Barolar Birliği’nin 12 baronun olağanüstü genel kurul talebini reddetmesinin ardından baroların Başkan Metin Feyzioğlu’na eleştirileri artıyor. Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, “Metin Feyzioğlu da yönetim kurulu da meşru değildir. İşgalci pozisyonundadırlar” dedi.
BOLD – Metin Feyzioğlu’nun Saray’daki adli yıl açılış törenine katılmasıyla başlayan tartışma giderek büyüyor. Türkiye’nin en büyük üç barosu olan İstanbul, Ankara ve İzmir barolarının da bulunduğu 12 baronun olağanüstü genel kurul çağrısını oy çokluğuyla reddetmesine baroların tepkisi sürüyor. Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, TBB’nin Avukatlık Kanunu’nu çiğnediğini söyleyerek, “Bu aşamadan sonra Metin Feyzioğlu da meşru değildir, o kararın altında oyu olan yönetim kurulu üyeleri de meşru değildir. İşgalci pozisyonundadırlar” dedi.
Gazete Duvar’ın haberine göre “Kent Hukuku ve Kenti Birlikte Yönetmek” konulu çalıştayda konuşan Başkan Balkan, 12 baro başkanıyla en kısa sürede bir araya gelip bir yol haritası çizeceklerini kaydetti. Polat Balkan, Avukatlık Kanunu’na göre 12 baronun olağanüstü genel kurul için yazılı başvuru yaptıklarını kaydetti.
GÖZ GÖRE GÖRE HUKUK KATLETTİLER
Balkan, şunları söyledi: “Biz “seçimsiz bir genel kurul yapar, seçimsiz genel kuruldan kaçamaz” diye düşünüyorduk. Ama hiç beklemediğimiz bir gelişme oldu ve TBB yönetim kurulu, avukatlık kanununu çiğneyerek, 6’ya 3 çoğunlukla reddetti. 115. maddenin 2. fıkrası, çok açık bir düzenlemedir ve emredici bir hükümdür. TBB gibi bir hukuk örgütü başkanının ve başkanla birlikte aynı yönde oy kullanan beş yönetim kurulu üyesinin hukuku bu kadar açık ve göz göre göre katletmeleri, hukuku yok saymaları, anlaşılır ve kabul edilebilir değil. Belli ki birilerinin kimyası bozulmuş ve hukuk tanımaz bir yere savrulmuşlar.
İŞGALCİ POZİSYONDALAR
TBB Başkanı ve onunla aynı yönde oy kullanan yönetim kurulu üyelerinin suç işlediğini belirten Baro Başkanı Balkan, “Avukatlık Kanunu’nun emredici hükmünü bile uygulamamak, açık bir suçtur. Yalnızca bu bile, bizim Olağanüstü Seçimli Genel Kurul çağrımızda ne kadar haklı olduğumuzu ortaya koyan bir gelişmedir. Bu aşamadan sonra Metin Feyzioğlu da meşru değildir, o kararın altında oyu olan yönetim kurulu üyeleri de meşru değildir. İşgalci pozisyonundadırlar” dedi.
HUKUKU YOK SAYAN BİR HUKUK ÖRGÜTÜ
TBB’nin 50 yıllık geleneğinde Metin Feyzioğlu’nun durumuna örnek bir olay olmadığını ifade eden Balkan, şöyle konuştu: “Metin Feyzioğlu gibi bir örnek yok, ama aksi örnekler mevcut. Örneğin 1971 yılında, TBB’nin kurucu başkan olan Faruk Eren’e, bu görevini sürdürürken Adalet Bakanlığı teklifi yapılır. Ama o, kabul etmez. Bir başka örnek de Özdemir Özok’tur. Özok, Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanmak istenir. Ama o da “Ben, TBB başkanıyım” diyerek bu öneriyi kabul etmez. TBB’nin böyle bir tarihi vardır. Ancak şimdi, koltukta kalmak uğruna hukuku yok sayan bir hukuk örgütü ile karşı karşıyayız. Dolayısıyla şu soruyu sormak gerekmektedir: Ne oldu da o koltukta oturmakta ısrar ediyorsunuz?”
Bundan sonraki sürece ilişkin Balkan, 12 baro başkanıyla birlikte, en kısa zamanda bir araya gelerek neler yapılabileceğini konuşacaklarını belirtti.