BOLD – Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yüzde 64,7 olan 2023 tüketici enflasyonunun vatandaşlarca yüzde 129,4 olarak hissedildiğini açıkladı. TÜİK’in hissedilen enflasyonunun bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) 12 aylık enflasyon olarak duyurduğu yüzde 127,21’e yakın olması dikkat çekti.
ENAG’A BİR OPERASYON HAZIRLIĞI OLDUĞU ORTADA
TÜİK’in hissedilen enflasyon açıklaması sonrası Enflasyon Araştırma Grubu ENAG’ın Sözcüsü Bora Erdin, ENAG’a yeni bir bir operasyon hazırlığı olduğunu duyurdu. Konuyla ilgili sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan Erdin, şu ifadeleri kullandı:
ENAG’a bir operasyon hazırlığı olduğu ortada.
“Duyum”, “kulis” vs değil.
Daha önce defalarca denendi.
“Kamudan rica ettiler” cümlesini daha bir ay önce duydum.
Ama bu operasyonu hazırlarken yurttaşa sorular sordular.
İtibarsızlaştırma adımıydı.
Ters tepti çünkü herkes geçen ay neyi ne kadara aldığını biliyor.
ENAG’ın adresini arıyorlar.
Çünkü daha konuyu anlamamışlar.
Tüm detayları ile yazacağım.
“Hissedilen Enformasyon”
ENAG’a bir operasyon hazırlığı olduğu ortada.
“Duyum”, “kulis” vs değil.
Daha önce defalarca denendi.
“Kamudan rica ettiler” cümlesini daha bir ay önce duydum.
Ama bu operasyonu hazırlarken yurttaşa sorular sordular.
İtibarsızlaştırma adımıydı.
Ters tepti çünkü herkes geçen ay…— Bora Erdin (@boraerdin) January 23, 2024
Öte yandan Enflasyon Araştırma Grubu ENAG’a daha önce açılan tüm davalar ENAG lehine sonuçlanmıştı.
ENAG, TÜİK’İN HİSSEDİLEN ENFLASYON VERİSİNE TEPKİ GÖSTERDİ
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), Türkiye İstatistik Kurumu’nun “hissedilen enflasyon açıklamasına” tepki gösterdi. TÜİK’in hissedilen enflasyonun açıklanan yüzde 64,77’lik enflasyondan 2 kat yüksek olduğunu hesaplaması ve resmi veriyle ‘hissedilen enflasyon’ farkının nedenini tüketim alışkanlıkları ile harcama kalıplarına bağlamasıyla ilgili ENAG şu açıklamayı yaptı:
Devletin veri tekelini bünyesinde taşıyan ve toplumsal hayatı doğrudan etkileyen TÜİK, veri farklılıklarının nedenlerini açıklarken ENAG’ı verileri yanlı sunan, siyasi amaçlı bir kuruluş olarak suçlamamıştır.
Kamuoyunun bilmesi gereken çok önemli bir gerçek vardır. Ekonomi literatüründe ‘sunulan enflasyon’ ve ‘hissedilen enflasyon’ diye bir ayırım yoktur. Dahası hissedilen enflasyon kavramı üniversitelerde gündeme bile gelmemektedir.
TÜİK’İN VERİLERİ NEDENİYLE HALK FAKİRLEŞTİ
Sadece fiyat ve enflasyon verilerini değil, fiyat verileri ile bağlantılı olan daha birçok veriyi de taraflı ve gerçek olandan farklı sunan güzide kurumumuz TÜİK’i yönetenlerin bilmesi gereken birkaç önemli konu vardır:
TÜİK’in fiyat verileri halkın gelir seviyesi ile uyumunu kaybetmiş, halk bundan dolayı fakirleşmiştir.
Fiyat verileri ile reel hale dönüştürülen ekonomik büyüme oranları da gerçeği yansıtmamaktadır. Bu ise gelir paylaşımını bozmaktadır.
BU İTİRAFIN HUKUKİ SONUÇLARI OLACAKTIR
Hissedilen enflasyon oranı, literatürde yeri olmasa da, esas itibariyle günümüz Türkiyesi’nde genel fiyat endeksindeki değişimi birebir yansıtmaktadır.
Bu oranın TÜİK tarafından açıklanması ise tam anlamıyla bir itiraftır ve bunun hukuki sonuçları olacaktır.