TANER DEMİR | BOLD ANALİZ
Kahramanmaraş depremlerinde hayatını kaybedenlerin sayısı 20 Şubat itibariyle 41 bine ulaştı. Yaralı sayısı ise yüzbinlerle ifade ediliyor. Daha önceki felaketlerde olduğu gibi AKP Hükumeti yine aynı taktiği uyguluyor. Kendisi haricinde herkesi sorumlu ve sorunlu gösteriyor.
TEK SORUMLU MÜTEAHHİTLER Mİ?
Hükumet yargısının cadı avı başlattığı grubun başında müteahhitler bulunuyor. Vatandaşların ölümünden sadece inşaatı yapanları sorumlu gösteren iktidar medyası, halkın AKP’ye öfkesini azaltmanın telaşında. Gözaltına alınan müteahhitlerin tek sıra halinde emniyete götürülürken çekilmiş fotoğrafları sürekli televizyonlarda döndürülüyor. Yandaş kanallar bu yolla yaşanan felakette asıl sorumluyu unutturmaya çalışıyor.
RANT ZİNCİRİNİN EN TEPESİNDE SİYASİLER VAR
Ancak herkes biliyor çürük binalarla kurulan rant zincirinin en tepesinde AKP başta olmak üzere siyasiler bulunuyor. Ceza Hukukçusu Prof. Dr Adem Sözüer tabloyu şöyle özetliyor: “Hiçbir müteahhit, yetkili kişilerin, bilgisi ve göz yumması olmadan, imar kurallarına aykırı bina yapamaz. Kaçak yapılaşmada büyük haksız çıkar varsa, bu mutlaka paylaşılır. Haksız rantın oluşturduğu bir saadet zinciri var. Bu işin sorumlusu öncelikle hükumetlerdir. Onlar göz yumdu.”
SORUŞTURMA DOSYALARINA GİRECEK İSİMLER EVRAKLARDA
Vatandaşı depremin değil binanın öldürdüğünü artık herkes biliyor. 20 yıldır Türkiye’yi yöneten AKP’li kadroların göz yummasıyla kurulan şehirlerin altında can verenlerin hesabı mutlaka sorulmalı. Hesap sormaya ise bir konutun yapım aşamasında yer alan yetkililerden başlamak gerekiyor. Soruşturma dosyalarına şehir plancıları, belediyelerin proje kontrol departmanları, belediye meclis üyeleri acilen dahil edilmeli. Onların ifadeleriyle bu kirli düzen yerle bir edilmeli.
İMAR KİRLİLİĞİ SUÇUNU İŞLEYENLER DE HESAP VERMELİ
Cumhuriyet gazetesine konuşan Prof Sözüer’in verdiği bilgiye göre, Türk Ceza Kanununda 2004’ten beri imar kirliliğine neden olma suçu var. Bu imar kirliliği maddesinde imar kurallarına aykırı yapıyı yapan, bu fillere iştirak edenler, böyle kaçak yapılara şantiye halinde iken, telefon elektrik, su bağlayan, herkes sorumlu. Özetle, denetim, kontrol, imza ve onay safhasındaki tüm görevliler ile yapıyı yapan ve yaptıranların hukuka aykırı davranışları bu maddenin kapsamına girer. Haksız menfaat alınmış verilmişse ayrıca rüşvet suçu olur. Kamu görevlileri bakımından, imar kirliliği suçuna iştirak etmemişlerse görevi kötüye kullanma suçu gündeme gelir.
ERDOĞAN KENDİ BÜROKRATINI YARGILATMAZ, ÇÜNKÜ UCU KENDİSİNE DOKUNUR
Herkes biliyor ki, son yaşanan depremlerde AKP Hükumeti siyasi sorumluğu kabul etmiyor. Beton siyasetiyle millete betondan tabutlar satan AKP iktidarı, ‘Ben kusurluyum’ demiyor. Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bakanlar kimse gerçek bir öz eleştiri yapmıyor. Erdoğan’ın kendi bürokratlarını yargılatmaması, işin kendine uzayacağından endişe etmesiyle açıklanıyor.
MADEM KİMSE İSTİFA ETMİYOR, BİZ İSTİFA EDELİM
Türkiye’de belediye partisi diye bir parti var. Orada hem iktidar hem de muhalefet ortak. Kaçak yapılaşmada hemfikirdirler. Öyle olmasa yürümez bu işler. Belediye partileri uygulaması kalkmalı. Kanunları uygulamalılar. Muhalefet samimi ise ‘Kaçak yapılaşmaya göz yumanları bir daha aday göstermeyeceğim’ desin. Ama depremden sonra bile kaçak yapılaşmanın devam ettiğini herkes biliyor.
Bu ortamda kimse istifa etmeyince Yunus Günçe’nin dediği gibi bütün sorumlulara sesleniyoruz: “Siz neden istifa etmiyorsunuz?”
Cevabı bildiğimiz için bizler istifa ediyoruz. Millet olarak biz istifa ediyoruz!
İstifa ediyorum! pic.twitter.com/CzzJqSNlAM
— Yunus Günçe (@yunusgunce) February 19, 2023