Grup Yorum üyesi Helin Bölek’in ölüm orucunun 288’inci gününde yaşamını yitirmesi nedeniyle İçişleri Bakan Süleyman Soylu ile CHP’li Özgür Özel arasında sosyal medyada tartışma yaşandı.
BOLD-CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel sosyal medya hesabından “Helin Bölek’in ölüm orucundayken yaşamını yitirmesinin üzüntüsü içindeyiz. Gün, ölüm orucunu sürdüren Mustafa Koçak ve İbrahim Gökçek’i yaşatmak için harekete geçme günüdür. Talepler yerine getirilmeli, toprağa yeni bir canın düşmesi engellenmelidir” diye yazdı.
Özel’in paylaşımına İçişleri Bakan Süleyman Soylu twitterdan cevap vererek “Hastaneye kaldırıldığı halde DHKP-C’nin talimatıyla tedavisini engelleyerek hastaneden çıkartıp ölüme yatıran sizin milletvekilleriniz. Ölümü kutsallaştırıp DHKP-C’nin değirmenine ölü taşıyan da sizsiniz @eczozgurozel Gerçek yüzünüz bir kere daha görüldü, örgüt yalakaları.” eleştirdi.
Süleyman Soylu’nun kendisi etiketleyerek yaptığı paylaşıma cevap veren Özgür Özel “CHP’nin adını bir örgütle yan yana getirirken insan biraz utanır @suleymansoylu Örgüt yalakası, senin gibi bir örgütten finansman elde edendir; bir örgütü kampanyasında kullanandır; bir örgüte ne istediyse verendir. Senin ve DHKP-C’nin aksine ölümü değil yaşamı kutsuyoruz!” dedi.
Hastaneye kaldırıldığı halde DHKP-C’nin talimatıyla tedavisini engelleyerek hastaneden çıkartıp ölüme yatıran sizin milletvekilleriniz.
Ölümü kutsallaştırıp DHKP-C’nin değirmenine ölü taşıyan da sizsiniz @eczozgurozel
Gerçek yüzünüz bir kere daha görüldü, örgüt yalakaları
— Süleyman Soylu (@suleymansoylu) April 4, 2020
NE OLMUŞTU?
Grup Yorum üyeleri, cezaevindeki üyelerinin tahliye edilmesi, İçişleri Bakanlığı tarafından haklarında çıkarılan yakalama kararlarının kaldırılması, konser yasaklarının ve İdil Kültür Merkezi üzerindeki baskıların son bulması talebiyle başlatmış olduğu açlık grevini, ölüm orucuna dönüştürmüştü.
Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek’in açlık grevi ise sürüyor. Bölek ve Gökçek, 11 Mart’ta polis zoru ile Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Ancak tıbbı müdahaleye izin vermemeleri üzerine eylemlerini sürdürdükleri ‘Direniş Evi’ olarak ifade ettikleri yere geri getirilmişlerdi.
İstanbul Metrosu’nda termal kamera dönemi: Ateşi olan binemeyecek