BOLD – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’nin Meclis’teki Grup Başkanı Özgür Özel, Hatay’dan Türkiye İşçi Partisi adına milletvekili seçilen ancak halen cezaevinde bulunan Can Atalay’ın bir an önce tahliye edilmesi gerektiği yönünde açıklama yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye İşçi Partisi listelerinden Hatay Milletvekili seçilen Gezi Davası tutuklusu Can Atalay’ın tahliye edilmemesine tepki gösterdi. Twitter hesabından paylaşım yapan Kılıçdaroğlu, “Seçilmiş milletvekilini hukuksuzca, hakkında karar olmadan hapiste tutmak, sadece onu değil ona oy veren insanları da tutuklamaktır. Erdoğan ve onun ağzına bakıp adaletli karar almaktan korkan adaletsiz hukukçular, sizden bunun hesabını soracağım. Bu topluma daha fazla zarar vermeyin, adaletteki erozyonu durdurun. Can Atalay’ı derhal serbest bırakın.” ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanı Özgür Özel de “Can Atalay’ın tahliye edilmemiş ve dolayısıyla görevine başlayamamış olması, sadece kendisinin ve partisinin değil TBMM’nin ve TBMM’de temsil edilen tüm siyasi partilerin sorunudur.” değerlendirmesinde bulundu. Özel, yaptığı yazılı açıklamada, Can Atalay’ın tahliye edilmemesi nedeniyle Meclis’te ant içemediğini ve milletin vekaletini üstlenme görevine başlayamadığını ifade etti.
Atalay’ın halen tutuklu olmasının ülkenin demokrasiye ve adalete olan ihtiyacında yıllardır milim ilerleme sağlanamadığını gösterdiğini iddia eden Özel, açıklamasında şunları kaydetti: “Can Atalay’ın tahliye edilmemiş ve dolayısıyla görevine başlayamamış olması, sadece kendisinin ve partisinin değil TBMM’nin ve TBMM’de temsil edilen tüm siyasi partilerin sorunudur. Halihazırda tartışmalı ve siyasallaşmış bir yargı kararıyla tutuklu bulunan Can Atalay’ın millet iradesine rağmen tahliye edilmemiş olmasını kabul etmiyor, Anayasa’ya aykırı bu tutumdan bir an önce geri dönülmesini talep ediyoruz. TBMM’nin 30’uncu başkanının 7 Haziran Çarşamba günü seçilmesi öngörülmektedir. Can Atalay’ın Çarşamba gününe kadar tahliye edilip yemin etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde Meclis Başkanlığı seçimi sakatlanacaktır ve seçilecek olan Meclis başkanının meşruiyeti tartışmaya açılabilecektir.”