Dünya
Türkiye’nin umursamadığı kayıp; F-35’ten çıkarılmanın maliyeti 9 milyar dolar


Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Türkiye’nin F-35programından çıkarılması dolayısıyla Türk şirketlerinin ilk başta belirli bir kayba uğrayabileceğini söyledi. Ancak ABD’nin hesaplamasına göre Türkiye 9 milyar dolar gibi büyük bir iş kaybı yaşayacak.
BOLD –Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Türkiye’nin yaptığı anlaşmaların, attığı imzaların arkasında olduğunu söyledi. İsmail Demir, Türkiye’nin programdan çıkarılması dolayısıyla uçak başına 7-8 milyon dolar maliyet artışı ve teslimatlarda gecikmeler yaşanacağını savundu.
DEMİR: MUTABAKAT ZABITLARINA VE ANLAŞMALARA MUHALİF BİR KARAR
F-35 ortaklığı, F-35 ve S-400 alımı için de bu durumun geçerli olduğunu vurgulayan İsmail Demir, “F-35 olayında bugüne kadar her türlü ödemeyi, yükümlülüğümüzü kusursuz şekilde yerine getirdik. Bütün söylentilere rağmen şöyle olacak, böyle olacak demeden bütün yükümlülüklerimizi yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz” dedi.
F35 ile ilgili olarak, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk şirketleri üzerlerine düşen her türlü yükümlülğü anlaşmalar çerçevesinde eksiksiz yerine getirmişler ve getireceklerdir. F35 ortaklık sürecinden Türkiye’yi dışlamak tek taraflı alınabilecek bir karar değildir.
— Ismail Demir (@IsmailDemirSSB) July 18, 2019
Şu anda tek taraflı olarak alınmış bir ‘askıya alma’ kararı bulunduğuna işaret eden Demir, “Bu karar veya çıkartılma kararı, imza altına alınmış mutabakat zabıtlarında ve anlaşmalarda hiçbir şekilde yeri olmayan ve onlara tamamen muhalif bir karar. Bunun resmi ve yazılı hale gelmesini de bekliyoruz. Bunun neye dayandığıyla ilgili şu anda bizde bir bilgi yok, bunun da dayanağının söylenebileceğini düşünmüyoruz. Onu da bekleyeceğiz, yazışmalarımız olacak.” diye konuştu.
DEMİR: F-35’LERİN MALİYETLERİ ARTACAK, TESLİMATLARI GECİKECEK, TÜRK ŞİRKETLERİNİN DE KAYBI OLACAK
Türkiye’nin programdan dışlanmasının etkilerine değinen Demir, “Programdan Türkiye’nin dışlanması durumunda her bir uçak başına 7-8 milyon dolarları aşacak maliyet artışının diğer ülkelere nasıl yansıyacağının düşünülmesi lazım.” dedi.
Bu konudaki haklarımız mahfuzdur. Türkiye’nin imalat sürecinden dışlanması uçak başına 7-8 milyondan 10 miyon dolara varan bir ilave maliyet getirebilecek ve program ortaklarının zararına olacaktır.
— Ismail Demir (@IsmailDemirSSB) July 18, 2019
İsmail Demir, Türkiye’de üretilen parçaların başka ülkelere kaydırılacağını ve bunun için üretici bulmakta sıkıntı çekilebileceğini savundu. Demir ayrıca bu yüzden dolayı uçak teslimatlarının gecikebileceğini söyledi.
Demir, “Şirketlerimiz ilk başta belirli bir kayba uğrayabilirler eğer bu süreç negatif bir şekilde devam ederse” diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN ÜRETTİĞİ F-35 PARÇALARI BAŞKA ÜLKELERE KAYDIRILACAK
Çoğu gövde ve iniş takımlarında olmak üzere F-35 savaş uçaklarında kullanılan 937 parça Türk firmalarınca üretiliyor.
ABD, bu parçalardan satın almayı sona erdirecek. ABD’den veya başka ülkelerden tedarikçilere yönelecek.
ABD Savunma Bakanlığı Müsteşarı Ellen Lord, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada en geç 2020 yılı başlarında alımların Türk firmalarından yapılmasının sona erdirileceğini ve başka tedarikçilere kaydırılacağını açıkladı.
TÜRKİYE’NİN 9 MİLYAR DOLARLIK İŞ KAYBI OLACAK
Pentagon’da dün düzenlenen basın toplantısında da konuşan Lord, Türkiye’den alınan parçaların başka ülkelere ve şirketlere kaydırılmasının ABD’ye bir kereliğine 500 ile 600 milyon dolar arasında maliyete sebep olacağını belirtti.
F-35 programından çıkarılması dolayısıyla Türkiye’nin ekonomik ve işgücü kaybı yaşayacağını belirten Ellen Lord, sipariş iptalleri nedeniyle Türkiye’nin hesaplamalara göre 9 milyar dolarlık işi kaybedeceğini söyledi.
Bunlar da ilgini çekebilir
Tayyip Erdoğan’dan S-400 açıklaması: Asla kabul edemeyiz
Hulusi Akar’dan ABD’ye S-400’ler konusunda diyalog çağrısı
Yunan Parlamentosu Fransa’dan 18 Rafale savaş uçağı alımına onay verdi
ABD yaptırımlarına farklı yorum: Karar Türkiye’ye değil, beni ve 3 arkadaşımı kapsıyor
Hulusi Akar’dan ABD’ye yaptırım tepkisi: İttifakımızın tüm değerlerini sarsmıştır
ABD Dışişleri: Türkiye yaptırımdan başka seçenek bırakmadı


Ülkesinde zehirlenmesinin ardından komada gittiği Almanya’da sağlığına kavuşan Rus muhalif lider Alexei Navalny, kendisini taşıyan uçağın Moskova’ya inişinin ardından gözaltına alındı.
BOLD – Rusya’da zehirlenmesinin ardından komaya giren Rus muhalif lider Alexei Navalny tedavi olduğu Almanya’dan ülkesine döndü.
Rusya’nın başkenti Moskova’da, muhalif destekçileri Alexei Navalny’i karşılamak için Vnukovo Havaalanında toplandı.
Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı havaalanına medya mensupları dahil bileti olmayan hiç kimse alınmadı. Önlem ve ikazlara rağmen havalimanına giren, Navalny kurduğu Yolsuzlukla Mücadele Fonu avukatı Lubov Sobol, Navalny’nin kardeşi ve bazı muhalifler polis tarafından gözaltına alındı.
Polis binaya girmeye çalışan Navalny taraftarlarına da müdahale etti. Kalabalık zorla binadan çıkartılmaya çalışılırken, polise direnenler de gözaltına alındı.
HAVALİMANI DEĞİŞTİ
Olayların ardından Pobeda havayolu şirketi, Alexei Navalny’ni taşıyan uçağın Moskova’daki Şeremetyevo Havaalanına yönlendirildiği bildirildi. Gelen son dakika haberlerine göre, Navalny’nin uçağı Sheremetyevo havalimanına iniş yaptı. İniş sonrası Rus muhalifin gözaltına alındığı haberleri ajanslara düşmeye başladı. Rus polisi haberleri doğruladı.
ALMANYA NAVALNY’İN ZEHİRLENDİĞİNİ AÇIKLADI
Rusya’nın Tomsk şehrinden Moskova’ya gitmek üzere 20 Ağustos 2020’de uçağa binen Alexei Navalny’in uçuş esnasında fenalaşması üzerine uçak, Omsk şehrine iniş yaptı.
Omsk’taki hastaneye kaldırılan muhalif liderin çayına karıştırılan bir maddeyle zehirlendiği öne sürüldü. Komaya giren 44 yaşındaki Alexei Navalny, 22 Ağustos 2020’de Omsk’tan özel bir uçakla Berlin’deki Charite Hastanesine nakledildi.
Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, 2 Eylül 2020’de Navalny’in sinir hastalıklarıyla mücadelede kullanılan Noviçok grubuna ait bir kimyasalla kesin olarak zehirlendiğinin tespit edildiğini açıkladı.
Seibert 2 hafta sonra, Alexei Navalny’in zehirlendiğinin İsveç ve Fransa’daki 2 ayrı bağımsız laboratuvar tarafından daha doğrulandığını kaydetti.
Tedavisi tamamlanan Rus muhalif lider, 23 Eylül 2020’de Berlin’de tedavi gördüğü Charite Hastanesinden taburcu edildi.
Zehirlenen Rus muhalif lider Navalny’nin banka hesapları donduruldu evine haciz geldi
Dünya
İngiltere: Çin’in Uygurlara yönelik insan hakları ihlalleri soykırım sınırına yaklaşıyor


Çin’in Müslüman Uygurlara yönelik insan hakları ihlallerine İngiltere’den tepki geldi. “Çin soykırım sınırına yaklaşıyor” diyor İngiltere, Pekin’e Birleşmiş Milletler (BM) temsilcisinin Sincan’a girmesine izin verme çağrısı yaptı.
BOLD – İngiltere hükumeti Çin’e, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komiseri’nin Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ne girmesine izin verilmesi çağrısında bulundu.
Dışişleri Bakanı Dominic Raab yaptığı açıklamada, Çin’den Sincan konusunda daha fazla şeffaflık göstermelerini istedi. “Çin tüm bunların Batı’nın uydurduğu yalanlar olduğunu ve İngiltere’nin bu grubun başını çektiğini söylüyor… Bizim söylediğimiz şu: Eğer bu suçlamaları, iddiaları ve raporları reddediyorsanız, her şeyi açığa kavuşturmanın bir yolu var. BM İnsan Hakları Komiseri’nin bu tesisleri ziyaret etmesine izin verin” ifadelerini kullandı.
Raab, “Orada yaşananların soykırım sınıfına girip girmediğinin bir mahkeme tarafından belirlenmesi gerekiyor. Ancak çıta oldukça yüksek. Ve açık konuşmak gerekirse, insan haklarını soykırım sınırının altında istismar eden ülkelerle serbest ticaret müzakerelerinde bulunmamamız gerekiyor” demişti.
Raab’ın sözleri, Çin ile geçen ay özel yatırım anlaşmasına varan Avrupa Birliği’ne (AB) karşı eleştiri olarak değerlendiriliyor. İngiltere Dışişleri Bakanı Raab geçen hafta, Sincan bölgesinde Müslüman Uygurların zorla çalıştırılması vasıtasıyla üretilen ürünlere karşı ithalat kontrolü getirdiklerini açıklamıştı.
Çin’in “yeniden eğitim kampları” adını verdiği söz konusu kamplarda en az bir milyon Uygur’un tutulduğu belirtiliyor.
Pekin’in Uygurlara soykırım yaptığına dair kanıtlara ulaşıldı


Hollanda’da Marttaki genel seçimlere hazırlanan aşırı sağcı PVV lideri Geert Wilders’in seçmene vaadi, Suriyelileri sınır dışı etmek ve Müslüman ülkelerden gelen göçü engellemek.
BOLD – Avrupa’da yükselen aşırı sağcı ve ırkçı politik akımların öncülerinden Hollandalı Özgürlük Partisi (PVV) Lideri Geert Wilders, 17 Mart’ta yapılacak genel seçimlere hazırlanıyor. BBC Türkçe’de yer alan habere göre, seçim stratejisini ‘İslamlaşmayla mücadele’ üzerine kuran Wilders, genel seçimlere ilişkin programını da açıkladı.
Genel seçime 50 kişilik bir aday listesi ile giren ana muhalefet partisi PVV’nin seçim bildirgesinde yine İslam karşıtı görüşler içeriyor.
MÜSLÜMAN GÖÇMEN AKINI DURDURMA SÖZÜ VERDİ
Buna göre Geert Wilders, iktidara gelirse Suriyeli sığınmacıları derhal sınır dışı edecek. Aşırı sağcı lider Wilders, seçmene ülkesi Hollanda’ya Müslüman ülkelerden gelen göçü engelleme sözü de verdi.
Hollanda’da son yerel seçimlerde büyük sıçrama kaydeden diğer aşırı sağcı Demokratik Forum Partisi’ndeki (FvD) bölünme, seçmenlerin yeniden Wilders’e yönelmesine neden oldu.


Yıllarca protesto ettiği AKP’nin üyesi çıktı


Metruk bina içinde yaşayan Suriyeli anne ve 3 çocuğunun üzerine yıkıldı


Nurkiç’in eli kırıldı, Enes Kanter takımını zafere taşıdı
Popular
- Dünya1 gün önce
Avrupa’da Kovid-19 aşısı sonrası yaşanan ölümlere soruşturma başlatıldı
- Gündem1 gün önce
KHK’lı öğretmen öldükten sonra işine iade edildi
- Dünya1 gün önce
Merkel’in partisinde seçimi Armin Laschet kazandı
- Gündem2 gün önce
Yazıcıoğlu suikastını kim karartıyor?
- Ekonomi1 gün önce
Cumhurbaşkanlığı araştırmasından çıktı: Türkiye’nin yüzde 80’i tasarruf yapamıyor
- Videohaber1 gün önce
Ümit Nağmeleri ‘Best of Şiir Albümü’ olarak Youtube’de yayında
- Gündem2 gün önce
Çılgın projeye tartışılacak bütçe: 2021’de Kanal İstanbul’a 1000 TL
- Gündem1 gün önce
Ankara’da demokrasi ve laikliği ‘küfür’ olarak nitelendirilen bildiriler dağıtıldı