ERSOY ÇELİK | BOLD ANALİZ
Reza Zarrab’ın bahşişleriyle oluşturduğu rüşvet çarkı, en başından beri uluslararası bir mesela olma mahiyetini korudu. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) istihbarat birimleri, 2012 – 2013 yıllarında, rüşvet çarkından haberdar olduklarını ve İran’a yönelik yaptırımları delen adımların ileride kriz çıkarabileceğini Türkiye’de ilgili kurum ve isimlere bildirdiler. ABD’de 2017 yılında Reza Zarrab’ın sanık ve tanık olarak yargılandığı davalarda, ABD istihbaratının ikaz etmekle yetinmediği, 2013 – 2016 yılları arasında Türkiye’de telefon dinlemesi yaptığı ve rüşvet çarkını gösteren 3 bin tapeyi dava dosyasına koyduğu anlaşıldı. Reza Zarrab da rüşvet çarkının “1 numarası” hariç diğer isimleri bülbül gibi şakıyordu zaten. Erdoğan, Zarrab’ın itiraflarıyla büyük bir şok yaşadı. Derhal karşı operasyona geçti. ABD’ye yönelik değil elbette. O da Reza Zarrab’a operasyon yaptırdı 2017 yılının Aralık ayı başında. Operasyonu, İrfan Fidan’ın başsavcılığı döneminde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yaptırdı. Bu yazının konusu olan ve içinde rüşvet listesinin bulunduğu iddia edilen hard disk de işte o operasyonda ele geçirildi.
SAVCI HASAN YILMAZ, ZARRAB’IN MAL VARLIĞINA EL KOYDURDU
Erdoğan, 1 Aralık 2017’de, Reza Zarrab ABD’deki mahkemede itiraflarına başlayınca kadar, eski Başkan Donald Trump ve ABD Adalet Bakanlığı nezdinde süreci durdurmak için elinden geleni yaptı. Zarrab’ın konuşturulmaması ve tahliye edilmesi için Türkiye’nin çıkarlarından taviz üstüne taviz verdi. Ne zaman aykırı bir duruş gösterse, ABD Kongresi derhal Erdoğan’ın ve ailesinin servetine dair soruşturma açılması kartını masaya koydu ve istediğini aldı. Erdoğan, Hakan Atilla’nın yargılandığı davada da Zarrab’ın konuşmaması noktasında ABD’den istediğini, beklediği ölçüde alamadı. Bu kez Türkiye’de yargıyı ve emniyeti harekete geçirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Aralık 2017 tarihinde, Başsavcıvekili Hasan Yılmaz’ın talimatıyla Reza Zarrab’ın Türkiye’deki mal varlığına el konuldu. Mal varlıklarına el konulan isimler arasında Reza Zarrab’ın yanı sıra Ebru Gündeş’in kızı Alara Sarraf ile Zarrab’ın babası ve kardeşinin de aralarında bulunduğu 22 kişinin ismi geçiyordu.
EBRU GÜNDEŞ’İN MAL VARLIĞINA DOKUNMADI
Hasan Yılmaz, Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda, Zarrab’ı “casuslukla” suçladı ve şunları ifade etti: “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca şüpheli Rıza Sarraf hakkında başlatılan soruşturma kapsamında, şüphelinin ve irtibatlı olduğu şahısların yazılı ve görsel basından elde edilen bilgilerde Türkiye Cumhuriyet Devletinin güvenliği, iç ve dış siyasal yararları bakımından niteliği itibari ile gizli kalması gereken bilgileri diğer bir yabancı devlet lehine siyasal ve askeri casusluk maksadı ile temin ettiğine, mal varlığını kaçırma girişiminde bulunduğuna dair bilgilere ulaşıldığından şüpheli Rıza Sarraf ve diğer şüphelilerin, gerek atılı suçu işleyip işlemediği hususunda inceleme yapmak, gerekse mal varlığı değerlerinin işlenen bu suçlardan kaynaklanmış olma ihtimali, malvarlığı değerlerini kaçırmasının önlenebilmesi amacıyla atılı suçun işlendiğine dair bulgu ve emarelere ulaşılmış olması, gecikmesinde sakınca bulunan hallerin mevcut olması nedeniyle şüpheli Rıza Sarraf ile çocuğu Alara Sarraf’ın ve belirtilen kişilerin taşınır ve taşınmaz tüm mal varlıklarına, banka, şirketler ve diğer tüm kurumlar nezdindeki tüm hak ve alacaklarına, şirket hisselerine (tüm mal varlıklarına) el konulmasına karar verilmiştir.” Savcı Hasan Yılmaz, Reza Zarrab’ın eşi Ebru Gündeş’in mal varlığına ise dokunmadı.
“HAYIRSEVER” REZA, BİR ANDA “ABD CASUSU” OLUVERDİ
Cari açığı kapatan, arkasına Türk Bayrağı konulup canlı yayına çıkarılan, Erdoğan tarafından “hayırsever” ilan edilen Reza Zarrab, bir anda ABD casusu oluverdi. 2 yıl öncesinde, gazetelerde Numan Kurtulmuş’un elinden aldığı ödülle fotoğrafları yayınlanırken, o günden itibaren “rüşvetçi bir ABD casusu” ilan edildi. Hasan Yılmaz, mal varlığına el koydurmakla yetinmedi, Zarrab’ın Türkiye’deki şirketlerine operasyon da düzenletti.
ÇZarrab ve Ebru Gündeş'ten olan kızı dahil tüm yakınlarının Türkiye'deki mal varlıklarına el konuldu
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na göre, AKP iktidarının uğruna ABD'ye iki kez nota verdiği 'Erdoğan'ın hayırseveri' Reza Zarrab artık 'casus' oldu
— Sosyal Medya (@sosyalmedya661) December 2, 2017
“RÜŞVET LİSTESİNİN YER ALDIĞI HARDDİSK” İHBARI MAİLLE GELDİ
İstanbul Emniyetinin 3 Aralık 2017 tarihinde gerçekleştirdiği operasyonda, yandaş gazetelere yansıyan habere göre, Reza Zarrab’ın soruşturma savcılarına vermek için istediği, Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Roysar Holding’e ait bir harddisk ele geçirildi. Habere göre, ABD’de yargılama başlamadan önce, 22 Kasım’da İstanbul Emniyetine bir ihbar maili gelmişti. Mailde, Reza Zarrab’ın adamlarının Gülen Cemaati’nden olduğu ve yasa dışı para transferlerinin yani Zarrab’ın dağıttığı bahşişlerin kayıtlarının yer aldığı bir hard diski, ABD’ye göndermek üzere oldukları iddia ediliyordu.
Reza Zarrab'ın istediği harddisk polisin elinde https://t.co/6fpDXOjSCE pic.twitter.com/UkFnnjuJ2q
— Yeni Akit Gazetesi (@yeniakit) December 5, 2017
YASADIŞI PARA KAYITLARININ OLDUĞU HARDDİSKİN ŞİFRESİ KIRILDI
Yandaş medyada 5 Aralık’ta yayınlanan haberlere göre, İstanbul Emniyeti, ABD’deki yargılama açısından son derece kritik olan bu harddiski, gönderilmeden hemen önce ele geçirdi. 20 Aralık’ta bir haber daha yayınlandı yandaş medyada. Haber, “Zarrab’ın yasadışı para kayıtlarının olduğu harddiskin şifresi kırıldı” başlığını taşıyordu. Şu ifadeler yer alıyordu haberde: “Reza Zarrab’ın çok önemli bilgilerinin ve yasa dışı para transferi kayıtlarının içinde olduğu harddisk polis tarafından ele geçirilerek 10 günde şifresi kırıldı. Hard disk, Reza Zarrab’ın tüm ilişkilerini yönettiği iddia edilen asistanı Sinem Arslan ve muhasebecisi Regaip Akol’la birlikte gözaltına alınıp tutuklanan Mustafa Hacısalihoğlu’nun ofisinde ele geçirildi. Hard diskin Zarrab’ın isteği doğrultusunda, çalışanları tarafından ABD’ye gönderilmeye çalışıldığı ancak polisin son anda ele geçirdiği öğrenildi.”
Zarrab’ın yasa dışı para kayıtlarının olduğu hard diskin şifresi kırıldı
ZARRAB LÜKS HAYATINA, HAKAN ATİLLA DA TÜRKİYE’YE DÖNDÜ
Harddiskle ilgili haber o günlerde televizyon haberlerine de konu olmuş, Zarrab’ın verdiği rüşvetlerin listesinin savcılığın ve polisin eline geçtiği belirtilmişti. Ancak Zarrab, ABD’deki mahkemede, delilleriyle ortaya konan suçlarını kabul etmekten başka fazla bir şey söylemedi. Aldığı notlardaki “1 numara” ve “cash to yukarı”nın kim olduğunu açıklaması söz konusu olmadı. Dava, Erdoğan’ın istediği şekilde sürüncemede kaldı. Zarrab bir süre sonra tahliye edildi ve lüks hayatına tekrar kavuştu. Hakan Atilla da 32 ay hapis yattıktan sonra Türkiye’ye geri döndü ve havalimanında dönemin Hazine ve Maliye Bakanı damat Berat Albayrak tarafından kahraman gibi karşılandı.
28 ay boyunca ABD'de tutuklu kalan eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'yı havaalanında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak karşıladı. Bakan Albayrak hayırlı ve çok güzel bir gün oldu dedi, Atilla'nın ailesine teşekkür etti. pic.twitter.com/7Ss4uyYOIo
— A Haber (@ahaber) July 24, 2019
RÜŞVETİN KAYITLARI, İRFAN FİDAN VE HASAN YILMAZ’DA
Peki, Zarrab’ın el konulan mal varlığına ve daha öncesinde, rüşvet kayıtlarının yer aldığı harddiske ne oldu? O harddisk şimdi adli emanette. Yani içindeki bilgiler, yani Reza Zarrab’ın rüşvet listesi de İrfan Fidan ve soruşturmayı yürüten savcı Hasan Yılmaz’ın elinde. İrfan Fidan, AYM üyesi; Hasan Yılmaz ise Adalet Bakanı Yardımcılığı görevinde. Özetle; Reza Zarrab’ın rüşvet verdiği isimlerin yer aldığı liste “emin” ellerde.