Türkiye, ABD ile birlikte Fırat’ın doğusunda kurulacak güvenli bölgenin 32 kilometre derinliğinde olmasını talep ediyordu. Böylece güvenli bölgenin, bölgedeki birçok şehri ve kasabayı kapsaması bekleniyordu ancak Ağustos ayı başında ABD ile varılan mutabakatta güvenli bölgenin derinliği ve kontrolünün kimde olacağı konularına açıklık getirilmemişti.
Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Türkiye kamuoyundan gizlenen gerçeği açıkladı ve Fırat’ın doğusunda kurulacak güvenli bölge için SDG ve YPG’nin 5-14 kilometre sınırdan çekileceğini açıkladı. SDG, ABD-Türkiye anlaşmasına göre güvenli bölgenin civardaki şehirleri ve kasabaları da kapsamayacağını belirtti.
YPG, Türkiye ile ABD arasında devam eden güvenli bölge görüşmelerine bağlılık için ağır silahlarını ve militanlarının bir kısmını sınırdan çektiğini açıkladı.
SDG’nin açıklaması ABD-Türkiye mutabakatında Ankara’nın hiçbir talebinin kabul görmediğini gösterdi.
BOLD –
Suriye’de PKK’nın uzantısı YPG ve YPG’nin büyük çoğunluğunu oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri, Türkiye sınırındaki militanlarının ve ağır silahlarının bir kısmını çektiğini açıkladı.
YPG, TEL ABYAD VE RES EL-AYN’DAN ÇEKİLDİ
Örgütten yapılan açıklamada, YPG’nin böylece ABD ve Türkiye arasında devam eden güvenli bölge görüşmelerine bağlılığını gösterdiği belirtildi.
YPG’den yapılan açıklamada, örgütün Tel Abyad ve Res El-Ayn’dan çekildiği, böylece diyalog yolu ile çözüm bulma konusunda ciddi olduğunu gösterdiği ifade edildi.
Suriye Demokratik Güçleri, ABD-Türkiye arasındaki anlaşma çerçevesinde yapılan “bu ilk adımın” 3 gün önce başladığını belirtti.
ABD-TÜRKİYE GÜVENLİ BÖLGE ANLAŞMASI
Türkiye ve ABD, Ağustos ayı başında Ankara’da yapılan görüşmelerde Fırat’ın doğusunda bir güvenli bölge kurulması konusunda anlaşmıştı.
Türkiye-ABD mutabakatı çerçevesinde Şanlıurfa’da bir müşterek harekat merkezi kuruldu. Bölgede Türk insansız hava araçları 14 Ağustos’ta ilk uçuşunu yaptı. Geçtiğimiz günlerde de Türk ve ABD’li komutanlar bölge üzerinde ortak helikopter uçuşu gerçekleştirdi.
Bölgedeki YPG’ye ait bazı askeri tahkimatların da yıkıldığı haberleri geçtiğimiz günlerde medyaya yansımıştı.
Güvenli bölgenin derinliği ve kontrolü konusundaki detaylar ise belirsizliğini koruyor. ABD-Türkiye mutabakatında bu konuda herhangi bir açıklama yapılmadı. Türkiye uzun süredir bölgenin derinliğinin 32 kilometre olması gerektiğini belirtiyordu.
SDG’DEN ŞOK AÇIKLAMA: DERİNLİK 5-14 KM OLACAK, ŞEHİRLERİ VE KASABALARI KAPSAMAYACAK
Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Türkiye kamuoyundan gizlenen gerçeği açıkladı ve Fırat’ın doğusunda kurulacak güvenli bölge için SDG ve YPG’nin 5-14 kilometre sınırdan çekileceğini açıkladı.
SDG Sözcüsü Mustafa Bali, ABD-Türkiye anlaşmasına göre güvenli bölgenin civardaki şehirleri ve kasabaları da kapsamayacağını belirtti. Güvenli bölge sadece kırsal kesimleri ve askeri noktaları kapsayacak.
ASKERİ NOKTALAR BÖLGESEL SAVAŞÇILARA TESLİM EDİLECEK
SDG Sözcüsü Mustafa Bali YPG ve Suriye Demokratik Güçleri’nin bölgedeki “savunma amaçlı” askeri noktaları kaldıracağını ve kontrolünü de “bölgesel savaşçılardan oluşan bir askeri konseye” devredeceğini belirtti.
ABD-TÜRKİYE ASKERİ GÜCÜ TÜRKİYE’DE KONUŞLANDIRILACAK, SINIRDA DEVRİYE ATACAK
Türkiye, ABD ile yürüttüğü güvenli bölge görüşmelerinde SDG ve YPG’nin tamamen bölgeden çekilmesini ve bölgedeki kontrolün tamamen Türk Ordusu’na geçmesini istiyordu. Türkiye ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 32 kilometre derinliğe kadar girerek bölgede tamamen kontrolü sağlamasını planlıyordu.
SDG Sözcüsü Mustafa Bali ayrıca Türk-ABD askerlerinin sınır hattında devriye görevinde bulunacağını ancak bu iki ülke askerlerinin Türkiye içinde konuşlandırılacağını söyledi.
SDG: GÜVENLİ BÖLGE DEĞİL “GÜVENLİK MEKANİZMASI”
ABD-Türkiye mutabakatının “güvenli bölge” olmadığını “bir güvenlik mekanizması” olduğunu vurgulayan SDG Sözcüsü Mustafa Bali, bu mekanizmanın Türkiye’nin “ulusal güvenliğine yönelik korkularını ve iddialarını dindireceğini” ifade etti.
TÜRKİYE’NİN TALEPLERİ HAVADA KALMIŞ
SDG Sözcüsü Mustafa Bali’nin açıklaması, ABD-Türkiye “güvenli bölge” mutabakatında Ankara’nın hiçbir talebinin kabul görmediğini gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hafta sonu yaptığı açıklamada “İsteğimiz dışında bir yola zorlanır, oyalanmaya kalkılırsak, tüm hazırlıklarımız tamamdır. Planlarımızı hayata geçiririz. Çok yakında kara birliklerimizin de bölgeye giriş yapmasını bekliyoruz” demişti.