Çiğli Organize Sanayi bölgesinde bir işçide koronavirüs tespit edilmesinin ardından 150 işçi iş bırakmak istedi. İşveren karşı çıkınca olaylar büyüdü. Sendika temsilcisi çözüm beklediklerini açıkladı.
BOLD – İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Akar Tekstil Fabrikası’nda bir işçide koronavirüs tespit edilince incelemelerde bulunan Sağlık Kurulu, alınan tedbirlerin yeterli olduğunu söyledi. Kurulun “çalışmaya devam” kararına işçilerin büyük çoğunluğu uydu.
150 emekçi salgın riski nedeniyle çalışmama hakkını kullanmak istedi. İşveren, “Burada bir karantina söz konusu değil. Ben üretim yapmak zorundayım. Çalışmak istemeyeni ücretsiz izinli sayarım” deyince olaylar patlak verdi. 150 işçi, işveren tarafından ücretsiz izine çıkarılınca fabrika bahçesinde arbede yaşandı.
Gazete Duvar’dan Nuray Pehlivan’ın haberine göre Deriteks Sendikası Örgütlenme Uzmanı Cihan İşçi, çalışanların ikiye bölündüğünü kaydetti. “Çalışanların bir kısmı maaş kaygısıyla iş bırakmak istemiyor. Bir kısmı ise müdahale etmemizi istiyor. Biz de arada kaldık. Bu virüs işçi katliamına doğru gidiyor. Ya hükumetin sosyal bir anlayışla işi çözmesi ya da sendikaların fiili greve gitmesi gerekiyor” dedi.
Sendika olarak sürecin başında, işverene ara verilmesini teklif ettiklerini belirten İşçi, ancak işverenin kendilerine “ İşçilerin ücretini ödeyemezsem, o zaman açlıkla karşı karşıya kalırız” şeklinde yanıt verdiğini söyledi
İşçi, şöyle devam etti: “İşçilerin bir kısmı buraya müdahale edin derken bir kısmı da buraya müdahale ederseniz ben açlıktan ölürüm diyor. Yani biz de ortada kaldık, ne yapacağımı bilmez bir haldeyiz. Hükumet çıkıp müdahale etmediği sürece de ortada kalacağız. Biz işverene kızıyoruz ama işverenden daha çok hükumete ve sendikalara kızıyoruz. Üç tane konfederasyon birleşip genel grev kararı almaktan bile aciz! Binlerce işçi virüs tehdidiyle baş başa. Bu virüs işçi katliamına doğru gidiyor. İnsanlara sosyal izolasyon diye çağrı yapıyorlar. Ama bir işçinin gelip burada 2 bin kişiyle çalışıp sonra evinde annesiyle, babasıyla, çocuğuyla iç içe olmak zorunda. Çünkü hiç kimsenin öyle koca koca evleri yok. Hemen hepsinin bir göz odaları var. Dolayısıyla ya hükumetin sosyal bir anlayışla işi çözmesi ya da sendikaların fiili greve gitmesi gerekiyor.”