BOLD – Seçimlerin ilk turunun ardından TL günlük sınırlı değer kayıplarına devam ederken geçen hafta 500 baz puanın altına gerileyen Türkiye’nin kredi risk primi (CDS) dün 700 baz puana yaklaştı. CDS’teki artış, Türkiye’nin borçlanma maliyetlerini artırıyor.
İkinci tur sonrası başta ekonomi olmak üzere politikalarda değişiklik getiren bir sonuç çıkıp çıkmayacağı piyasalar açısından hâlâ en kritik soru.
“BÖYLE GİDERSE DOLAR 31 LİRAYA YÜKSELECEK”
İngiliz portföy yönetim şirketi Ashmore’da araştırma şefi olan Gustavo Medeiros, CDS’in geçen yıl temmuz ayında görüldüğü gibi tekrar 900 baz puan ve üzeri seviyelere yükselebileceğine işaret etti.
Reuters’ta yer alan değerlendirmesinde Medeiros, doların da 30-31 lira seviyelerine kadar yükselebileceği tahmininde bulundu. “CDS’nin geçen yıl Temmuz ayında işlem yaptığımız 900 baz puan veya üzerine yükseldiğini görebiliriz ve para biriminin enflasyona göre ayarlandıktan sonra aynı seviyelere doğru değer kaybetmesi gerektiğini varsayarsak, lira hakkında konuşuruz. Ashmore araştırma başkanı Gustavo Medeiros, “Dolar başına 30 veya 31” dedi. “Bu kabaca bir tahmin ama oldukça iyi bir tahmin.” ifadeleri kullandı.
MERKEZ BANKASI DOLARI BASTIRMMAK İÇİN YENİ ÖNLEM ALDI
Hafta başında bireysel kredilerin bir miktar yavaşlaması ile sonuçlanacak yeni düzenlemeler açıklayan Merkez Bankası (TCMB), dün döviz mevduatları azaltmak adına yeni adımlar attı. Buna göre bankalar bireysel tarafta döviz mevduatın artık daha büyük bölümünü TL’ye dönüştürmeye çalışacak.
2023 KAYIP YIL OLACAK
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “İlk tur sonrası atılan adımlar mevcut politikada yeni döviz kaynağı ihtiyacının devam edeceği görüşümüzü destekliyor. Bireyseller için bankaların yüzde 5 yerine artık önce yüzde 10, birkaç ay sonra yüzde 30 gibi dövizden dönüşüm yapması gerekecek. Aynı zamanda yeni dış kaynak yaratılması da gerekecek” diye konuştu.
Son iki yılda rekor enflasyon seviyelerinin görüldüğü ve TL’nin yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği Türkiye’nin uygulanan ekonomi politikalardan arta kalan hasardan toparlanmasının zaman alması beklenirken, 2023’ün kayıp bir yıl olma olasılığı yüksek görünüyor.
SEÇİM ÖNCESİ ALTIN SATIŞI ARTTI, REZERVLER BASKI ALTINDA
Merkez Bankası’nın seçim öncesinde başlayan altın satışlarının da etkisiyle rezervleri daha da baskı altında. Rezervlere ilişkin güncel veriler bugün açıklanacak. Bugün ayrıca veri gündeminde piyasa katılımcıları anketi de yer alıyor.
Bankacılar kamu kontrollü olarak tanımladıkları kur politikasında en az ikinci tura kadar bir değişiklik beklemiyor. Uzun vadede ise politikaların sürdürülebilirliği piyasa açısından hâlâ büyük soru işaretleri barındırıyor.
Sözcü’de yer alan habere göre ikinci tur sonrası başta ekonomi olmak üzere politikalarda değişiklik getiren bir sonuç çıkıp çıkmayacağı piyasalar açısından hâlâ en kritik soru.
MEVDUAT VE EUROBOND FAİZLERİ YÜKSELİŞTE
TCMB’nin düzenlemeleriyle tahvil tutarak bilanço risklerini artırmak istemeyen bankalar ise yüksek tutarlar için TL mevduat faizlerini yüzde 40 civarına çekmiş durumda.
Benzer şekilde kur korumalı mevduat faizleri de yükselişe geçerken, TCMB’nin yeni tahvil alımı getirebilecek son düzenlemelerinin de etkisiyle Hazine’nin TL cinsi tahvil getirileri ise bazı vadelerde yeniden tek haneye indi.
CDS’ler ise Türkiye’nin risk priminin seçim öncesine göre 200 baz puandan fazla artışla 700 baz puana yaklaştı. Ayrıca dolar cinsi eurobondlarda ise bazı vadelerde yeniden çift haneli getiri oluşmaya başladı.
Seçim sonrası bankacılık öncülüğünde sert düşüşlerin yaşandığı borsa ise dün daha sakindi. Bankacılık endeksi dün yüzde 1,1 gerilerken BIST100 endeksi dün yüzde 1,6 yükselişle günü tamamladı.