümek ister insan fakat ben çoğu zaman diyorum ki; keşke büyümeseydik de her sene o heyecanı tekrar tekrar yaşayabilseydik. Şimdi bile o renkli hatıraları hatırlayıp mutlu oluyorum. Çocukluğumun en güzel günleri, biraz da hüzünlü günleri. 2 hafta, 1 hafta, hatta bazen 5 günlük turnelerimiz oluyordu. Bu kadar kısa bir sürede herkesin birbirine sevgiyle bağlanabildiği başka bir ortam görmedim. Şimdi sadece büyüdük. Bugün de IFLC ortamında rahatlıkla 13 yaşındaki Ayhan’a dönüşebiliyorum ve bu hiçbir zaman değişmeyecek.”
FRANSIZ FRANKE’NİN GÖZYAŞLARI

IFLC’nin Youtube kanalından canlı yayınlanan, Barış Cem Kaya ve Rusya’dan Irma Kern’in sunduğu programda çok duygulu anlar yaşandı. 2012’den beri IFLC adıyla gerçekleştirilen programın 20. yıl gecesine Moldova, Tunus, Kenya, Tanzanya, Romanya, Azerbaycan, Fransa’dan yaklaşık 40 öğrenci katıldı. Öğrenciler önce Bochum’a 1,5 saat uzaklıktaki bir köyde kamp yaptılar.
Kampa en son gelen ekip Fransa’dan katılan Franke ve Romina’ydı. Türkçe Olimpiyatları’na ilk kez 2015 yılında Fransa’dan katılan Franke dün öğleden sonra yapılan son provada “Ben Yoruldum Hayat” adlı şarkıyı söylerken gözyaşlarına boğulması, sahne arkadaşı siyahi Romina’nın onu teselli etmesi herkesi çok duygulandırdı. Programda ihraç edildikten sonra hayatını kaybeden Fadime Güler’in eşine gönderdiği mesajlardan yola çıkılarak yazılan Elveda şarkısı okunurken de salondaki birçok KHK’lının gözyaşlarını tutamadı.
KAZAKİSTANLI JUMUHAN ASİLOV’UN DUYGULANDIRAN MESAJI

Programda, çok istemelerine rağmen kimi iş, kimi sağlık nedenleriyle 20. yıl gecesine gidemeyen öğrencilerin video-mesajları da gösterildi. Olimpiyatın ilk yıllarında İstanbul Gösteri Merkezi’nde söylediği Memleketim şarkısıyla 1. olan Belarus’tan Ksenia Juk, 2012’de Gülüm şarkısını seslendiren Moldova’dan Stefan Roskovan, 2009’da gerçekleştirilen 7. Türkçe Olimpiyatları’nda Sivas’ın Yollarına şarkısıyla sevilen Mozambik’ten Bangayana video-mesajlarında Türkçe Olimpiyatları’yla nasıl tanıştıklarını ve şu anda ne yaptıklarını anlattılar. Mozambik’teki Türk okulundan mezun olduktan sonra Türkiye’de inşaat mühendisliği okuyan Bangayana, şimdi ülkesine mühendis olarak çalışıyor.
2013 yılında İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı’nda gerçekleştirilen Türkçe Olimpiyatları’nda “Hicran ve Ümit” şarkısıyla, stadyumu dolduran 200 binden fazla insanı duygulandıran Kazakistanlı Jumuhan Asilova da 20. yıl programına katılmadı.
Mesajında 10 yıl önce geçirdiği kazayı anlatan Jumuhan, “Son bir kez havuza atlamak istedim. Havuz boşaltılıyormuş. Boynum ve omuriliğim kırıldı. Tekerlekli sandalyeye oturmak ilk başta zoruma gitti, depresyona girdim ama sonra düşündüm, bu bir imtihan, herkesin başına gelebilir. Olimpiyatlardaki videomu izledim. Moral buldum ve önüme baktım. Şimdi bir kafe açtım. Olimpiyatlara katılan bütün arkadaşları bekliyorum. İnsanların hayatlarına dokunmak istiyorum.” dedi.
ARTIK KLASİK OLDULAR

Türkçe Olimpiyatları’nda en çok beğenilen performanslardan biri hiç kuşkusuz siyahi öğrencilerin oynadığı Karadeniz oyunları. İlk kez 9. Türkçe Olimpiyatları’nda sahneye çıkan Gana Dans ekibinin oynadığı Karadeniz halk oyunları tüm Türkiye’nin kalbinde taht kurdu. Ahmet Dere’nin çalıştırdığı ekip Ganadeniz diye anılmaya başladı. Dün gece ise Kenyadeniz ekibi gösteri yaptı. Ahmet Dere ve IFLC’nin dans hocalarından Kenyalı Bernard Beti’nin çalıştırdığı öğrencilerin oyunları da yine çok beğenildi.
“Tanzanya’nın Bağları” Türkçe Olimpiyatları’nın artık klasiği oldu. Şarkıyı ilk kez 2013’teki olimpiyatlarda Tanzanyalı Abdülkadir Haroupnassor seslendirmişti. Dün gece onun yerine Kenya’dan Kalima Hamidi (18) okudu. IFLC’ye ilk kez 2019’da katılan Hamidi’ye Kenya halk oyunları ekibi eşlik etti.
Her programın sonunda bütün öğrencilerin birlikte okuduğu Yeni Bir Dünya Şarkısı da dün gece salondaki yaklaşık 4 bin izleyicinin isteği üzerine 2 kez seslendirildi. Bütün IFCL gösterilerinde kapanış şarkısı olarak okunan Yeni Bir Dünya, ilk defa 2009 yılında 7. Türkçe Olimpiyatları’nda Gürcistan’dan gelen Vano tarafından seslendirildi. Fethullah Gülen’in Akyol şiirinden bestelenen şarkı, her yıl müziği revize edilerek söylenmeye devam ediyor. 2012 yılında İngilizce’ye de çevrilen şarkı Universal Peace adıyla biliniyor. Dün gece seslendirilen son müziğin düzenlemesi, yine IFLC’in sanatçılarından, bu yolda büyük mesafe kat eden ve 20. yıl programına video-mesajıyla katılan Moldova’dan Stefan Roscovan’a ait. Kendisi şimdi California’da yaşıyor ve önemli müzisyenlerle çalışıyor.
YAPILMALI MI YAPILMAMALI MI TARTIŞMASI
Türkçe Olimpiyatları ya da IFLC’nin yapılıp yapılmaması konusunda 6 yıldır sürüp giden bir tartışma var. Kimi 15 Temmuz’dan sonra birçok insanın hak ihlallerine maruz kalması, maddi-manevi zor günler yaşaması sebebiyle bu olimpiyatların yapılmasını anlamsız ve gereksiz görüyor. Kimi ise 20 yıllık birikimin, tecrübenin bir kenara atılmasını doğru bulmuyor, organizasyonun herkese moral ve motivasyon kaynağı olduğunu düşünüyor.
İki fikir de bir yana bırakılırsa, 20. yıl gecesinin hazırlık kampında dünyanın her yerinden gelen öğrencilerin yanı sıra annesi, babası hapiste olan ya da ailesi soruşturma geçirmiş gençler de vardı. Şu anda hepsi Avrupa’da öğrenciler. Ailelerinden binlerce kilometre uzaktalar. Hepsi anne babalarına yapılanların şokunu sanata sığınarak atlatmaya çalışıyorlar. Birinin hem annesi hem babası hapiste. Anne ağır hasta. Gençler gitarlarına, kalemlerine sarılmış durumda. Hem söz yazıyor hem beste yapıyorlar. Şarkıları Spotify’da bile var. Sadece onların mutluluğunu ve sanatlarının inkişafını görmek için bile bu ve benzeri organizasyonlar yapılmaya değer. Ancak fikir ve organizasyon açısından IFLC’nin gelişmesi ve değişmesi şart, yoksa bir 20 yıl daha kendini tekrar edip durabilir.
RAKAMLARLA IFLC
İlk kez 2003 yılında “samimi, küçük bir adımla” başlayan, yıllar geçtikçe büyük bir koşuya dönüşen Türkçe Olimpiyatları’nda bugüne kadar 550 organizasyon gerçekleştirildi. Dünyanın her yerinde düzenlenen etkinlik 10 milyon izleyiciye ulaştı. Sadece İstanbul’da düzenlenen 11. Türkçe Olimpiyatları’nı 250 bin kişi izledi. Organizasyona 25 bin kişi katıldı, 20 bin gönüllü de görev aldı. İsmi 2012 yılında Uluslararası Dil ve Kültür Festivali (IFLC) olarak değiştirilen Türkçe Olimpiyatları 2014 yılından 2016’ya kadar 33 ülkede gerçekleştirildi. 2016’dan bu güne ise ABD, Kanada, Almanya, Belçika, Fransa, Romanya ve Avustralya’da düzenleniyor.

