BOLD – Haklarında verilen mahkûmiyet kararları Yargıtay tarafından bozulan Zaman gazetesinin eski yazarları Mümtaz’er Türköne, Şahin Alpay, Ali Bulaç ve Ahmet Turan Alkan’a “yardım suçundan” yeniden ceza verildi.
Mümtaz’er Türköne, Şahin Alpay, Ali Bulaç, Ahmet Turan Alkan ve Mehmet Özdemir’in yeniden yargılamasının dokuzuncu duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yargıtay’ın bozma kararı sonrası yeniden hâkim karşısına çıkan Zaman gazetesinin eski yazarlar beraatlarını talep etti. Yazarlar, yazdıkları yazılar nedeniyle siyasi iktidarın hışmına uğradıklarını dile getirdi.
Mahkeme, duruşmanın sonunda Ali Bulaç, Şahin Alpay, Ahmet Turan hakkında 2 yıl 6’şar ay, Mümtazer Türköne için ise 3 yıl 9 ay ceza verdi.
KARAR:
Mahkeme, “örgüte üye olmamakla birlikte yardım” suçundan Mümtazer Türköne hakkında 3 yıl 9 ay, Şahin Alpay, Ali Bulaç ve Ahmet Turan Alkan’a ise ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
— Punto24 Dava Takip (@P24DavaTakip) November 28, 2022
DURUŞUMUZDAN DOLAYI BU CEZA VERİLDİ
Punto24’ün mahkemeden aktardığına göre; esasa karşı savunma yapan Ali Bulaç, “14 ay süren tutuklu bekleyişimden sonra bana yöneltilen ilk suçlama ‘her ne kadar suç unsuruna rastlanmasa da duruşunda suç unsuruna rastlanmaktadır’. Ben neye benzediğini anlamadığım bu duruştan dolayı 22 ay hapis yattım.” dedi.
6 senedir mesleğini icra edemediğini söyleyen Bulaç, “Kitaplarımın üzerinde görülmez bir ambargo uygulandı. AİHM ve AYM verdikleri kararlarla, özgürlük ve güvenlik hakkımın ihlal edildiğine kanaat getirdi. Basın Yasasına göre bir yazı ancak 4 ay içinde soruşturulabilir, sonra zaman aşımına uğrar. Üç buçuk yıl önce yazdığım yazıları hala suç delili olarak sunuyorlar. Savcı beni ‘örgüte yardım’ ile suçluyor. Savcının elinde herhangi bir delil var mı?” diye sordu.
Şahin Alpay ise Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) verdiği ihlal kararlara dikkat çekerek “AYM ve AİHM aldıkları kararlarla tarafıma tazminat ödenmesine hükmetti. AYM benimle ilgili aldığı üçüncü kararında bana verilen hapis cezasının hukuka aykırı olduğuna hükmederek ikinci kez bana tazminat ödenmesine karar verdi” dedi.
TÜRKÖNE: PİŞMANLIK DUYACAĞIM BİR ŞEY YAPMADIM
Mümtazer Türköne ise gazete makaleleri nedeniyle hapis yattığını belirterek, “Hapis yatmama sebep olan suçlar sadece gazete makaleleri. Hakkımda 10 gazete makalesiyle iddianame hazırlandı. İlk yargılamada makale sayısı 23’e çıktı. Bunların çoğunda sadece başlıklar var. Bu başlıklardan nasıl bir suç çıkartıldığını, neden hapis yattığımı, neden yargılandığımı anlayamadım” dedi. Türköne, sözlerini şöyle sürdürdü: “Pişmanlık göstermediğim gerekçesiyle 2 buçuk yıl ilave hapis yattım. Pişmanlık duyacağım bir şey yapmadım. 12 Eylül döneminde de 2 buçuk sene tutuklu kaldım. Amansız bir darbe karşıtıyım. Türkiye’de darbe karşıtlığını bir sivil programa bağlı hale getiren bir kişiyim. İltisak kelimesinin anlamını kimse bilmiyor. En çok garibime giden Türkiye’de ‘terör’ kelimesinin anlamının bilinmemesi. Bakkal terörü, meyve-sebze terörü gibi kullanımlarla anlamı sulandırıldı. Yazdıklarımı suç teşkil etmiyor, beraatımı talep ediyorum.”
DAVANIN SİYASİ BİR SIKINTI OLDUĞUNU BİLİYORUZ
Yazar Ahmet Turan Alkan ise davanın siyasi ifade ederek, “Bu davanın altında siyasi bir sıkıntı olduğunu biliyoruz, bu davanın asıl mahiyeti bu. Karşınızdayım çünkü heyetiniz bizi yazı yazdığımız için değil örgüte mensup olduğumuzu varsayarak suçladılar ya da mahkûm ettiler. Darbeye kadar ben böyle bir örgütün varlığını bilmiyordum. Bilseydim zaten gazeteden giderdim. Biz duruşumuzdan dolayı bu dayağı yedik. Kendimizi bir anda terörist olarak bulduk. Hangi tarihten itibaren böyle bir örgüt var?” diye sordu.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar Ali Bulaç, Şahin Alpay ve Ahmet Turan’a “örgüte üye olmamakla birlikte, bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 2’şer yıl 6’şar ay hapis cezası verdi. Heyet, Mümtaz’er Türköne hakkında ise aynı suçtan 3 yıl 9 ay hapis cezasına hükmetti. Mahkeme, firari sanık Mehmet Özdemir’in dosyasının ayrılmasına ve yakalama emrinin devamına karar verdi.