BOLD – AKP iktidarı, döviz kurundaki artışın yavaşlatılması için başvurulan ve yükünü vatandaşın çektiği Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasından “aşamalı” olarak çıkılacağı mesajını verdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKM uygulamasının aşamalı bir şekilde terk edilmesinin planlandığını açıkladı. CNN Türk televizyonunda soruları yanıtlayan Yılmaz, Kur Korumalı Mevduat’tan ani bir şekilde çıkış yerine, yavaş bir geçiş olması gerektiğini, aksi takdirde bunun finansal piyasalarda istikrarsızlığa yol açabileceğini belirtti.
Kur Korumalı Mevduat’ın yıl sonunda bitmeyebileceğini ve bunun şartlarının tartışılması gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Kur korumalı mekanizmasını ani bir şekilde bitirme gibi bir yaklaşımımız yok. Aşamalı bir şekilde burada hareket edilecek, hiçbir şekilde endişeye mahal yok. Diğer taraftan Türk Lirası cinsi tasarruf enstrümanlarını cazip hâle getirerek bu süreçte, farklı dövize vesaireye bu tasarrufların yönelmemesi için gerekli tedbirleri alarak hareket edeceğiz, burada hiçbir endişe olmasın” dedi.
KKM uygulaması Aralık 2021’de TL’nin dolar ve euro karşısında hızla değer kaybetmesinin ardından devreye sokulmuştu.
DÖVİZ KURU PİYASADAKİ ARZ-TALEBE GÖRE YERİNİ BULUR
DW Türkçe’nin aktardığına göre Yılmaz, kanaldaki açıklamasında döviz kurunda son günlerde kaydedilen artışa ilişkin soruya şu cevabı verdi: “Döviz arzı ve talebi arasında bir denge oluşumu önemlidir. Bu açıdan serbest kur rejimimiz var bizim. Bizim herhangi bir kur tahminimiz veya kur hedefimiz söz konusu değil. Spekülasyonlara karşı sadece mücadele ederiz, o çünkü piyasayı bozucu bir şey. Onun ötesinde, döviz kuru piyasadaki arza-talebe göre yerini bulur.” Yılmaz, “Burada önemli olan bizim cari açığı azaltmaya dönük tedbirlerimiz. Bu kurda da aynı zamanda istikrarın temelidir bence. İç tasarruflarımızı arttırmalıyız, kamu başta olmak üzere. İç tasarruflarımızı, ihracatımızı, turizm gelirlerimizi arttırdıkça, döviz kazandırıcı faaliyetlerimizi geliştirdikçe, kur da daha sağlıklı bir zemine kavuşmuş olacaktır. Merkez Bankamızın rezervleri de daha iyi bir noktaya gelecektir” dedi.
Kurun belli marjlar dahilinde hareket edebileceğini belirten Yılmaz, “Burada önemli olan nominal kur ile reel kur. Yani reel kur dediğimiz enflasyondan arındırılmış kurdur. Enflasyonist ortamda kur hiç hareket etmiyorsa aslında Türk Lirası değer kazanıyor demektir, enflasyonla birlikte Türk Lirası değer kazanıyor demektir” dedi. Yılmaz, “Dolayısıyla enflasyonun olduğu bir ortamda, enflasyonla üç aşağı beş yukarı paralel bir şekilde kurda belli bir hareket Türk Lirası’nın değerini reel olarak koruyor olması anlamına gelir. Dolayısıyla bu reel kur üzerinden bakmamız daha anlamlı diye düşünüyorum. Reel kurda ben çok önemli bir hareketlilik göreceğimizi düşünmüyorum” diye ekledi.
Yılmaz, “Yılın ikinci yarısında çok daha olumlu bir perspektife sahibiz. Cari açık yine olmaya devam edecek ama bir düşüş trendi görüyoruz. Enerji fiyatları başta olmak üzere, başka faktörler devreye girecek. Dolayısıyla cari açığımızda, yılın ikinci yarısında daha olumlu bir perspektif var. Bunu politikalarımızla da destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı. Enflasyonda tek haneli rakamlara kısa sürede ulaşılamayacağını ve Orta Vadeli Program’da buna yer verileceğini belirten Yılmaz, “Belli bir süreç bu, ekonomi böyle bir alan. Tek başına enflasyon her şeydir diye baktığınızda çok kısa sürede de bir şeyler yaparsınız ama diğer alanları kırar dökersiniz. Bir taraftan da istihdam, büyüme ve sosyal dengeler var. Dolayısıyla bütün bu dengeler ve belli bir süreç içinde, iyi bir süreç yönetimi ile enflasyonu aşağılara çekeceğiz” dedi.