Avrupa Konseyi, gazetecilerin mesleklerini icra ederken karşılaştıkları tehditlerin giderek arttığını belirterek, Türkiye ve Rusya gibi ülkelerin gazeteciler üzerindeki baskıya son vermesi çağrısında bulundu.
Konsey’in 12 Şubat’ta yayımladığı raporda gazetecilere ve medyaya yönelik cinayet, saldırı, gözdağı ve itibarsızlaştırma gibi baskı yöntemlerinin rutin hale geldiğine dikkat çekildi.
130 TUTUKLU GAZETECİNİN 110’U TÜRKİYE’DE
Rapora göre Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkenin 32’sinde geçen yıl gazetecilere yönelik toplam 140 saldırı vakası bildirildi.
2018 yılı sonu itibarıyla 110’u Türkiye’de olmak üzere 130 gazetecinin cezaevinde bulunduğuna dikkat çekilen raporda, “Türkiye gazeteciler için dünya çapındaki en büyük hapishane.” değerlendirmesine yer verildi.
Raporda aralarında Türkiye, Rusya, çeşitli Balkan ülkeleri ve Azerbaycan’ın da bulunduğu birçok ülkede gazetecilere yönelik saldırılar konusunda bir “cezasızlık ikliminin” sürdüğü vurgulandı.
ÇEKYA CUMHURBAŞKANI’NIN O SÖZLERİ RAPORDA
Avrupa Konseyi’nin raporunda gazetecilere yönelik artan sözlü saldırıların da endişe verici olduğu ve bu saldırıların bizzat siyasetçiler tarafından yapıldığı belirtildi.
Çekya Cumhurbaşkanı Milos Zeman’ın 2018 yılı eylül ayında gazeteciler hakkında “Soyu tükenen türler arasında yer almadıklarına üzülüyorum.” demesi politikacıların sözlü saldırılarına örnek gösterildi.
JAGLAND “ADIM ATIN” UYARISINDA BULUNDU
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjörn Jagland, üye ülkeleri “basın özgürlüğü konusundaki erozyonu” önleme ve gazetecilerin güvenliğini iyileştirme konusunda adım atmaları için uyardı.
Rapora konu olan veriler, aralarında uluslararası gazeteci örgütleri, Sınır Tanımayan Gazeteciler ve Uluslararası Pen Kulübü’nün de bulunduğu 12 partner örgütten Avrupa Konseyi’ne düzenli olarak aktarılan bilgilerden oluşuyor.
5 ÜLKE CEVAP VERME LÜZUMU DUYMADI
İlgili devletlerden konuyla ilgili bilgi talep ettiğini belirten Avrupa Konseyi, vakaların sadece yüzde 40’ı ile ilgili cevap alabildiklerini kaydetti.
Konsey; Rusya, Türkiye, İtalya, Bosna Hersek ve Azerbaycan’da resmi makamların kendilerine yöneltilen hiç bir soruya cevap vermediğini bildirdi.