BOLD – Eski asker Hakan Şahin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hulusi Akar’ın gerçek olmayacak ‘sadakat’ını, kendisini alternatifsiz hale getiren adımlarını ve karmaşık ilişkiler ağının gördüğü için yeniden bakan olarak atamadığını belirtti.
AKAR’IN DEVİR TESLİM TÖRENİNDEKİ HALLERİ
Politikyol’da kaleme aldığı “Erdoğan Hulusi Akar’ı neden oyun dışı bıraktı’ başlıklı yazıda Şahin, Akar’ın bu şekilde bir ‘azl’e hazır olmadığının devir teslim töreninde vücut dilene yansıdığını söyledi. Şahin, “Ne kadar bastırmaya çalışsa da görevini yeni Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’e teslim ederkenki yüz ifadesi ve vücut dilinin taşıdığı gerginlikten kolaylıkla anlaşılıyordu.” dedi.
ÜÇ SENARYO VAR
Şahin, 15 Temmuz’dan bu yana tartışmalı isimlerden biri olan Hulusi Akar’ın kabine dışı kalmasında üç senaryoyu da yazdı.
İşte o tespitler:
BİR: ERDOĞAN’A YÖNELİK SAHİCİ OLMAYAN SADAKATİ
Akar’ın Erdoğan’a yönelik sadakat, uyum ve bağlılığı sahici olamayacak kadar “iyi” idi ve Erdoğan siyasi ferasetiyle, bu gerçek olamayacak kadar “iyi” şeydeki sentetik kokuyu almıştı. Peki nasıl almıştı? İkinci neden bununla ilgili.
İKİ: ERDOĞAN SONRASINA YÖNELİK HAMLELERİ
Akar bir yandan patronuna sadakat, uyum ve bağlılık gösterimleri yaparken, bir yandan da kendi kozasını örmekle ilgileniyor ve pozisyonunu bir şekilde garantiye alacak birtakım akıl oyunlarıyla meşgul bulunuyordu. Bunlardan kendini en çok ele vereni, geçen sene bu zamanlarda, Genelkurmay Başkanının yaş haddinin beş yıla kadar uzatılmasına imkân veren yasa değişikliği olmuştu.
Artık kolaylıkla tahmin edebileceğimiz üzere bu “yasal buluş” Akar’ın aklının ürünüydü ve buluşun amacı, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler’in terfi veya emekliliği meselesinden kaynaklanabilecek olası bir sorununun kendisi üzerinde yaratabileceği muhtemel bir baskıdan kurtulmaktı.
Foreign Policy dergisi, Erdoğan’ın sağlık sorunları nedeniyle cumhurbaşkanlığını bırakmak zorunda kalması halinde Hulusi Akar’ın cumhurbaşkanlığının en güçlü adayı hâline gelebileceğini, ABD Dışişleri koridorlarında da böyle bir beklentinin olduğunu yazıyordu.
Başka bir deyişle Akar’ın özellikle 2016 sonrasında gerçekleştirmeyi başardığı ordudaki gücünü konsolide etme ve merkezileştirme, bu kapsamda İsmail Metin Temel ve Ümit Dündar isimlerini doğrudan doğruya tasfiye, Yaşar Güler’i de dolaylı olarak pasifize etme ve bu şekilde kendini alternatifsiz kılma yönündeki çabası, tam da başarıya en yakın olduğu anda akamete uğramış oldu. Bir tür Pirus zaferi…
ÜÇ: HAKAN FİDAN’IN YOLUNUN AÇILMASI
Hulusi Akar’ın kabine dışında tutulması, kabineye alınan çok önemli bir başka ismin yolunun açılmasıyla da ilgili olsa gerek. Kimi ABD dergilerinde Erdoğan sonrası dönemin başkan adayı, bir tür veliaht olarak gösterilen yüksek profilli bir Akar yerine, düşük profilli bir Güler’in icra kademelerinde yer alması, yeni Dışişleri Bakanı Fidan’la ilgili tasarımların daha elverişli koşullarda işlerlik kazanması adına tercih edilir bulunmuş olmalı.
Hulusi Akar'ın devir teslim törenindeki beden dili dikkat çekti. pic.twitter.com/GPzBhFtuFa
— BOLD (@BOLDmedya) June 7, 2023