SEVİNÇ ÖZARSLAN | BOLD ÖZEL
İş insanı Koray Sarısaçlı’yı kaçırdığı iddiasıyla bir yıldır Aksaray T Tipi Cezaevinde tutuklu olan engelli öğretmeni Yusuf Tapan’ın iddianamesi 1 yıl sonra geçen hafta yazıldı. Ancak iddianame inceleme aşamasında olduğu için henüz kimse ulaşamadı.
Savunma hakkını ihlal eden bu duruma tepki gösteren Yusuf Tapan’ın ailesi, 13 aydır hangi delillerle suçlandığını bilmeyen 2 çocuk babasının tahliye edilmesini istedi.
Adana’da Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bir rehabilitasyon merkezinde engelli öğretmenliği yapan Yusuf Tapan, 10 Eylül 2021’de Adana Emniyeti tarafından ifadeye çağrıldı. Çünkü Koray Sarısaçlı, Furkan Vakfı gönüllülerinden Yusuf Tapan, Haydar Akoraler ve Erdal Ergün’ün kendisini 8 Eylül 2021’de kaçırdığını, dövdüğünü ve kaburgasını kırdığını iddia etti. Kendisi de Furkan Vakfı’nın üyesi olan Sarısaçlı, aslında ilk ifadesinde “Bunlar beni kaçırmadı, aile dostumdur” dedi. Sonra ise fikir değiştirdi.
DAYAK, TEHDİT, ÇIPLAK BIRAKMA, AĞIZA SU BOŞALTMA, TEK PARMAK ÜZERİNDE DURDURMA
Yusuf Tapan’ın ailesinin verdiği bilgilere göre üç kişi Adana Emniyeti’nde iki gün boyunca dayak, copla tehdit, çıplak bırakma, ağzına su boşaltma, saatlerce tek parmak üzerinde durma gibi işkence ve kötü muamelelere maruz kaldı. İtirafçı olmaya zorlandı. Duymak istedikleri cümle, “Koray Sarısaçlı’yı Alparslan Kuytul’un talimatıyla biz kaçırdık” idi. Gözaltındaki hiç kimse yapmadıkları bir eylemi “itiraf” etmediler.
Eşine işkence yapıldığını öğrenen Zeynep Tapan ve Furkan Gönüllüleri, geçen yıl eylül ayında Adana Emniyeti önüne giderek protestolarda bulundular. Bunu üzerine Yusuf Tapan ve arkadaşları, Adana Sulh Ceza Mahkemesi tarafından delil yetersizliğinden 14 Eylül 2021’de serbest bırakıldı. Adli kontrol şartı ya da yurt dışına çıkış yasağı verilmedi.
HAKİM EŞİMİ VE ARKADAŞLARINI İTİRAFÇI OLMAYA ZORLUYOR
Ancak savcılık karara itiraz edince iki gün sonra tekrar tutuklanan Yusuf Tapan, Haydar Akoraler ve Erdal Ergün 13 aydır tutuklu yargılanıyorlar. Yusuf Tapan Aksaray T Tipi Cezaevinde 22 kişilik koğuşta adli suçlularla birlikte kalıyor.
Bold Medya’ya konuşan Yusuf Tapan’ın eşi Zeynep Tapan, “Eşim ve arkadaşları, her ay tutukluluk ertelemesi için mahkemeye çıktı. Normalde erteleme için tutuklular çağrılmaz. Hakim her seferinde ‘Diyeceğiniz bir şey yok mu’ diye sordu. Hatta 12’cisinde ‘Siz bir şey demiyorsunuz?’ dedi. Bir şey söylese bırakacaklar. ‘Koray Sarısaçlı’yı siz mi kaçırdınız, talimatla mı yaptırdılar’ diye itirafçı olmalarını istiyorlar.” dedi.
“BİZİM VAKFIMIZA GELİP GİDEN BİRİYDİ, ŞİMDİ BİZİ SUÇLUYOR”
Tapan şöyle devam etti: “Koray Sarısaçlı yıllarca bizim vakfımıza gelip giden biriydi. İlk ifadesinde ‘Bunlar beni kaçırmadı, aile dostumdur’ dedi. Gerçekten görüşürdük. Eşiyle de görüşürdük. Daha sonra ifadesini değiştirdi. Aleyhimize konuşmaya başladı. Bizi suçladığı için eşi de şu anda kendisinden ayrılıyor. Boşanma davaları var. ‘Beni dövdüler, kaburgamı kırdılar’ diyor. Kaburgasının kırıldığına dair aldığı doktor raporu sahte çıktı. 8 Eylül 2021’de gerçekten kaçırıldığını da düşünmüyoruz.” dedi.
GERGERLİOĞLU KUYTUL’U DÜN ZİYARET ETTİ
Aynı dosya kapsamında 9 Mayıs 2022’de tutuklanan Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul’un eşi Semra Kuytul, yapılan bu tutuklamalarının, vakfa yönelik baskıların ve operasyonların amacının ise Furkan Vakfı’ndan bir suç örgütü oluşturmak olduğunu söyledi.
5 aydır Patnos Cezaevinde tutuklu olan Alparslan Kuytul’u dün ziyaret eden HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, cezaevi önünde dün yaptığı açıklamada Kuytul’un kendisine söylediklerini şöyle aktardı:
“Alparslan Kuytul hoca düşüncelerinden dolay tutuklu olduğunu, siyasi bir kararla hapsedildiğini, bütün hayatını davasına adadığını söyledi ve kendisine yönelik tecritten bahsetti. Soyut gerekçeler tutuklandı. Adana’da ikamet etmesine rağmen Patnos Cezaevine gönderildi. 8 kişilik bir alanda tek başına tutuluyor. Başka cezaevine nakil talepleri de, yanına birinin verilmesi isteğini de reddettiler. Yargılandığı davanın iddianamesinin bir yıldır siyasi nedenlerle hazırlanmadığını ifade etti. Başka ihlallere uğradığını da belirtti. Şu anda bu cezaevinde adli bir statüde bulunuyor. Siyasi statüde değil. Bir suç örgütü kılıfı bulunarak kendisi ve arkadaşlarının içeri atıldığını ifade etti. Adli tutuklulara verilen yarım saat görüntülü görüşme hakkından da mahrum ediliyor.”
Semra Kuytul: Bizden bir “suç örgütü” yaratmaya çalışıyorlar