ERSOY ÇELİK I BOLD ANALİZ
İdris Günaydın’ın küplere bindiren hadise, 15 Temmuz 2023 günü, Trabzon’da yaşanmış. Diyanet Kurumlarına Özel Güvenlik Görevlisi alma mülakatı yapılmış o gün. Mülakata katılan bir adaya dört soru sorulmuş. Sorular, 15 Temmuz ve özel güvenlik alanına dairmiş, makul bulunmuş. Sonuçlar açıklanmış, bu kişinin sözlü sınav notu 73.33 ve başarı sırası da 1.348 imiş. 1.800 kişi alınacakmış. Ancak bu adayı yedeğe düşürmüşler ve yedek başarı sırasını 257 olarak yazmışlar mülakatı yapanlar.
“EN GÜVENİLİR OLMASI GEREKEN KURUMUN SINAVINA BAK”
İdris Günaydın, sınav sonuç kağıdında “BAŞARILI. Sınav sonucuna göre ilan edilen kontenjan sayısına giremediniz” şeklinde ifadelerin yazıldığını aktarıyor ve şöyle devam ediyor: “Buyur buradan yak. İşte Türkiye’nin en güvenilir olması gereken kurumunda en güvenilir olması gereken ekiplerin yaptığı sınavın sonucunda 1800 kişi içinde 1348. olacaksınız, başarılı kabul edileceksiniz lakin eleneceksiniz! Eee. Nerede Rum’un bağından geçerken bir salkım üzüm koparmayan, kopardıysa da bedelini asan Kanuni ordusunun askerleri?”
DİYANETİN HALKA NEDEN TESİR EDEMEDİĞİNİ ANLADINIZ MI
İdris Günaydın, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’den (SAV) bir misali hatırlattığı yazısında, Diyanet’i şu sözlerle yerden yere vuruyor: “Elini buğday çuvalının derinliklerine kadar sokup nemli buğdayı çıkarınca: “Bizi aldatan bizden değildir” buyuran Hz. Muhammed (S.A.V)in ümmetine bak. En dürüst ve adaletli olmanız gereken mevkide sınav sonuçlarına gölge düşüren sorumlular! Okunan hutbeler niçin kamu vicdanında ma’kes bulmuyor, anladınız mı? Diyanet niçin binlerce İmam Hatibiyle, Müezziniyle halk üzerinde bir tesir icra edemiyor? Niçin hep dillerde şu eleştiriler dolanmakta: “Eğer maaş almasınlar camiye uğramazlar…”
GÜNAYDIN İDRİS GÜNAYDIN!
AKP’nin en trol yandaşlarından Yeni Akit’in yazarı İdris Günaydın, sanki mevcut elim tabloda, ahlaki ve vicdani çöküşte kendilerinin kendilerinin hiç payı yokmuş gibi, veryansın etmiş Diyanet’e. Bir özel güvenlik personeli adayının uğradığı haksızlık için adeta ağzına geleni saymış. Bence de eksiği var, fazlası yok söylediklerinin. Bu yüzden İdris Günaydın, bunca yıl ve badirenin ardından esaslı bir “Günaydın”ı hak ediyor.
150 BİN İNSAN İHRAÇ EDİLİRKEN NEREDEYDİN
Ancak İdris Günaydın’ın vicdanı, bir kişinin mağduriyeti için bu denli rahatsızlık duyup Diyanet’e verip veriştirirken, ellerine çakı bile almamış 150 bin insan KHK’larla ihraç edilirken, “Ağaç kökü yesinler” denilerek ekmekleri ellerinden alınırken neredeydi? Anneler bebekleriyle cezaevi hücrelerine hapsedilirken birkez olsun ‘adalet’ çağrısı yaptı mı?
Cevap verelim: Derin bir saltanat ve gaflet uykusundaydı. Nasırına basılınca uyandı. Vicdanları ancak nasırlarına basılınca harekete geçen insanların, başkalarına “ahlak dersi” vermeye hakkı var mı? Yok elbette.
Günaydın da maalesef nasır acısının tesiriyle sadece demagoji yapıyor.