İki astronot, Boeing’in Starliner uzay kapsülüyle 5 Haziran’da ISS’ye gönderilmişti, ancak kapsülde meydana gelen itici takım arızaları ve helyum sızıntıları nedeniyle ISS’de mahsur kaldılar. NASA, bu iki astronotu geri getirmek için SpaceX’in Crew-9 görevini kullanacak ve bu görevdeki Zena Cardman ve Stephanie Wilson’ın yerine Wilmore ve Williams’ı mürettebata dahil edecek.
Starliner’ın dönüşü ise mürettebatsız gerçekleşecek. Bu durum, Boeing için büyük bir darbe anlamına geliyor, zira şirket, gecikmeler ve artan maliyetler nedeniyle eleştiri alıyor. Boeing, önceliklerinin mürettebatın güvenliği olduğunu vurgulayarak, Starliner’ın güvenli bir şekilde Dünya’ya dönmesini sağlamaya çalıştıklarını belirtti.
Starliner’ın geçmişinde de birçok teknik sorun bulunuyor. 2019’da yapılan ilk mürettebatsız test uçuşunda yazılım sorunları yaşanmış ve testin 2022’de tekrarlanması gerekmişti. Paraşüt ve helyum sızıntıları gibi teknik aksaklıklar nedeniyle birçok fırlatma ertelenmişti. Son uçuş sırasında da beş iticinin arızalanması, mühendislerin dikkatini Starliner’ın teknik zorluklarına yöneltti.
Uzay kapsüllerindeki iticiler, astronotların güvenliği açısından kritik öneme sahip. Bu sistemler, kapsülün yörüngeden çıkarılmasını ve Dünya’ya doğru şekilde yönlendirilmesini sağlıyor. Aksi bir durumda mürettebat ciddi tehlikelerle karşılaşabilir. 2003 yılında Columbia uzay mekiğinde yaşanan felaket, bu tür arızaların ne kadar tehlikeli olabileceğini göstermişti. NASA, SpaceX’in Crew-9 göreviyle Wilmore ve Williams’ı güvenli bir şekilde Dünya’ya geri getirmeyi hedefliyor.