Anayasa Mahkemesinin yayımladığı bireysel başvuru istatistikleri hak ihlallerindeki acı tabloyu ortaya koydu. Resmi rakamlara göre AYM’nin esastan incelediği dosyaların yüzde 94’ünde hak ihlali kararı verildi. Adil yargılama hakkının ihlali ise yüzde 55’le ilk sırada yer aldı. İstatistikler 15 Temmuz 2016 sonrası OHAL’in başlamasıyla birlikte hak ihlali başvurularında patlama yaşandığını da gözler önüne serdi.
BOLD – Kapatılma riskiyle karşı karşıya kalan Anayasa Mahkemesi (AYM), Eylül 2012 ile Eylül 2020 arasını kapsayan 8 yıllık bireysel başvuru istatistiklerini yayımladı. Esastan incelenen 11 bin 124 dosyadan 10 bin 428’inde hak ihlali kararı verildi. Bu rakama göre esastan incelenen bireysel başvuruların yüzde 93,7’inde hak ihlali kararı verdi.
OHAL SONRASI TARİHİ ZİRVE
AYM’nin istatistikleri, tartışmalı 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra hak ihlalleri başvurularının katlanarak arttığını da ortaya koydu. 2012’de bin 342, 2013’te 9 bin 897, 2014’te 20 bin 578, 2015’te 20 bin 376 olarak gerçekleşen başvuralar adeta OHAL ile birlikte patlama yaşadı. Başvurular, 2016 yılında 80 bin 756, daha sonraki yıllarda ise sırasıyla 40 bin 530, 38 bin 186, 42 bin 971, 2020’nin Eylül ayı itibarıyla ise 30 bin 584 oldu.
İhlal kararı oranlarının yıllara göre dağılımına bakıldığında, 2018 yılı yüzde 21’le zirvede yer aldı. 2018’de toplam 2 bin 167 ihlal kararı verildi. 2020’de ise henüz eylül ayı itibarıyla hak ihlali payı yüzde 20 olarak gerçekleşti.
İhlal kararlarının hak ve özgürlüklere göre dağılımında ise adil yargılanma hakkının açık farkla ilk sırada yer alması dikkat çekti. İhlal kararlarının yüzdesel dağılımında ilk 5 sıra şu şekilde:
Adil yargılama hakkı: Yüzde 55 (5 bin 884)
Mülkiyet hakkı: Yüzde 25,9 (2 bin 758)
İfade özgürlüğü: Yüzde 5,7 (603)
Kötü muamele yasağı: Yüzde 3,4 (358)
Özel hayatın korunması hakkı: Yüzde 2,7 (288)