ERSOY ÇELİK I BOLD ANALİZ
Mağdurların gücü ele geçirdiğinde zalime dönüşmüşlüğünün hikayesi, insanlık tarihi kadar eskidir. “Hemen herkes güçlüklere dayanabilir, ama birinin karakterini sınamak istiyorsanız, ona yetki verin” diyor ya eski ABD başkanlarından Abraham Lincoln, o hesap işte. Yaşı müsait olanlar hatırlayacaktır; 28 Şubat sürecinde başörtülü üniversite öğrencileri çok ağır eza ve cefalara maruz bırakıldılar. Kampüs önlerinde polislerin çok sert müdahaleleri, tartaklamaları ve örtülerini başlarından koparırcasına almaları hafızalara kazındı.
Süreci provoke edenler de vardı siyasi rant elde etmek için. Bazıları artık hayatta olmadığı için sözlerini ve isimlerini hatırlatmayacağım ama hala hayatta olan bir tanesini anmadan geçmeyeceğim. Şimdilerde Erdoğan’ın sıkı müttefiki olan Doğu Perinçek, başörtülü öğrencilere zulüm yağdıran kiliğin koçbaşısı konumundaydı o dönemde. Mücadeleleri sürecin sembolü haline gelmiş öğrenciler vardı. İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi Leyla Şahin, onlardan biriydi.
“ALEYHİMDE KARAR VEREN AİHM’E YILLAR SONRA HAKİM SEÇTİM”
Leyla Şahin, başörtüsü nedeniyle üniversiteye alınmadığı için eğitim ve din özgürlüğü hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu. AİHM, 2004 yılında Leyla Şahin’in başvurusunu reddetti, “laiklik” ilkesini gerekçe gösterdi. Zaman su gibi aktı, güç dengeleri değişti; Leyla Şahin, 28 Şubat sürecindeki mağduriyetinin de etkisiyle AKP’den milletvekili oldu. Kudretliydi artık, iktidar sahibiydi ve güçlü olmanın “mutluluğunu” yaşıyordu. AKP Konya Milletvekili olarak 2017’de yaptığı bir açıklamada, bu “mutluluğunu” şöyle dile getirmişti Leyla Şahin Usta: “Yıllar önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başörtüm için aleyhimde karar vermişti. Avrupa Konseyinde oy kullanarak, benim aleyhimde karar veren AİHM’e yıllar sonra hakim seçtim.”
BİR İNSAN, BİR KADIN, BİR ANNE NASIL BU KADAR VİCDANSIZLAŞABİLİR
“Bir zamanlar fakir ama gururlu bir genç vardı” edasıyla seçti AİHM hakimlerini Leyla Şahin. Ama hukukun tesisinde ve uygulanışında bir şey değişti mi? Maalesef Türkiye’de her şey aynı. Hatta çok daha fazlası var. Eskinin mazlumları muktedir oldu, yeninin mazlumlarına zulmeden zalimler hale geldi. AKP Milletvekili Leyla Şahin Usta da onlardan sadece biriydi. DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, kanser hastalığı ile mücadele ederken annesinden koparılan ve hüzünlü kısacık hayatı bir süre önce nihayete eren Yusuf Kerim’in mazlumiyetini Meclis kürsüsünde anlatınca, Leyla Şahin “Çocuk görüntüleriyle beraber F..’cülerin kampanyasını yapıyorsun” deyiverdi. Hani insanın kanının donduğu, nutkunun tutulduğu an olur ya, işte o anı yaşadı bu sözler karşısında vicdan sahibi herkes. Bir insan, bir kadın, bir anne nasıl bu kadar vicdansızlaşabilirdi? Güç mü değiştirdi, yoksa hep mi böyleydi? 90’larda verdiği mücadele hak, hukuk için değil miydi? Hak, hukuk sadece kendi politik taraftarları için mi geçerliydi?
✍🏼'Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Türkiye Millet Meclisi Genel Kurul’da yaptığı konuşmayla insan hakları ihlallerine dikkat çekti…'
✍🏼'AKP’li Leyla Şahin Usta’ya göre, 7 yaşındaki Yusuf Kerim’in ölümü bir ‘FETÖ kampanyası’' https://t.co/lgPFIkXzVR
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) October 6, 2023
MECLİS’TEKİ SEVİYESİZLİĞİN PROVOKATÖRÜ HALİNE GELDİLER
AKP milletvekili Leyla Şahin Usta, dün bir kez daha boy gösterdi Meclis’te. PKK’nın saldırılarında şehit olan askerlerle yapılan konuşmalar esnasında, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın “21 evladımız şehit olmuş ve siz bir parti olarak kağıt parçasıyla geçiştireceğinizi mi sanıyorsunuz” şeklindeki sözlerini, Meclis kürsüsüne çıkıp, “Altında imzalarımız bulunan kağıda ‘bir A4 parçası’ diyorsanız, şurada arkamızda bulunan bayraklara iki gün sonra ‘bez parçası’ dersiniz siz” diyerek yanıtladı Leyla Şahin Usta. Ali Mahir Başarır ise Leyla Şahin’e, “Ona bez parçası diyecek siz olun, başkası olsun alnını karışlarım. Sen haddini bileceksin” sözleriyle karşılık verdi. 90’ların mazlum başörtülü üniversite öğrencisi Leyla Şahin’in ettiği ‘bez parçalı’ ithama bak; bir de Ali Mahir Başarır’dan aldığı cevaba bak! Edep nerede, ahlak nerede, seviye nerede, vicdan nerede, hanımefendilik nerede?
AKP-CHP arasında "Türk bayrağı" gerginliği
💬 AKP'li Usta: Bayraklara iki gün sonra 'bez parçası' dersiniz
💬 CHP'li Başarır: Haddini bileceksin, ona bez parçası diyenin alnını karışlarım!https://t.co/p75KKIL7kb pic.twitter.com/qxv99SL1Q3
— T24 (@t24comtr) January 18, 2024
LEYLA ŞAHİNLER DE OLUYOR, SEVİYESİZLİĞİN NİRVANASI ÖZLEM ZENGİNLER DE
Üniversite önlerinde başörtülü öğrencileri, onları kampüse sokmayan istemeyen polis ve jandarmalardan korumaya çalışırken, biri bana “Bir gün şöyle bir yazı yazmak zorunda kalacaksın” dese, inanamazdım. Ama oluyor işte maalesef. Leyla Şahin’ler de oluyor; cezaevlerinde kadınların çıplak aranması konusu gündeme geldiğinde, “Onurlu ve ahlaklı kadın bir sene beklemez” diyebilecek kadar ahlaksızlaşan, AKP milletvekillerine koyun sürüsü muamelesi yapan, Meclis kürsüsünde AKP’yi eleştiren konuşma yaptığı esnada kalp krizi geçiren Saadet Partisi Milletvekili Hasan Bitmez’e “Allah’ın gazabı böyle olur” diyen başörtülü AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’ler de oluyor.
SIFIRLAMADA BİLAL’DEN KALIR YANLARININ OLMADIĞI CÜMLE ALEME İLAN ETTİLER
Adı envai çeşit yolsuzluk ve rüşvet hadiselerine karışan Zehra Taşkesenlioğlu da var; Erdoğan’ın gözüne girebilmek için 2017’de Hollanda’da siyasi kriz çıkaran eski Kadın ve Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya gibiler de var listede. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden aldıkları astronomik “burslarla” yurt dışında güya üniversite “okuyan” Ravza Kavakçı Kan, Rabia İlhan Kalender ve yine Fatma Betül Sayan Kaya gibiler de var maalesef. Leyla Şahin’i de Özlem Zengin’i de Zehra Taşkesenlioğlu’su da diğerleri de, elbirliği ile mahvettiler “başörtülü kadın” algısını ve sıfırladılar o nezih ve saygın itibarı. Sıfırlamada Bilal’den kalır yanlarının olmadığını cümle aleme ve dahi tarihe ilan ettiler.