CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adapazarı’ndaki tank palet fabrikasının Ethem Sancak’ın BMC’ye devrine tepki gösterdi: “20 milyar dolarlık fabrikayı kime peşkeş çekiyorsun?”
BOLD – Partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı hedef aldı. Kılıçdaroğlu, “Ak Parti döneminde 15 istihdam paketi açıldı. Her pakette işsizlik büyüdü. 56 tane reform paketi açıkladılar, bir şey çıkmadı” dedi. AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a seslenerek, “Sen paket açıklayacağına bir paket hazırlayacaksın, damadı paketleyip koyacaksın kapının önüne” ifadelerini kullandı.
Grup toplantısına katılan Usel Makina işçilerinin sorununu gündeme getiren Kılıçdaroğlu, “Hava Harp Okulu öğrenci velileri de Usel işçileri de hapisteki arkadaşlar da şundan emin olsunlar, demokrasiyi mutlaka getireceğiz. Bizler bu cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırma konusunda ne gerekiyorsa yapacağız. Bu memlekete huzuru da kardeşliği de getireceğiz” dedi.
Sendikaların işçilerin sorununu çözmek için ortak mücadele etmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Ama her biri ayrı telden çalıyorsa olmuyor. Hiçbir konfederasyon hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmamalıdır” şeklinde konuştu.
KİME PEŞKEŞ ÇEKİYORSUN ARKADAŞ?
Sakarya’daki Tank Palet Fabrikasının BMC’ye devrini eleştiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Değeri 20 milyar dolar. Avrupa’nın en büyük tank üretim merkezlerinden biri. Sordum; bunu 25 yıllığına BMC grubuna, yan, Ethem Sancak’a ve Katar ordusuna verdi. Şunu sordum; ihaleyi ne zaman ve nerede yaptın? Benim, babamın, 82 milyonun ödediği vergi var ya. Ne zaman yaptın ihaleyi, bu ilan nerede yayımlandı? Ben bunu öğrenmek istiyorum. Gene soruyorum, sen kalktın bütün devlet sırlarını Katar ordusuna verdin ya. Niye, hangi gerekçeyle veriyorsun? Ben soruyorum başka yerden cevap geliyor. o cevap da kesildi. Ben bunu tüyü bitmemiş vatandaşımızın, çocuklarımızın hakkı için soracağım. Kime peşkeş çekiyorsun arkadaş? Üstelik yüzde 12,5 kâr garantisi veriyorsun. Daha yatırım yapılamamış yüzde 20 avans veriyorsun. Kimin fabrikasını kime veriyorsun ya? Bir de üstüne para veriyorsun.”
ERDOĞAN, SANA SORUYORUM: KAÇ PARAYA KİRALADIN
Erdoğan’ın Tank Palet Fabrikasının satılmadığı işletme hakkının devredildiği sözlerine gönderme yapan Kılıçdaroğlu, Türk Telekom’un özelleştirmesini hatırlattı. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Sen dürüst değilsin, samimi değilsin. Türk Telekom da aynı durumdaydı. 6,5 milyar dolara 21 yıllığına yüze 21’ini kiraladılar. Şimdi Erdoğan’a soruyorum, AK Partililerin tamamına soruyorum. Arkadaş sen 25 yıllığına kiraladığın fabrika için kaç lira aldın? Hiçbir şey almadın.Beş kuruş dahi almadık. Katar ordusuna ve Ethem Sancak’a 25 yıllığına kiralayacak beş kuruş dahi almayacaksın. Erdoğan sana soruyorum, 20 milyar dolarlık fabrikayı kiraladın kaç para aldın? Satış nedir işletme devri nedir. Türk Telekom’da da işletme devri oldu. Sen kâr garantisi veriyorsun bir de. Kim sana ver dedi? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim sana peşkeş çek dedi. Satış olsa karşılığında bir para alırsın, kiralama olsa para alırsın. Ne satış ne kiralama bunun adı peşkeş çekmektir.”
AK PARTİLİLERİN, MHPLİLERİN HAKKINI ARAMAK BANA DÜŞTÜ
Milletin hakkını arayacağını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Bana diyorlar ki diline doladı. Ne söyleyeceğim arkadaşlar ya, iyi mi oldu diyeyim. İyi mi para verdiniz diyeyim. Usel işçileri burada, ya haklarını arıyorlar. Bunların haklarını teslim edelim diyen bir iktidar yetkilisi var mı? Ama Katar ordusu gelince paralar hazır. Pes yahu. Böyle bir soygun düzeni dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Hak arayacağım. AK Partililerin, MHP’lilerin hakkını aramak da bana düştü. Harcadığın her kuruşun hesabını millete vermiyorsan siyaset yapmayacaksın kardeşim” dedi.
15 TEMMUZ PARASINI YİYORLAR
15 Temmuz şehitleri için toplanan paranın akıbetini sormaya devam eden Kılıçdaroğlu, “Soruyorum 15 Temmuz şehit ailelerine para almadık diyorlar. Gaziler almadık diyorlar. Biri diyor ki hakkımı helal etmiyorum. Hakkını helal edemezsin. Üstünden para topladılar, o parayı da yiyorlar. Nereye gitti bu para? Bu vakfın adresi nedir? Telefonu ne? Telefonu yok. Para nerede? Belli değil. Ey Kılıçdaroğlu neden bunları soruyorsun diyorlar. Ne yapayım. Ben bu soruları sormazsam benim bu kürsüde ne işim var!” diye konuştu.
DAMADI PAKETLE KOY KAPININ ÖNÜNE
İşsizliğin arttığını belirten Kılıçdaroğlu, “Vatandaş boğazından kesti. Yalan söylemek yakışmaz siyasete. Siyasetçinin ahlaklı olması lazım. Sayın Erdoğan 19 Kasım’da bir açıklama yapıyor; “İstihdam konusunda büyük başarı sağladık. 17 yılda 9 milyon kişiye iş imkânı sağladık.’ Buna ne diyeyim ben Allah aşkına ya! Okuduğun zaman memlekette işsizlik yok. Ne diyeyim ben şimdi. Ak Parti döneminde 15 istihdam paketi açıldı. Her pakette işsizlik büyüdü. 56 tane reform paketi açıkladılar, bir şey çıkmadı. İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz. Erdoğan’a bir tavsiyem; sen paket açıklayacağına bir paket hazırlayacaksın. Damadı paketleyip koyacaksın kapının önüne” dedi.
TOPLU İNTİHARLAR
Toplumun huzurunun kalmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Sıra geldi toplu intiharlara. Toplumda huzur kalmadı, endişe var toplumda. Bu memleket nereye gidecek diye hep beraber düşünmeye başladık. Kim huzurlu arkadaşlar? Hangi toplum mutlu? Gidin Diyarbakır’a, Mardin’e, Samsun’a, Yozgat’a, Sivas’a, Tekirdağ’a gidin. Kim mutlu. Nerede toplumun huzuru. Saraydakilerin tamamı imtiyazlı. Saray’dakiler Lale Devri’ni yaşıyor, hiçbir dertleri yok; cepler tıka basa para dolu. Soru şu açlığın, yoksulluğun olduğu yerde huzur olur mu? Esnafın siftah yapmadığı bir ülkede huzur olur mu? Sanayicinin önünü görmediği bir ülkede huzur olur mu? Bunların niyeti hepimizi açlıkla terbiye etmek. Geçinemiyorum diyen milyonlar var. Böyle bir ülkede huzur, bereket, mutluluk olur mu? Bin liranın altında emekli aylığı alan 847 bin 643 kişi var, bu adam nasıl yaşayacak? Saray’da oturanlar acaba ayda 673 lirayla beslenebilir mi? TC devleti ayrı bir yerde saray sosyetesi ayrı bir yerde.”
AĞIR LEKE SÜRDÜ
ABD Başkanı Trump’ın mektubunu gündeme getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Macaristan dönüşü gazetecilerle konuşuyor; ‘Elimizde malum mektup var. Bu mektubu ben Sayın Trump’a takdim edeceğim’ diyor. Kendisine aptal diyen adama takdim edecek. Takdim etmek arz etmek demektir. Beyefendi küçük, daha büyük birinin makamına gideceğim diyor. Baltayı taşa vurmak budur. Sizin şan ve şerefle hiçbir ilginiz yoktur. Eğer sen bu mektubu Trump’a takdim edeceğim diye gideceksen, senin bu memlekette yerin de yoktur. Bu memlekete faydan da yoktur. Beni üzen ne biliyor musunuz? TC devletini temsil eden cumhurbaşkanının bu milletin şanına şerefine bu kadar ağır bir leke sürmesidir.”