MEHMET DOĞAN | BOLD ÖZEL
1993 yılında Ankara’nın göbeğinde infaz edilen Binbaşı Cem Ersever’in son görüştüğü kişi tam otuz yıl sonra ortaya çıktı. JİTEM’in kurucularından olan Binbaşı Cem Ersever bildiklerini anlatmak için Ankara’ya gelmişti. Ancak güvendiği devlet görevlisinin yanından onu aldılar ve “konuşan ölür” mesajı vererek herkesin gözü önünde infaz ettiler. Zafer Partisi Başkanı Ümit Özdağ ise Ersever’le görüşmesini 30 yıl sonra ifşa etti.
30 yıldır karanlıkta kalan bu infazla ilgili çok değerli bir bilgi sahibi tarafından itiraf edildi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ yaptığı açıklamada Cem Ersever ile son görüşen kişinin kendisi olduğunu açıkladı.
Binbaşı Cem Ersever bundan 30 sene önce kaçırıldı ve şehit edildi. Kahraman bir subaydı. TED Ankara Koleji’ni bitirmişti. İstediği üniversitede okuyabilirdi. Harp Okulunu tercih etti. Jandarma subayı oldu. Terörle mücadelenin doğasını en iyi anlayanlardan birisiydi: Tanıdığım en… pic.twitter.com/wS32onWNUL
— Ümit Özdağ (@umitozdag) November 3, 2023
Özdağ, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yıllar sonra Ersever’le ilgili şu itirafta bulunacaktı: “Ortadan kaybolmadan bir gün önce en son benimle görüşmüştü. Kendisini terörle ilgili bir panelde konuşmaya davet ettim. Gelirim dedi. Ertesi gün arkadaşları aradı. ‘En son sizinle görüşmüş. Cem komutanımıza ulaşamıyoruz’ dediler. 2 gün sonra cenazesi bulundu.”
Otuz yıl sonra gelen bu itirafın ardından davanın tekrar açılıp, Özdağ’ın ifadesinin alınması gerekiyordu. Tabi ki böyle bir şey olmadı. Cem Ersever’in kimliği, yaptığı faaliyetler ve infaz edilmeden önce neler yaşandığını bilmiyorsanız muhtemelen siz de okuyup geçtiniz. O halde Özdağ’ın verdiği bu bilginin neden dehşet verici bir bilgi olduğunu anlatalım. Sonra Cem Ersever’in hayat hikâyesine geçelim.
1993 yılı Türkiye için önemli bir yıl. O yıl Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’i taşıyan uçak şüpheli bir şekilde düştü. Sonraki haftalarda 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal geçirdiği kalp kriziyle öldü. Herkes biliyor ki normal bir ölüm değildi bu. Ardından Bitlis’in ekibi içinde yer alan Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın askeri tesislerin içeresinde uzun namlulu silahla öldürüldü.
Aynı yıl Türkiye’de derin yankı uyandıran Uğur Mumcu suikastı yapıldı. Eski Maliye Bakanı Adnan Kahveci infaz gibi bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Eşref Bitlisin ekibinin içinde olan Binbaşı Cem Ersever 1993’te, sonraki haftalarda Albay Kazım Çillioğlu lojmanında, Albay Rıdvan Özden ise görevi başında öldürüldü. Öldürülen son iki albay da Eşref Bitlis’in ekibindeydi
Nefesiniz kesilmediyse ekleyelim. 1993 yılında Sivas Madımak Otelinin ateşe verilmesi sonucu 35 öldü. 33 sivilin öldürüldüğü Başbağlar Katliamı ile 33 silahsız erin Elazığ- Bilgöl karayolunda şehit edildiği yıl yine 1993 yılıydı. Bu davaların birçoğu kapandı ya da kapatıldı. 1993 yılı karanlık bir yıl oldu ki üzerine saatler süren belgeseller yapılsa yeridir. Ve hiç kuşku yok ki bu olaylar arasında sıkı bir bağ vardı.
Şimdi gelelim son görüşmesini Ümit Özdağ ile yapan Cem Ersever’e. 4 Kasım 1993’te cesedi Ankara’nın Elmadağ ilçesinde bulunan Jandarma Binbaşı Ahmet Cem Ersever varlığı uzun yıllar reddedilen JİTEM’in kilit isimlerinden biriydi.
ARİF DOĞAN: JİTEM’İ BEN KURDUM
Kurucusu Arif Doğan mıydı başkası mıydı bilmiyoruz ancak JİTEM vardı ve on yıllar boyunca Güneydoğu’daki pek çok faili meçhul cinayetten sorumluydu. JİTEM kurucularından olduğu söylenen Cem Ersever ve ekibinin birçok karanlık olayın içerisinde olduğu iddia edildi.
GÜNEYDOĞU’DAKİ OLAYLAR HÂLA KARANLIKTA
Ersever’in faaliyetlerinin çok azı gün yüzüne çıktı. Çoğu da iddiadan ibaret. Net olarak bilinen şu ki: Binbaşı Cem Ersever, Orgeneral Eşref Bitlis’in şüpheli ölümünden sonra Mart 1993’te bu olayı protesto etmek için 30 arkadaşıyla askerlikten istifa etti. Ve infaz edilmesine yol açacak kararı aldı. Konuşacaktı.
Cem Ersever, Mayıs 1993’te Milliyet gazetesine özgeçmişi ile birlikte şu bilgileri gönderdi.
“1984 yılından bugüne kadar yapılan yanlışlar, ihanetler ve uygulamalar konusunda Türk kamuoyunun aydınlatılması gerektiğine inanıyorum. Belirlenecek bir tarihte Türk basınıyla kamuoyu önünde Celal Talabani’nin ihanetleri, PKK ilişkileri, Güneydoğu’daki gerçek durum, köy korucuları, itirafçılar, faili meçhul cinayetler hakkında ve bazı siyasilerin örgütsel konumları hakkında açıklamalarda bulunacağımı beyan ediyorum.”
CİNAYETTEN ÖNCE SONER YALÇIN’A KONUŞTU
Olayların merkezindeki bir isim şok edici bilgiler verecekti. Aslında Cem Ersever istifasından hemen önce Aydınlık Gazetesine açıklamalar yapmaya başlamıştı. Aydınlık Gazetesinde açıklamalar yaptığı isim ise bugün Oda TV’nin sahibi Soner Yalçın’dı. Hatta Soner Yalçın, Ersever’in hayatını anlatan kitap bile yazdı. PKK ile mücadele de yapılan hatalar ve bazı yetkililerin karıştığı skandallardan bahsetti.
ERSEVER: AYDINLIK ‘GİDİN BU HERİFİ VURUN’ DİYOR
Aydınlık Gazetesine daha fazla bilgi verdi mi bilmiyoruz. Yazılanlar bu kadardı daha fazlası sızmadı. Aydınlık Gazetesinin doğru bir adres olmadığını bizzat Ersever’in ses kaydında ortaya çıkıyor. Ersever ses kaydında Aydınlık’ın kendisini hedef gösterdiğini anlatıyor.
Ersever, ses kaydında Aydınlık’ın kendisini hedef gösterdiğini ses kaydında anlatıyor: “PKK faaliyetini durdurmak için uygulanan politika tümüyle yanlıştır. Ortada hâlâ bir strateji yoktur…. Hedef göstermektir. Yani gidin bu herifi vurun. Resmen açık söylüyorum sizin hakkında yayın yaptığınız kişilerin yüzde 98’i öldürülüyor. Ama merak etmeyin ben ölmeyeceğim. Bu kadar söylüyorum samimi olarak.”
Aydınlık gazetesinden bir yetkili ile görüşmesinin ses kayıtları bunlar. Cem Ersever ben ölmeyeceğim diyor ama maalesef söylediği yüzde 98’in içine giriyor.
Konuştuğu kişinin gazete yetkilisi olduğunu ise şu sözlerden anlıyoruz. O ses kaydı şöyle:
Cem Ersever: Aydınlık gazetesinin hâlâ benimle ilgili işte önyargılı.
X Şahıs: Ön yargılı değiliz
Ersever: Önyargılı olduğunu gösteriyor
Ersever’in ordudaki kirli ilişkileri açıklayacağını söylemiş “ Generallare uzanan silsile var” demişti. PKK ile mücadelede ihaneti ortaya koyan Binbaşı Ersever kendisini susturmaya çalışanların olduğunu biliyordu. Jandarma Askeri Savcılığı, Ersever’in Aydınlık’a verdiği röportaj sebebiyle hakkında soruşturma başlattı. 26 Ekim 1993’teki duruşma için iki gün önce Ankara’ya gitti. Hakkında soruşturma açılmasına çok kızmıştı. Ve geri adım atmayacağını söylüyordu.
ERSEVER’İN SES KAYDI: BANA GENELKURMAY BAŞKANI EMİR VERDİ DERİM
Cem Ersever: Bu soruşturmayı ortadan kaldırmadan ben şeyi durduramam. Yani kesinlikle soruşturmayı durduracaklar.
Celal(asker olduğu tahmin ediliyor): Biraz yumuşayın komutanım
Cem Ersever: Onlar yumuşayacak, bu kadar sene onlar benim ağzıma sıçtı. Bu kadar eyleme girdim çıktım. Ondan sonra gelmiş benim karşıma benim hakkımda soruşturma açıyorlar. İki tane eylemi… Çıkarım derim… Bana Genelkurmay Başkanı emir verdi.
Ersever iddiaya göre Ankara’da yakın olduğu bir devlet görevlisinin evine gitti. Kendisinden bir daha haber alınamadı. 10 gün sonra yani 4 Kasım 1993 yılında Ankara Elmadağ’da cesedi bulundu.
İnfazından 17 yıl sonra ortaya çıkan fotoğrafını görüyorsunuz. Elleri önden bağlanmış. Kafasına çuval geçirilmiş ve başına iki el ateş edilmişti. Ersever’in konuşturmayanlar başkalarına da mesaj vermişti. “Konuşursanız ölürsünüz” mesajı çok açıktı.
ÜMİT ÖZDAĞ, ERSEVER’İ 30 YIL SONRA İTİRAF ETTİ
Ve tekrar edelim Ümit Özdağ tam otuz yıl sonra, Cem Ersever’in ortadan kaybolmadan önce en son kendisi ile görüştüğünü söyledi. Her ne kadar ön planda olan ve tanınan bir isim olsa da Özdağ’ın karanlık mahalle eşrafından olduğunu bilenler iyi biliyor. Seçim sürecinde kendisi ile ilgili hazırladığımız dosyada Özdağ’ı uzun uzun anlatmıştık.
ÖZDAĞ’IN FOTOĞRAFI, KURTLA KUZUYU YEDİKTEN SONRA ÇOBANLA AĞLAYANLARA BENZİYOR
Otuz yıl sonra hiç kimsenin bilmediği sırrı açık eden Ümit Özdağ’ın bir amacı var mıydı bilinmez. Aynı Özdağ birkaç gün önce de Ergenekon Davası’nda ifade vermesinden hemen önce kalp krizi geçirerek ölen Kaşif Kozinoğlu’nun mezarı başındaydı. Siz Kâşif Kozinoğlu- Hasan Atilla Uğur- Doğu Perinçek isimlerini Google’a yazın. Biz de “Kurtla bir olup kuzuyu yedikten sonra çobanla ağlayanları” anlatmaya devam edelim.