Geçtiğimiz 15 Mart Cuma günü Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde 10 dakika arayla iki ayrı camiye gerçekleştirilen saldırıda 50 kişi hayatını kaybettiği terör saldırısının ardından Yeni Zelanda büyük şaşkınlık yaşıyor.
Yeni Zelanda tarihinin en fazla can kaybının yaşandığı saldırısının ardından saldırının sebepleri ve sonuçları tartışılmaya devam ediyor. Özellikle Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern’nın saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla kurduğu samimi ilişki ve hükümet olarak aldıkları yeni kararlar toplum tüm kesimi tarafından takdirle karşılanıyor.
“BİRİSİ GELDİ BU GÜVENİ İSTİSMAR ETTİ”
Cumhuriyet’e konuşan Yeni Zelanda Ankara Büyükelçisi Wendy Hinton, yaşanan katliam karşısında şaşkınlık yaşadığını ve böyle bir saldırının Yeni Zelanda’da olmasına inanamadığını vurguladı.
“Olayın ne kadar korkunç olduğunu gördüğümde sarsıldım” diyen Büyükelçi Hinton, “Bu, bütün Yeni Zelandalıların ortak duygusuydu. Biz Yeni Zelanda’da herkesin yaşam tarzına değer veriyoruz, bu değer ve karşılıklı güven bizim temel ilkemizdir. Fakat birisi geldi ve bu güveni istismar ederek, bu saldırıyı gerçekleştirdi, bu çok sarsıcı. Başbakan’ın dediği gibi bu, Yeni Zelanda tarihinin en karanlık günlerinden biriydi, durumun özeti bu. Yeni Zelanda’da meydana gelen daha kötü bir olay hatırlamıyorum” diye konuştu.
“SALDIRI İÇİN NEDEN YENİ ZELANDA’YI SEÇTİĞİNİ BİLMİYORUZ”
Yeni Zelanda’daki mevcut silah edinme yasalarının sıkı olduğunu ifade eden Hinton, “Bu durum karşısında kendimizi suiistimale uğramış hissettik, bu menfur saldırıyı uzun süre planladığını anlıyoruz. Saldırıyı neden gerçekleştirdiğini henüz bilmiyoruz, şu anda bildiğiniz gibi tutuklu bulunuyor. Aşırı sağ görüşlerinin bulunduğu ve tuhaf fikirlerinin yer aldığı manifestosu bulunduğunu biliyoruz fakat saldırı için neden Yeni Zelanda’yı seçtiğini henüz bilmiyoruz” dedi.
“YENİ ZELANDALILAR ELLERİNDEKİ SİLAHLARI POLİSE TESLİM EDİYOR”
Yaşanan katliamdan sonra Yeni Zelanda’da toplumsal bir bilinç oluştuğunu vurgulayan Büyükelçi Hinton, “Sosyal medyada paylaşılan mesajlarda görüyoruz ki av, çiftliklerini koruma gibi sebeplerle yasal olarak silah bulunduran çok sayıda Yeni Zelandalı, bu silahlara başka birisinin erişme fırsatı olmaması için silahlarını gönüllü olarak polise teslim ediyor.” şeklinde konuştu.
Yeni Zelanda’nın tüm bölgesinde aynı hassasiyetle insanların ellerindeki silahları polise teslim ettiğini belirten Hinton, “Tüm Yeni Zelanda halkı bu saldırı karşısında dehşete düşmüş ve şaşkına dönmüş durumda” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE İLE DOSTUĞUMUZ DEVAM ETMELİ”
Türk halkına da mesaj veren Yeni Zelandalı Büyükelçi, “Ben dayanışma ve birlik içinde olmamız gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Muharebesi sırasında Anzak askerlerinin İngiltere ordusunda savaşmasına karşın o dönemde Türkiye ile Yeni Zelanda’nın dostluk kurabildiğini ve o tarihte başlayan ilişkilerin hep olumlu yönde seyrettiğini vurgulayan Hinton, “Bunun üzerinden 100 yıldan fazla bir süre geçti. O dönemde başlayan dostluğumuz var, ilişkilerimizin bu menfur saldırıdan olumsuz bir şekilde etkilenmesine izin vermemeliyiz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP’nin seçim mitinglerinde Yeni Zelanda’daki saldırının saldırgan tarafından çekilen görüntülerini izletmesini de değerlendiren Hinton, “Bildiğimiz gibi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Zelanda’dalar. Bu konu, yapılan görüşmede Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters tarafından gündeme getirildi. (Oktay ve Çavuşoğlu), bizim endişelerimizi anladıklarını bildirdiler” dedi.
Erdoğan ‘terör propagandası’ dediği şeyi miting meydanından kendi yaptı