Beşiktaş’ta oynadığı 1999 – 2001 yılları arasında siyah – beyazlı tribünlerin sevgilisi haline gelen Markus Münch, Beşiktaş Dergisi’ne özel bir röportaj verdi.
BOLD – Beşiktaş’ta iz bırakan isimler arasında yer alan Markus Münch, Siyah-Beyazlı takımın ayrılmak zorunda kaldığı ve üzüldüğü tek yer olduğunu söyledi. Siyah-Beyazlı kulüpte çok güzel günler geçirdiğini belirten Alman futbolcu, Süleyman Seba’nın tüm Zamanların başkanı olduğunu kaydetti. Münch, Pascal Nouma ile geçirdiği zamanların kitap olabileceğini vurgulayarak son mesajını ise Sergen Yalçın’a yolladı. Münch’ün açıklamaları şöyle:
JÜBİLE SONRASI BİLE BEŞİKTAŞ’A HİZMET EDERDİM
Kariyerim boyunca ayrılmak zorunda kaldığım ve üzüldüğüm tek takımdır Beşiktaş. Hani bir sevgiliniz olur, siz ondan ayrılsanız çok koymaz ama o ayrılınca biraz daha zordur. Onun gibi bir şey işte. İstanbul’da sportif ve özel hayatım çok güzeldi. Kemer Country’de oturuyordum. Yıllarca kalırdım eğer izin verilse. Ama o zamanlarda takımın ekonomik anlamda sorunları vardı ve sözleşmem bitmeden bonservis ücreti getirebileceğim için satıldım. Yoksa jübile sonrası bile Beşiktaş’a hizmet etmek isterdim. Ayrılırken havalimanında omuzlarımda Beşiktaş atkısıyla uçağımı beklerken çok duygulanmıştım.
EN ÇOK BU KULÜPTE ZEVK ALDIM
Beşiktaş benim için çok büyük bir deneyim oldu. En çok bu kulüpte zevk aldım. Takımdan ve takım harici kişilerden o kadar çok yardım gördüm ki… Ailemin ve benim bu kadar kolay birortama alışmamız kaçınılmazdı. Daha ilk dakikadan evimde hissetmiştim kendimi. İki antrenör de çok farklıydı ama ikisiyle de çalışmak çok güzeldi. İkisi farklı şekillerde çok profesyoneldi. Onlardan çok şey öğrenme imkanım oldu. Briegel ile İstanbul’da başlayan dostluğumuz halen devam eder.
ZAMANIN DEĞİL TÜM ZAMANLARIN BAŞKANI
Zamanın değil, tüm zamanların efsane başkanıydı o. Sanki dünmüş gibi hatırlarım onunla sohbetlerimizi. Sırf onunla tanışmış olmak bile büyük bir onur. Bırakın aynı sofraya oturmuş olmamız, sohbetlerimiz, sarılmamız… Çok saygılı biriydi. Odaya girdiğinde hayranlıkla bakmaktan bazen ne dediğini duyamıyorduk. Her şeyden önce gerçekten büyük bir insandı.
İNÖNÜ STADI BENİM SALONUM GİBİYDİ
Pazar öğlenleri çoğu insan evinin salonunda televizyon seyreder, rahatlar. İnönü benim için salonum gibiydi. Başka bir yer yoktu olmak istediğim. Taraftarlar harikaydı. Bazen motivasyona ihtiyacım varken halen açarım internetten Beşiktaş tezahüratlarını. Stattaki atmosferi özlüyorum. Dünyada farklı taraftar profilleri vardır. Birkaç taraftar vardır her zaman destekler. Bazı taraftar bazen destekler. Ama her taraftarın her zaman desteklediğine ilk defa şahit oldum.
PASCAL ADAMI PAKETLEMİŞTİ
İstanbul’da çok dost biriktirdim ve onlarla konuşurum. Bugünlerde ABD’de yaşayan Rahim Zafer ile görüşüyorum. Sıkça yazışırız. Ayrıca Tayfur Havutçu ile telefonda görüştük. Onunla çok iyi arkadaştık ve oda arkadaşıydık. Almanya’da yetişmişti zaten ve ailelerimiz de birbirlerini çok severdi. Ama en çok deli arkadaşımı, Pascal Nouma’yı, özlüyorum. Beraber takıldığımız zamanları anlatsam kitap olur, sonra o kitap yasaklanır. Leeds United maçında Danny Mills boğazımı sıkınca ben daha ona vuramadan Pascal adamı paketlemişti.
SERGEN YALÇIN’A HABER VERİN
On beş sene evliydim ama sonra boşandım. On yedi ve yirmi yaşlarında iki oğlum var. Küçük oğlum çok iyi bir futbolcu olma yolunda. Paris’e yakın oturuyorum. Son on senedir yarış atları yetiştiriyorum. Yani bir nevi antrenör oldum. Çok zevk alıyorum ve uluslararası başarılarımız var. Spectre adındaki atımın birçok ülkede başarıları var. Sergen’e haber verin misafirim olsun!
BARCELONA MAÇINI HEP ANLATACAĞIM
Bir gün yaşlandığımda ve torunlarım olduğunda onlara İstanbul’da dedelerinin mütevazı bir takım ile dünya devi Barcelona’yı 3-0 yendiği maçı anlatacağım. Belki bunadığımı sanacaklar ama o günü yaşadım, ötesi yok. Beşiktaş’ın sadece Avrupa Kupası maçlarını izliyorum ama mutlaka her maçını takip etmeye çalışıyorum. Beşiktaş’ın üst üste şampiyon olduğu iki sezon da evimde şampanya patlattım.
11 NUMARALI FORMA BAŞ KÖŞEDE
Oynadığım tüm takımların formalarını saklarım ama 11 numaralı Siyah-Beyaz formam baş köşededir evimde ve bana sadece güzel anılar hatırlatır. Taraftar için terimi akıtmak bir onurdu. Onlara söyleyebileceğim bir şey olamaz, zaten iyi günde kötü günde takımlarını destekliyorlar. Bir gün kol kola bir üçlü çekmek isterim onlarla. Geleceğim zamanı “muench.markus” adlı Instagram hesabımdan bildireceğim.