BOLD – Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerin ardından sağlık hizmetlerinin yetersiz kalmasını ve saha hastaneleri kurulamamasını eleştiren CHP Balıkesir Milletvekili Dr. Fikret Şahin, “GATA kapatılmasaydı deprem bölgesine sahra hastanesini kurar hayat kurtarırdı. Kapatıldı, hayat kurtarmada bir kanadımız kırık kaldı” dedi.
CHP Balıkesir Milletvekili Dr. Fikret Şahin, GATA’nın kapatılmasının ağır sonuçlarını 10 ili etkileyen iki büyük depremin ardından derinden hissettiklerini belirterek, “GATA kapatılmasaydı sahra hastanelerini aynı gün kurar hayat kurtarırdı. Ne yazık ki kapattılar, hayat kurtarmada bir kanadımız kırık kaldı” dedi.
Dr. Şahin, güçlü ordusu olup askeri tıbbiyesi olmayan tek ülkenin Türkiye olduğunu, kapatılan GATA’nın yeniden açılacağına dair verilen sözlerin ise bugüne kadar tutulmadığını ifade etti. 40 yıldır terörle mücadele eden ordunun askeri hekim kadrosunun olmamasını ‘garabet’ olarak niteleyen Dr. Şahin, Sözcü’nün aktardığı açıklamasında şunları söyledi: “Böyle ağır deprem şartlarında savaş psikolojisini bilen hekimlere ihtiyaç var. GATA olsaydı hızla müdahale eder, sahra hastanelerini kurar, hastane gemisini limana yanaştırır yaralıları tedavi edebilirdi. Ancak GATA’yı kapattılar bu deprem şartlarında bir kanadımız kırık kaldı. İskenderun’da devlet hastanesi çöktü sağlık hizmeti alınamıyor. Askeri tıbbiyeyi kapatarak Türkiye’nin 200 yıllık modern tıp tarihçesini de sildiler.”
ASKER OLSA ARAMA KURTARMA ÇOK HIZLI OLURDU
CHP Milletvekili, “Asker olsa deprem bölgesinde kurtarma çok daha hızlı olurdu. Savunma Bakanı 3 bin askerin sahada olduğunu açıkladı. 3 bin askerle nereye yetişeceksin? 100 bin asker orada olsa bu dramlar yaşanır mıydı? Çöküntünün altında kalan insanlar için 24 saat çok önemliydi. İnsanların soğuktan ölmemesi için, yıkılan tüm binalara aynı gün askerler görevlendirilebilirdi, zor değildi. Aksine çok kolaydı. Asker kışlada durdu, insanlar enkaz altında kurtarılmayı bekledi. Akıl alır gibi değil.” diye konuştu.
Balıkesir Milletvekili, “Benim ilk yardım belgem var, arayıp soran olmadı. AFAD’ın çok önceden liste hazırlayıp sağlıkçılardan oluşan çok sayıda kurtarma ekipleri oluşturması gerekirdi. Bunu yapsa örneğin ‘102 nolu kurtarma ekibini şu binada görevlendirdim’ diyecekti, hekimler nereye gideceğini bilecekti. Birçok hekim arkadaşım beni aradı ‘Biz katılmak istiyoruz ne yapalım’ dediler. Organizasyon yok. Böyle bir hazırlık olsaydı o hekimler şimdi yaralılara şifa dağıtıyordu.” ifadelerini kullandı.
